Türkiye Türkçesi Üzerine

(Prof. Dr Doğan Aksan)

Anadilimizi öğrenmeye başladığımız erken çağlardan bu yana, evde, okulda, is hayatında hep duyagelmisizdir. “Her seyin her seye bağlı” oldugu önermesinin dogrulugunu, benimsemiş ama sormamışızdır: “Kuskusuz bağlı ama ne ile?" İnsan, toplum ve kültür bilimleri bu soruya ortak ve evrensel bir yanıt veriyor: Genis anlamda dil ve insan yani iletişim ile. Öyle ki, hemen her toplumda, kültür varlığında her ne varsa, dilde onun birkaç karşılığı; kültür varlığında neler varsa, oluyorsa, dilde onlarin bir dizi karsiligi bulunabilir.
Bire çok ya da çoka çok olan bu ilişkileri toplumlar, deneme ve yanılma ile kuruyor, geliştiriyor ve yayıyor. Kültür varlıkları ve degerleri nice değişse de onlarin dillerdeki izleri, yankilari sürüyor. Dil tartışmaları buradan yola çikiyor, su karşıt görüslere varıyor:
1) Kültür gelişsin, dilimiz değişmesin;
2) Dil değişsin, kültür onu izlesin;
3) Dil ve kültür değişmesin, korunsun;
4) Kültür ile dil birlikte degissin.
Çagdas dilbilim ve kültür tarihi arastirmalari dil ile kültür varliginin etkilesim içinde birlikte degismesinin kaçinilmaz oldugunu kanitliyor. Sözcük ve kavramlar bile zamanla degisiyor. Yeni anlamlar kazaniyor.
Degerli dilbilimci Dogan Aksan’in, özellikle, ögretmenler, ögrenciler ve dil sorunlarina ilgi duyanlar için kaleme aldigi Türkiye Türkçesinin Dünü, Bugünü, Yarini adli (Bilgi Yayinevi, 2000) son eserinde dil- kültür iliskisine ve dilimizin
sorunlarina, geçmisten gelecege süreklilik içinde ve üç asamada yaklasiyor:
I.Türkiye Türkçesinin Dünü
II.Türkiye Türkçesinin Bugünü
III.Türkiye Türkçesinin Yarini
Türk dilinin kaynaklarini arastiran bir “Giris” ile baslayan inceleme, özenle seçilmis, bilimsel bir kaynakça ve dilbilim kavramlari ve kisi adlari dizinleriyle sona eriyor.
Söyle sunuyor eserini Dogan Aksan:"Türkiye Türkçesinin binlerce yil eskiye uzanan bir anadil'in torunlarindan biri, ancak kendine özgü degismelerle bambaska bir güç, degisik anlatim incelikleri kazanmis bir dil oldugu yargisina vardim."
“Bu kitap bir dilbilgisi degildir. Türkiye Türkçesinin geçirdigi evreleri, özelliklerini, yitirdikleri ile kazandiklarini, dilbilgisi kitaplarinda ortaya konmayan yönlerini belirtmeye çalismakta, bugünkü gelismelere, egilimlere dayanarak yarini kestirmeye yönelmektedir.”
Kitap, bir dilbilim denemesi olmasa bile, bugünkü Türkçenin sesbilim, biçimbilim, sözdizimi, anlambilim, sözcükbilim ve sözvarligi konulari ile en eski ürünlerden bugüne neler degisti sorunlarina özenle egilmektedir.
Özetle, Dogan Aksan, bu çalışmasıyla Türkçeye ilgi duyanların ve Türkoloji öğrencilerinin gereksinmelerini dikkate alan, güncel dil tartışmalarına ışık tutan ve çözüm arayan bir kaynak eser sunmaktadır.