Su(ç)lanırken Gözlerim

ve bu kentten giderken
sağ yanımda küflü bir kılıç gibi sallanan sırla
uzun yolculuklarda kirlenen bedenimi
ölü bulacaklar bir sabah
yüzüm keşfedilmemiş bir buzulda patlarken
fonda Leonard Cohen çalacak
bırakılan elveda öpücükler sızlatacak yanağımı
uzun raylardan geçeceğim
uzun aşklarda kirlenir gibi, yorgun
giderken bir gece yarısı bu kentten…
o metal vadinin, hırçın düdüğü, çala çala
çatlayacak, bir zaferi kaybetmenin sevincinden,
kederinden sesindeki vakitsiz telaşın
iki deniz arasına sıkışan sol elimin
titreyen, hastalıklı parmakları arasından
çekip aldıklarında ucuz bir fotoğrafı
içine kar suyu kaçırılmış gibi ürpereceksin
sokakta bir neyzen vurulacak gece vakti
bakakalan donuk gözlerimin altındaki
hezeyan anlamı
beklenmedik sanrıyı
blues riflerine saracaklar, özenle
o fotoğraf, o şarkı
bi'sabah metal soğukluğunda suyu
çarpar gibi yüzüne
ürpereceksin!
ben giderken bu kentten…