Geçtiğimiz günlerde Valimiz, Manisa'da turizm seferberliği başlattı. 'Turizm Seferberliği ve Markalaşma Projesi'ni, basın mensuplarını kahvaltıda bir araya getirerek, Anemon Otel'de bir brifing ile çok detaylı bir şekilde dile getirdi.
“Turizm Seferberliği ve Markalaşma Projesi'ni birlikte başarabiliriz” dediğinde, şöyle bir yerinden kalktım. “Ne oluyoruz acaba?” dedim. Karşımda bulunan Vali Bey, “Yapacağımız her harekette birlikte olalım” diyerek, 'Ufkumuzun genişlemesini sağlıyor. Ayrıca, turizm seferberliğinde, birlikte rol almayı davet ederken, uyuyanı uyandırmak istiyor' dedim kendimce.
Yıllardır 'Manisa'ya turist gelmiyor' diye yakınırız. Alt yapı sorunlarını sıralarız. İlk başta müzemizin olmayışını açıklarız. Zamanında ekabirlerimiz 'Bir kulağı keçe delip geçe misali' en önemli sorunları kulak ardı ettiler.
Neyse, ben yine toplantıya döneyim. Manisa'nın nice büyük müzelere ihtiyacı olduğunu, bunun için çalışmalar yapılacağını, kentin marka il olacağını, hedefleri doğrultusunda da turizmdeki eksikleri Vali Bey sıralayınca, 'İşte il yöneticisi böyle olmalı' dedim.
Anemon'daki toplantıda Valimiz, tam iki buçuk saat ayakta durarak, projeyi A'dan Z'ye dek açıkladı.
Öncelikle Manisa'nın tTurizmde avantajları ve dezavantajlarını sıraladı. Sonra Manisa'nın başlıca Turizm Değerleri- Simgeleri- Sembolleri de sinevizyon ile de gösterilirken, il bazında gezdiğim -gördüğüm yerler gözümün önünden bir kez daha film gibi geçti.
VI. madde bence en önemlisiydi Neydi bu maddeler.
BAŞARI İÇİN YAPILACAKLAR/
YAPILMASI GEREKENLER
Turizme alt yapı olacak eserlerin kazandırılması için:
Şehzadeler müzesi
Saray-ı Amire
Arkeoloji müzesi
Etnografya müzesi
Kent müzesi. Ve birçok müzenin yapılması.
Bir kentte müze yoksa oraya hiçbir zaman turist gelmez. Bu söylenilenleri hep birlikte başarırsak, bakınız o zaman Manisa'ya turist geliyor mu? Gelmiyor mu?.
Tarihi yapıların turizme kazandırılması için tarihi binalarda restorasyon çalışmalarının başlatılması ön görülünce, Bedesten'i yazmadan edemeyeceğim. Yıllardır yılan hikâyesine dönen Bedesten, hâlâ bitirilemedi. Geçenlerde dükkân sahipleri beni gördükleri an, bu durumu yazmamı istediler. Konu Bedesten olunca, gerçekleri de söylemenin bizlerin görevi olduğunu düşünüyorum.
Bunları yapabilmek için önce halkı bilinçlendirmek gerekir. Herkes kendini turizm elçisi olarak gördüğü an, daha doğrusu farkındalıklarımızı gördüğümüz an sorunlar kendiliğinden çözülmüş olacak.
Farkındalığımızı algılayabilmemiz için işe Valimiz, 251 Bin Dev Öğrenci projesiyle başladı. Bu çok önemli bir proje, şimdiden ilk adım atıldı. Akhisar'da dev öğrenciler büyük bir gözlemevi yapacaklar. Bu yapıt onların emeğiyle olacak. Dilerim, böyle anlamlı projelere halkımız duyarlı davranışlarıyla destek olurlar.
Kentimizin markalaşmasını istiyorsak
BİRLİKTE İNANACAĞIZ.
BİRLİKTE ÇALIŞACAĞIZ.
BİRLİKTE BAŞARACAĞIZ.