Vicdanın Aynası

Sokaklarda yaşamaya çalışan köpeklerin sorumluluğu,bakımı belediyelere verilmiştir. Dolayısıyla bu hayvanlara yapılanlar, barınakların, bakım evlerinin durumu o belediyenin vicdanının göstergesidir. Yasalar ile bakıma muhtaç hayvanlar koruma altına alınmış olsalar da önemli olan belediyelerin bakışı, anlayışıdır.
Bugün gerek bakım evlerine gerekse uygulamalarına baktığımızda vicdanlarının sesini dinlemedikleri gibi altı yıl öncesi çıkan yasayı da uygulamadıklarını izliyoruz. Manisa’nın Turgutlu, Akhisar, Saruhanlı, Soma,Salihli ilçeleri haricinde diğer ilçelerinde bakım evi olmadığı gibi belediyelerin veteriner kliniği bile yoktur. İnsanoğlunun sokaklara terk ettiği, sokaklarda yaşam mücadelesi veren köpeklerin sonu ya zehir ile ya da başka yerlere bırakılmanın getirdiği sebeplerle ölmektir.
Bakım evi olan söz konusu beş ilçenin Saruhanlı ve Turgutlu ilçelerinin bakım evleri ne yazık ki temerküz kampı halindedir. Sadece şikayet üzerine toplanmış köpekler yavrusu, yetişkini, dişisi, erkeği ölüsü, hastası ile bir araya konmuş altı yıldır insanlığımıza yakışan duruma getirileceğine daha da kötü haldedir.
Parkına, kültür sitelerine, ıslah edilen dereler üzerinde kurulan sosyal tesislerine bakıp “ uygarlaşıyor “, “modernleşiyor” dediğiniz bu ilçelerin hayvan bakım merkezlerine gidin. Bulundukları uygarlığın gerçek derecesini göreceksiniz. Ne kısırlaştırma, ne aşılama ne de bakımın yapıldığı bu ölüm kamplarındaki köpekler ölmezlerse bir süre sonra başka yerlere terk edilecektir. Sokaklarında dört bin köpek olduğunu belirten ( neye göre hesaplanmışsa…) Salihli ilçesi altı yıldır kuracağını belirttiği bakım evi yerine betondan ,mezbaha yanında sadece kısırlaştırma ünitesi inşa etmiştir. Sadece sezonluk operasyonlarla yapılıyor görünmekten öteye gitmeyecek, yasak olmasına rağmen geceleri toplanan köpekler bilinmeze terkedilecek, hasta, yavru, hamile demeksizin uyuşturucu kullanmalarıyla, kullanılan uyuşturucunun ölüme neden olan niteliğiyle sonları yine ölüm olacaktır.
Bu uygulamalarla bir süreliğine ortada görülmeyen köpeklerin yerini birkaç ay sonra daha çoğalmış olarak yabancı köpekler dolduracaktır. Sorun hem insan yanı hem de sokakta yaşam savaşı veren canlar yanıyla daha da büyümüş olacaktır. Tıpkı bugün gelinen nokta gibi.
Altı yıldır bırakın vicdan sesini; yasal görevler yerine getirilmiş olsaydı , yok etmek yerine yaşatma çabası gösterilseydi bugün sokaklarda hayvanlar sorun olarak görülmeyecek, insanla hayvanın bir arada barışık yaşaması sağlanacaktı.
Kaldırımların ikide bir değiştirilmesine para bulan belediyeler bu konuda yapılması gerekenler gündeme geldiğinde “bütçe yetersizliğini” öne sürmekten vazgeçip artık söylemlerini değiştirmeliler. Belediyeler; hiç bir zararı olmayan bir köpeğin yerinden alınması isteğini hemen yerine getirmek yerine aşılama, kısırlaştırmalarla birlikte yasada geçen eğitim çalışmalarıyla seçmenini bilgilendirse şikayetlerin ne kadar azalacağını ,taraflarının ne kadar çoğalacağını görecektir.
Sadece toplamak, sadece bir yerlere terk etmek, öldürmek, sadece kısırlaştırmak çözüm değildir. Bilinçsizce sahiplenilen, satmak için üretilen , kriterlerine bakmaksızın belediyelerce açılmasına ruhsat verilen , yeterli denetimden ve eğitimden yoksun“pet shop” larda satılan hayvanlar bir süre sonra sorun olarak ,yaşam mücadelesi vererek aramızda olacaktır.
Bakım evleri kurulmadıkça, olanlar yaşamaya uygun hale getirilmedikçe, üretim denetim altına alınmadıkça, çiplenmedikçe , kayıt altına alınmadıkça, pet shoplarda , evlerde satış yasaklanmadıkça, denetlenmedikçe,hayvan sevgisi ve bakımı eğitimin içine girmedikçe vicdanların üstündeki kara perde kalkmayacaktır.
Bunları yerine getirmek çok zor ve pahalı mı ? Kesinlikle değil. Geçici önlemlerle ortadan kaldırmak çok daha pahalıya mal olmakta ve en önemlisi sevgiyi yok ederken şiddeti çoğaltmaktadır. Yeter ki belediyeler bilime, yasaya, vicdanlarının sesine kulak versinler.
İlçelerimizdeki hayvan severlere, yaşam hakkına saygı gösterenlere, hayvan sever dostları olanlara bir çağrı yapıyoruz.
LÜTFEN, bulunduğunuz ilçede köpek bakım evlerini ziyaret edin. “ Göremem, dayanamıyorum “ demeyin. Gözlerinizi kaçırırsanız sorunları, sizden yardım bekleyen çaresiz bakışları göremezsiniz.
Görmelisiniz ki belediyenize görevlerini hatırlatabilesiniz. Yıllardır Turgutlu Köpek Bakım Evi ölüm kampı olmaktan çıkarılamadı.Çünki sizler yoksunuz ! Onlar parmaklıklar ardında yalnız
Ziyaretleriniz ve sesleriniz pek çok şeyi değiştirecektir.
Yapabileceğiniz pek çok şey var. Yemek kapları, palet,karton, gazete gibi malzemeleri temin edip ilaç, mama desteğinde bulunabilirsiniz.Oradaki canların da arkalarında koruyucuları olduğunu gösterin.Sizlerin varlığı onların yaşam şansıdır .Nerelere zaman harcamıyoruz ki ! Yeter ki isteyin. Ayrıca bu iş zaman harcamak ta değil. Başka canlara yaşamak için zaman kazandırmaktır.
Çekinmeyin. Belediyenize görevlerini hatırlatın, takipçisi olun. Vicdanımız; kim ve ne olursa olsun söylenenlerden daha çok şey ifade eder. Kaldı ki arkamızda YASA yüreğimizde merhamet ve sevgi var.
Bu ÇAĞRI onların sessiz çığlıklarıdır.
Sevgi ve saygılarımızla,