Türkiye Özgürlük Demektir… * Tülin Turbil

Yani öyle olsun demek istedim, öyle olmadığını siz de biliyorsunuz ben de?Birimizden biri bilmedi mi olmaz, bilenler bilmeyenlere anlatıversin artık. İngiltere Kraliçe?si 2.Elizabeth?in oğlu Prens Andrew?un eski eşi Sarah Ferguson vardı bilirsiniz. Bu kadın-cağız diyesim var çünkü hakkında 22 yıl ceza istemiyle dava açmışlar. Neden derseniz? York Düşesi kızıl saçlı Sarah 2008?de Türkiye?ye gelmiş ve ITV kanalı için Ankara yakınlarındaki Saray Bakım ve Rehabi-litasyon Merkezi?de kimliğini gizleyerek çekim yapmıştı.?Engelli çocukların durumunu gizlice kayda almış? açıkçası rezilliğimizi ortaya dökmüştü. Türkiye Cumhuriyeti Devleti de kanunlarına göre, düşes hakkında dava açtı hem de ?22 yıl hapis istemi ile?. Düşes suç işledi fakat İngiltere?de olduğu için orada ifadesini alın ve yargılamak üzere bize iade edin dedi. Komik değil mi? Durun daha komiği geliyor. İngiltere ne yaptı? Derhal iade edelim, hay hay ifadesini mi alalım demedi herhalde. Tam tersine, İngiltere ?Ferguson?un yargılanmak üzere Türkiye ?ye iade edilmeyeceğini, çünkü Düşes?in yaptığının her iki ülkede de suç sayılmadığını, ayrıca Birleşik Krallığın egemenlik, güvenlik, toplum düzeni ya da diğer zaruri menfaatlerinin zarar göreceği gerekçesi ile ifadesini de almayacaklarını bildirdi.Yani ne ifadesini alırım ne de size iade ederim dedi. Türkiye?nin varsa bir karizması İngiltere bunu boydan boya çizdi çünkü biz suç dediğimiz halde ?Düşes?in yaptığı her iki ülkede de suç sayılmaz? diyerek ülkemiz savcılarını suç uydurucu konumuna soktular. Türkiye, çok güçlü ülkedir diyen yönetimimiz İngiltere?ye gelince ne yapabilecek merak ediyorum doğrusu. Ben işin burada kalacağını düşünüyorum zira.
BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ
Rehabilitasyon merkezinde gizli çekim yaptı diye 22 yıl hapsi istenen Sarah bir daha Türkiye?ye asla gelmez orası kesin fakat ülkemizdeki basın ne yapacak! Burası onların vatanı ve Türkiye basınına özgürlük tanımıyor diye dünyaya rezil olmuş durumdayız. Basın mensuplarımız örgüt suçundan yargılanıyorlar.Ne kadar tutuklu kalacakları belli değil. Yargılamaların ne kadar süreceği ise hiç değil, iddianame öyle kalın ki belli oluyor ki ömür biter bu davalar bitmez. Tuncay Özkan ? yıldır tek başına hücrede tutulduğunu, çürü- meye terk edildiğini? söylüyor. Mustafa Balbay?da ?milletvekili olduğunu ve görevini yapmaktan alıkonu- larak milletin iradesinin engellendiğini söylemiş yargılamada.? Bu belirsizlik ve yargılamadaki adaletsizlik- ler Avrupa Birliği?nin kapısını çalan Türkiye?ye yakışıyor mu? Türkiye polis devleti olacağına hukuk devleti olmayı seçmelidir ki saygınlığı artsın.
ŞİMDİ GÜL PALYAÇO
Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy, İtalya?nın kredi notu düşürüldü diye alaycı bir şekilde gülmüştü. Şimdi de Fransa?nın notu düşürüldü diye İtalyan gazetesi başlık atmış ?Şimdi gül palyaço?diyor Sarkozy?ye. Bizim ülkemizde böyle bir manşeti hayal bile edemiyorum. Gazeteler yazmadan önce kırk kere düşünmek zorunda. Bu ortamda fikir gelişir mi, yeni düşünce doğar mı?Korkunun olduğu yer cehennemden farksızdır.
19 MAYIS
Bu bir milli bayram. Şimdiye kadar hiçbir Milli Eğitim Bakanının aklına gelmedi ama ne hikmetse şimdiki bakanımızın aklına geldi ki, öğrenciler dersten geri kalıyormuş, üşüyormuş. Sakın Atatürk anılıyor diye, kızlarımız kısa etek giyiyor bacakları görünüyor diye iptal ediliyor olmasın bu bayram? Değilse önce bu şüpheler bertaraf edilsin. Madem çocukların dersleri düşünülüyor, dershaneleri kaldırın önce.Millet çuvalla para döküyor. Ankara?da statta, diğer illerde stat dışı olur mu böyle çifte standart. Gençlik ve Spor Bayramı?nda hangi genç spor yapabiliyor? Gençlerin spor yapabilme imkanı sıfırdır!Milli eğitim önce gençlere spor yaptırmayı, hepsine bir spor dalı ile ilgili kılmayı başarsın, ondan sonra milli bayramın kutlama şekliyle uğraşsın.19 Mayıs?ın kurtuluş mücadelemizdeki önemi vurgulansın ve başka mazeret-lerin arkasına da sığınılmasın. İnsanların aklına zorla başka düşünceler getirilmesin!?