İhtimal

birinin arkanızdan geliyor olmasının

en tuhaf yanı;

sizin öyle sanmanızdır

çelik teller, dikenler, askerler, kar postallar
boşlukta ip atlayan dünyada duruyorsun
kim bilir, kaç gemi cesediyle kirli
yüzümü yıkadığın nehri, suyun
çirkin ellerimin çocuk yanıyla taşıdığım
buzdan heykeller gibi ağır bedenin
ihtimal gidiyorsun…

yaralarımı sınıyor örümcek ağları
sayısız küçük telaş ve ünlem yüzümde
orada duruyordun, nehrin ağlayan yanında
elimi uzattım, koştun Nymph çığlığıyla
gövdemden bir nehir geçti
bir yanım sen, bir elim mercan yalnızca

kar yağıyor, yüzüm yanık
yaralarımı mı sarıyor, örümcek ağlar mı?
çocukların ellerinden uçurtmayı çalan rüzgâr
suya düşürdü kusursuz inciyi
patlasam içimden bir okyanus çıkar mı?
ihtimal gidiyorsun

kör bir sokağa düşüyorum
gövdem karanlık,
karanlık sokak
kar anlık
öyle hep bembeyaz mıydı yüzün
üşüyen bir güvercin gibi
düşsem sulara, kum sarar mı
sonsuz sarsılan gövdeyi
caddeye kaçarken, tam da ışıklara doğru
kırılan dal, savrulan teneke
arkamdan koşturan binlerce çocuk sesi
durmalı mı diyorum
yoksa, dönüyor musun Nymph