Öğretmen Okullarının 163. Yıl Kuruluş Kutlamalarında Yükselen Talep:

KÖY ENSTİTÜLERİ-ÖĞRETMEN OKULU MEKANLARI YIKILMASIN!

Tanzimat Döneminin başlangıcı olarak görülen 1800?lü yıllar Osmanlı?da eğitimde ilk batı tipi eğitim kurumlarının kurulduğu dönemlerdir. İlk yenileşme; askeri yenilgilerin de etkisiyle daha çok askeri okullarda karşımıza çıkıyor. Bu dönemde bir yandan dinsel eğitim yapan eğitim kurumları, bir yandan azınlık okulları ve diğer yandan batı tipi eğitim yapan Tanzimat Okullarıyla üç farklı okul tipi karşımıza çıkıyor. Tanzimat öncesi dönemlerde alt düzeydeki medreseleri bitirenler ilkokul öğretmeni (muallim) ve üst düzeydeki medreseleri bitirenler de medrese öğretmeni (müderris) olmaktadır. Tanzimat?la beraber Batılı anlamda öğretmen yetiştirmek amacıyla 16 Mart 1848'de Öğretmen Okulları (Darül-Muallimin), 1870 yılında da Kız Öğretmen Okulu (Dârülmuallimât) kurulur. 1923 yılında Cumhuriyet kurulduğunda yedisi kız, on üçü de erkek olmak üzere 20 Öğretmen Okulu ve ülkede 1081 kadın, 9021 erkek olmak üzere toplam 10.102 öğretmen vardır. Cumhuriyetin birinci kuşak aydınlarının pek çoğu Tanzimat okullarında yetişmiş nitelikli kadrolardı.Cumhuriyet; 1923-1946 yılları arasında %80?i okuma yazma bilmeyen köylü toplumunun eğitim-kültür sorunlarının aşılması için Öğretim Birliği Yasası, Harf Devrimi vb. gibi pek çok atılıma imza atar. Mustafa Necati, Saffet Arıkan, Hasan Ali Yücel, İsmail Hakkı Tonguç bu dönemdeki ilerici eğitim projelerine imza atan Cumhuriyet Eğitim devrimcileridir. Bu dönemlerin en önemli sorunu mevcut Öğretmen Okullarında yeterli sayıda öğretmen yetişmemesi ve bu öğretmenlerin de köylere gitmiyor olmalarıydı. Mustafa Necati döneminde bu sorunu aşmak için açılan Kayseri-Zencidere ve Denizli Köy Öğretmen Okulu, Saffet Arıkan döneminde açılan Eğitmen Kursları ve Yücel-Tonguç emeği ile üretilen Köy Enstitüleri köylerdeki okulsuzluğu, öğretmensizliği aşmak için Cumhuriyet Eğitim Devrimcilerinin önemli çabaları, projeleri olarak karşımıza çıkmaktadır. Köy Enstitüleri 1954 yılında İlköğretmen Okullarına dönüşür. Bu okullar 1975 yılında Öğretmen Liselerine dönüştürülerek ortaöğretim ile öğretmen yetiştirme süreci sonlandırılır ve öğretmen yetiştirme işi 1980 sonrası YÖK ile tümüyle üniversitelere bırakılır.Bu dönemlerde Mustafa Kemal?in öğretmenlere ve eğitime yönelik olarak ifade ettiği sözler ve görüşler Cumhuriyet Eğitim Devriminin eğitime verdiği değer anlamında önemlidir. Mustafa Kemal?in konuşmalarında; ??Devrimler, sizin, sayın öğretmenler sizin, toplumda ve düşünce hayatımızda yapacağımız devrimlerdeki başarınızla gerçekleşecektir. Hiçbir zaman unutmayın ki, Cumhuriyet sizden ?fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür? nesiller ister??(26 Ağustos 1924, Muallimler Birliği toplantısı), ?Dünyanın her yerinde öğretmenler insan topluluğunun en özverili ve saygıdeğer üyeleridir? (1923), ?Hükümetin en verimli ve en önemli görevi milli eğitim işleridir?(1922), ?Cumhurbaşkanı olmasaydım Milli Eğitim Bakanı olmak isterdim? Benim asıl kişiliğim öğretmenliğimdir. Ben milletimin öğretmeniyim?(1936), ?Eğitimdir ki ulusu özgür; şanlı ve yüksek bir toplum olarak yaşatır?(1924), ?Öğretmenler sizin başarınız Cumhuriyet?in başarısı olacaktır?(1924), ?Öğretmenler! Yeni nesil sizin eseriniz olacaktır(1924), ?Milletleri kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir?(1925) hep öğretmen ve eğitim vardır.16 Mart 2011 Çarşamba günü YKKED Genel Merkezi, Karşıyaka, İzmir Şubeleri, Eğit-Der İzmir Şubesi, Gökçeada (İmroz) Öğretmen Okulu ve Çalışanları Derneği, Dokuz Eylül Üniversitesi İsmail Hakkı Tonguç ve Köy Enstitüleri Araştırma ve Uygulama Merkezi(KETAM), Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) İzmir Şubesi ve Gönen İlköğretmen Okulu Çıkışlılar Derneği, Konak Belediyesi Dr.Selahattin Akçiçek Kültür Merkezinde ?