29.10.2012 / 00:00
Tarihin sayfalarına baktığımızda, Türk Ulusunun nice yüzyıllık çınarının içinin oyulduğunu, çatırdadığını gördüğümüzde, emperyalist devletler topraklarımıza girmiş oldu.
?Bağımsızlık benim karakterimdir.? diyen Mustafa Kemal Atatürk?ün Samsun?da yaktığı bağımsızlık ve hürriyet meşalesi, Anadolu?mun dört bir yanınıö sardı. Ve yine o eşsiz insan Atatürk?ün dile getirdiği: ?Ya istiklal, ya ölüm? emriyle, milletçe, ulusal mücadelemiz başlamış oldu.
Türk toplumu asla zincir altında tutulamazdı.
Ateşi ve ihaneti gördük
Ve yanan gözlerimizle durduk
Bu dünyanın üzerinde
İstanbul 918 Teşrinlerinde
İzmir 919 Mayıs?ında
Ve Manisa, Menemen, Aydın Akhisar:
Mayıs ortalarından
Haziran ortalarına kadar
Yani tütün kırma mevsimi,
Yani, arpalar biçilip
Buğdaya başlanırken
Yuvarlandılar.
Bu koşullarda toparlanma kolay olmamıştır.
Zor koşulları arkamızda bırakılarak, 29 Ekim 1923?te Cumhuriyetimiz ilan edildi.
89. yılını kutladığımız Cumhuriyetimizin ilan edildiği gün çok önemli bir gündür.
Cumhuriyetin en büyük özelliği, Türk halkını, ulus olma bilincine kavuşturmuş olmasıdır.
Cumhuriyet bir erdemliliktir. Cumhuriyet kardeşlik, birliktelik demektir.
Cumhuriyet; Türk Ulusuna verilmiş en büyük miras ve vazgeçilmez bir değerdir.
Cumhuriyet; Türkiye Cumhuriyeti laik ve demokratik yapısından asla taviz vermeden Mustafa Kemal Atatürk?ün gösterdiği yoldan, hızla ve emin adımlarla ilerlemektir.
Cumhuriyet ışığı öyle bir ışık ki, içinde karanlıklar yok olur.
Şu son dönemlerde, teröre, cehalete, geri kalmışlığa, aç gözlülüğe çok kurban verdik.
Cumhuriyetimizi içten ve dıştan yıkmak isteyenlere karşı bizlere çok büyük görevler düşüyor.
Bu görev Türkiye Cumhuriyetinin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü korumak, Atatürk ilke ve devrimlerini koruyup kollamak iç ve dış tehlikelere karşı duyarlı olmamız gerekiyor.
Zor koşulları ve sıkıntılı günleri geride bırakmak istemiyle, kardeşliğin doğduğu, sevgilerin birleştiği, belki durgun, belki yorgun, yine mutlu, yine de umutlu sevgi dolu nice Cumhuriyet Bayramlarımıza?