Onlar Hediyelik Eşya Değildir? * Reyhan Elbirliler

Kapıdaki genç, yavru kedi olup olmadığını sordu. Olduğunu söyledim. Nerede bakacaklarını, daha önce bakıp bakmadıklarını sordum. Kız arkadaşına hediye etmek için alacağını söyledi.
Hayvan bakmanın büyük sorumluluk istediğini, arkadaşının bu sorumluluğu taşımaya hazır olması gerektiğini, hatta evdeki diğer fertlerin de hepsinin fikirlerine önem verilmesi zorunlu olduğunu,evdeki bir kişinin muhalefetinin o hayvanın kapı kapı dolaşmasına sonunun da barınak ya da sokaklar olacağını anlattım. Ailesi konusunda bilgisi yoktu. Tahmin ettiğim gibi arkadaşına sürpriz yapacaktı.
Hayvanlar bir anlık heyecan yaratacak sürprizin malzemesi değil onlar yaşantıları boyunca hayatımızın içinde , sorumluluğumuz altında olan canlardır..Onları dolapta, kitap arasında, bir kutuda saklayamaz, canımız sıkıldığında fırlatıp atamayız dedim. İlişkinin bozulduğunda ilk yapılanın, her ne varsa ortadan kaldırıldığı gerçeğini hatırlatıp, örnekler vererek hediye edilen hayvanın sonunun sokak ya da barınak olduğunu, arkadaşına başka hediye almasını önerdim. Arkadaşı kedi sahiplenmek istiyorsa onun gelmesinin doğru olacağını izah ettim. Hak vererek teşekkür edip gitti.
Hediye alırken kendi zevkimizi de göz ardı etmeyiz. Kendi zevkimize, olanaklarımıza göre seçim yaparız. Hayvan sorumluluk isteyen candır.. Dolayısıyla hayvanı hediye ederken karşı tarafa onların isteği dışında sorumluluk da yüklüyoruz. Bu sorumluluğu kaldıramayanların elindeki hayvanın sonu ya barınak ya da sokak olmakta kötü sonda ise hediye edenin payı bulunmaktadır.
Hayvanlar candır, hediye edilecek eşya değildir.
Canı hediye etmeyin vebal altına girmeyin.
Sevgi ve saygılarımızla,