Öğretmen Okullarının 163. Kuruluş Yıldönümünde Öğretmenler, Aydınlar Öğretmeni Konuşuyor? başlığı altında bir forum düzenlediler. Forumu YKKED Genel Başkanı Prof.Dr.Kemal Kocabaş yönetti. Forum YKKED Genel Merkezi Mandolin Topluluğunun Köy Enstitüleri ve Öğretmen Okullarında çalınan, söylenen repertuaru ile açıldı ve topluluk ayakta alkışlandı. Daha sonra Erzurum Nene Hatun Öğretmen Okulu çıkışlı Bilsen Başaran, Tokat Öğretmen Okulu çıkışlı Öner Yağcı, Gönen İlköğretmen Okulu çıkışlı Dursun Utku, Gökçeadalılar Derneği Başkanı Av. Şakir Hepiyiler, ÇYDD İzmir Şube Başkanı Gönül Kaya, Eğit-Der İzmir Şube Başkanı Aynur Gerçek ve YKKED-İzmir Şube Başkanı enstitülü bir ailede yetişmiş Yard. Doç. Dr. Ethem Duygulu sırasıyla konuşarak öğretmen okulu günlerini, öğretmen yetiştirme ile 1975-1980 arasındaki kaotik günleri, öğretmenlik algılamalarını, örgütlerin öğretmen yetiştirilmesi ile görüşlerini dile getirdiler.Forumda konuşmacılar; günümüz eğitim sorunlarının en başında ?nitelikli öğretmen yetiştirilmesi? olduğu gerçeğinin altını çizerek sözleşmeli, ücretli öğretmenlik statüleriyle öğretmenlik meslek onurunun yok edildiğinin ifade ettiler. Eğitim fakültelerinin Cumhuriyetimizin özgün öğretmen yetiştirme geleneği olan ?Köy Enstitüleri, Öğretmen Okulları, Yüksek Öğretmen Okulları ve Eğitim Enstitüleri? geleneğinden hiç yararlanmadığını ve nitelikli öğretmen yetiştirilmediğini ifade eden konuşmacılar öğretmen okulu günlerindeki mesleksel motivasyonu, heyecanı anılarla dile getirdiler. Köy Enstitülü öğretmenlerin birer eğitim kahramanı olarak toplumun içinde insanlar olduklarını ifade eden konuşmacılar günümüzde öğretmenin içine kapandığını, toplumsal sorumluluğunu kaybettiğini, il-ilçe merkezlerinden servislerle taşınarak kırsal bölgelerde öğretmenlik yaptıklarını önemle ifade ettiler. Konuşmacılar; öğrenci emekleriyle üretilen Köy Enstitüsü mekanlarının daha sonra sırasıyla Öğretmen Okulu ve bugün de Anadolu Öğretmen Lisesine dönüştüğünü ifade ederek emeğe saygı ve ülkenin kültürel mirası olarak korunması adına en yakın üniversiteye bırakılarak eğitim kurumu olarak işlevselliğini sürdürmesi talebini sesli bir şekilde dillendirdiler, siyaset kurumundan özellikle CHP?den talep ettiler. İki yüz kişinin izlediği forum yeni bir toplantıda buluşmak dileği ile sona erdi. Tarih 19 Mart 2011. Cumartesi sabahı saat 10.00?da 1966-1972 yılları arasında öğrenci olmaktan onur duyduğum, babamın arkadaşlarıyla temellerini attığı benim de öğrencilik yaptığım Ortaklar İlköğretmen Okulu yerleşkesindeydim. Adabelenliler Derneği 16 Mart buluşması düzenlemişti. Başka bir toplantıya yetişmek için okula erken geldim. Muğla?dan 1962 çıkışlı Ali Kaymak öğretmenle ve pek çok Adabelenli ile karşılaştık, kucaklaştık. Dolaştım, dolaştım, içim burkuldu ve acıyla doldu. 1945-1975 yılları arasında binlerce Cumhuriyet Öğretmeni yetiştiren yerleşkede binalar bakımsızlıktan çöküyor, yıkılıyordu. Aydın-Adnan Menderes Üniversitesi önceki rektörü Prof.Dr.Şükrü Boylu bu yerleşkeyi üniversiteye kazandırmak için çaba göstermişti. Ama siyasi iktidar izin vermemişti.CHP?ye, milletvekili adaylarına bu satırlardan bir çağrı yapıyorum. 17.300 köy enstitülü öğretmenin aziz hatıraları, Yücel-Tonguç emeğine ve Cumhuriyet Eğitim Devrimi kazanımları adına bu mekanların korunması, eğitim kurumuna dönüşmesi çabalarına, yükselen çığlığa kulak veriniz. Adabelen?de kırmızı güllerin açtığı, kitap kokan, mandolin seslerinin yankılandığı, işin ve emeğin değer ürettiği güzel ve aydınlık günleri imeceyle tekrar yaratalım?