30.07.2012 / 00:00
Yirmi yıl önce Salihli?de yapılan bir kültürel etkinlikten dönüyordum. Manisa?ya, Akpınar Bölgesi?ne yaklaştığımız zaman Araştırmacı Yazar Yaşar Aksoy, Charalambos?un mezarına uğrayalım dedi. Yol kenarında bulunan mezarı ziyaret ettik ve inceledik.
Anıt Mezar, Manisa-Turgutlu karayolunun 10.km. sinde bulunmaktadır. Ana kayaya oyulmuş, 30° lik bir eğimle yapılmıştır. Mezarın arkası ve yanları ana kayadan kesilerek ayrılmış, yağmur sularının mezara ulaşması engellenmiştir.
Ön cephede mezara doğru yükselen, düzgün bir şekilde yapılmış basamaklarıyla bir anıt görünümündedir. İç içe hazırlanmış küçük iki odadan meydana gelmiştir.
Yıllar önce Kara Yolları tarafından dinamit deposu olarak kullanıldı.
Mezarın üzerinde Antik Dönem yazarları tarafından görülen bir Fallus?un olduğu söyleniyor. Mezarın üzerinde ve içinde süsleme ve yazıt yoktur.
Lydia bölgesinin kuzeyinde bulunan Gördes?e bağlı Kayacık Beldesi?ndeki Kraliçe Mezarı ile benzerlik göstermektedir.
Burası hakkında kesin bir yargı yoktur.
Ne zaman ve kimler tarafından yapıldığı bilinmiyor. Friyg mezarlarına da benziyordu.
1888 yılında Carl Human, 1892 yılında da Georges Perrot ve Charles Chiplez History Of Art kitabını yazmak için anıt mezarı incelediler ve resimlerini çizdiler. Ark. Peter James, Mezarın Bronz Çağda bölgede yaşamış bir hanedanla ilgili olduğunu söylüyor.
?Byzantion?lu Stephanos?agöre, Manes?in kurduğu Manesion, diğer adıyla Sipylos Magnesiası?dır. Bu kentin doğusunda, Niobe kayalığı, Pelops Tahtı ve Tantalos?un mezarı bulunduğunu AK bildirmektedir. (1)
Anıt mezar yerel yöneticiler tarafından kaderine terk edildi.
Bulunduğu arazinin konumu ve yapısı değişti.
Mezarın önünde, hazineciler tarafından kazı yapıldığı söyleniyor.
Söylenceler arasında Kral Tantalos?un mezarı olduğu da dile getirildi.
Hıristiyanlığın başlangıç döneminde Azizler ve din görevlileri, Romalıların şiddetine uğradıklarından, Manisa Dağı?nda bulunan mağaraları kilise haline getirmiş, yaşamlarına ve ibadetlerine burada devam etmişler.
Sülüklü Göl civarında bulunan, Aziz George ait bir asanın üst kısmı, köylüler tarafından bulundu ve Manisa Müzesi?ne teslim edildi.
O dönemde Magnesia?da yaşayanlardan Chararalambos, Küçük Asya?da İzmir yakınındaki Magnesia?da İ.S. 198?de rahip oldu.
Alexander Severus döneminde (MS.222-235) insanlık dışı uygulamalara itiraz etti…
Roma İmparatorluğu adına Küçük Asya?yı yönetmek için Lucianos, Eyalet Valisi olarak atandı. Halkının refahını önemsemiyordu? İnsanlara eziyet ediliyordu.
Charalambos, Magnesia?da Hıristiyanlık dinini öğretti.
Putları kınadı, İmparatorluğun yasalarına karşı geliyor, isyan ediyordu.
İsa ve Mesih konusunda Lucianos?u bilgilendirmeye kalktı.
Sonsuz yaşam hakkında bilgiler verdi.
Magnesia ve Asya'nın diğer bölgelerinden birçok insan, Charalambos?a geldi, günahlarını itiraf etti ve vaftiz edildi.
Birçok hastalığın tedavisinde mucizeler gösterdi.
Vali ile Charalambos arasındaki çatışma kaçınılmaz oldu. Vali ondan Mesih?i terk etmesini ve dinden dönmesini istedi.
Putlara ibadeti ret ettiğinde, sonu hazırlanmıştı. Zalimler, ona saldırmaya başladı.
Bir insanın dayanabileceği tüm acılara dayandı. Charalambos, halk arasında adı evliyalaşıyordu. İşkenceler ve tehditler, onu inancından Tanrı yolundan döndüremedi.
Tek başına hiçbir insan, onun kadar acıya dayanamamıştı.
O?na, Tanrı ışığını getiren insan diyorlardı.
Vücudu planlı bir şekilde saldırıya uğradı. Kamu meydanında sakalından tutulup sokaklarda sürükleniyor, ayak tekmelerine dayanıyordu.
Tekrar Tanrıyı kınaması istendi. Reddedince, O?nu keskin bıçaklarla kestiler.
Şehitlik mertebesine yükseldiğinde 103 yaşındaydı?
Hıristiyanlar, Lucianos?a ateş püskürüyordu.
Yöre halkı, onun planlı bir şekilde öldürülmesinden sonra sesini yükseltti.
Kaynakça: (1) Pelops?un Gizemi, Elif Tül Tulunay, 1998, İstanbul, Graphis Yayınları.