Antalya’da geçimini kağıt toplayarak sağlayan Fevzi Uyar, can dostu köpeği Sarı Şakir’i sopayla döven, ayağını kıran arkadaşını kağıt topladığı nacakla vurarak komaya soktu. Güvenlik güçlerine teslim olurken, köpeğine kimin bakacağı endişesiyle vedalaşırken gözyaşları içindeydi.
Resmi olarak görevlendirilmiş bile olsa mahalli hayvan koruma görevlileri kendilerine belirtilen yerlere sokaktaki canlar için bir lokma aş, bir kap su koyarken Belediyeye, Valiliğe, Çevre ve Orman Müdürlüğüne şikayet ediliyor. Dilekçeler yazılıyor, imzalar toplanıyor. Bir faaliyettir gidiyor. Çocuklara bile imza attırılıyor. Yediği çukulatanın kağıdını yere atan, çıtlattığı çiğdem kabuklarından oturduğu yerde tepecik oluşturan, bacadan çıkan simsiyah dumanı , çöp bidonun dibine külünü, çöpünü boşaltanları görmeyen gözler en koyu sağlık uzmanı kesiliyor.
Eldivenini takıp, bahçesine giren köpeği döverek öldüren doktora olan tepkimiz karşılığı suçlanan ve bir süre önce cezalandırılan bizler ; Ankara’dan Sayın Erok Yüksel’in sorularına yürekten katılıyoruz;
Sopayla dövülen köpeginin hayatını kurtarmak icin mücadele etmek suç mudur? Üstelik adam öldurmeye teşebbusten içeri alınmak ve yargılanmak mıdır bu mücadelenin hakkı?
"Köpek" öldürmeye teşebbüs "Adam" öldürmeye teşebbüsten farklı mıdır? Fark varsa, köpeğin lehine fark olmalıdır, güçsüz , savunmasız olan odur çünkü..
Kin gütmeyen, yalan söylemeyen, sahtekar olmayan, durup dururken asla zarar vermeyen, gerçek dost olabilen "Adam" mıdır, "Köpek" midir?
Marketten parasını verip ekmek, su, yemek alamayan köpeklere, kedilere, kuşlara bu ihtiyaçlarını temin etmeye calısanlar mı suçludur? Yoksa bu kişileri istemeyenler, durdurmaya çalışanlar, bu hayvanların ölmesini isteyenler mi suçludur?
Bu hayvanlara işkenceler yapanlar, dövenler, tekme atanlar, umursamayanlar mı suçludur? Yoksa onları koruyanlar, kucak açanlar, kafalarını okşayıp, sevgilerini vermeye çalısşanlar mı suçludur?
Haberdeki kişinin "Nefs-i Müdafa"dan dolayı ceza alması demek bütün "gerçek insanların" ceza alması demek olmaz mı?
Yaratılışları gereği, insanlar hayvanları sevmelidir, korumalıdır. Yoksa o insan, insan değildir (Erok Yüksel-Ankara)
İnsan öldürmek ile hayvan öldürmek arası bir adımdır diyen Tolstoy , hayvanlara yapılan katliamların gün geçtikçe çoğaldığını görseydi “insanlığın” neye dönüştüğü acaba nasıl ifade ederdi?
Halbu ki parçası olduğumuz doğanın diğer parçalarını korumaya çalışanlar vicdani görevler bir yana yasal görevleri yerine getirmekte, şikayet edenlerin çoluğunun –çocuğunun geleceğini de korumaya çalışmaktadır.
1983 tarihli 2872 sayılı. Çevre Kanunu’nun 1. maddesi hukuk düzeninin çevreye olan duyarlılığını net olarak sergilemektedir: “… bütün vatandaşların ortak varlığı olan çevrenin korunması, su, toprak ve hava kirliliğinin önlenmesi ÜLKENİN BİTKİ VE HAYVAN VARLIĞI İLE doğal ve tarihsel zenginliklerin korunarak bugünkü ve gelecek kuşakların sağlık, uygarlık ve yaşam düzeyinin geliştirilmesi ve güvence altına alınması için yapılacak düzenlemeler olduğunu belirtir.Korunması konusunda da TOPLUMUN TÜM FERTLERİ görevlendirilmiştir.
5199 Sayılı Yasanın Uygulama Yönetmeliği :MADDE 21 – de şöyle belirtilmiştir:(1) Toplanılan sahipsiz ve güçten düşmüş hayvanlar asağıdaki esaslara göre bakılır:
d) Geçici bakımevlerinde on gün süre ile gerekli duyurular yapıldığı halde sahiplendirilemeyen hayvanlar kontrolleri, aşıları ve tıbbi müdahaleler ile kısırlaştırılmaları yapıldıktan ve operasyon yaraları kapandıktan en az yedi gün sonra kayıt altına alınıp, müdahale görmüş olduklarını gösteren işaretleri üzerlerinde olacak şekilde veteriner hekimin onayıyla alındıkları ortama geri bırakılır. Bu ortamlarda belediyeler, gönüllü kuruluşlarla işbirliği içerisinde besleme odakları kurar ve hayvanların beslenmesine yardımcı olur. Hayvanlar, hiçbir süretle ilgili belediye sınırları dışındaki bir ortama, ormanlık alana veya diğer yaban hayati yaşam alanlarına bırakılmaz.
Sokak hayvanlarını kısıtlı imkanlarıyla , yaz ,kış , yağmur ,çamur demeden beslemeye çalışanlara , gönüllü görevlilere belediyelerin mama, araç desteği vermesi yasal görevi iken şikayetlerde kedi köpeği toplayıp barınağa ya da başka yerlere bırakmalarında suçlu kimdir ? Cezalandırılan kimlerdir ?
Yemek vermeyin , “Allah onların rızkını verir” önerileri hangi vicdanın sesine, çantasında mama var mı diye güvenlik görevlilerince aranma hangi yasa maddesine dayanıyor acaba ?
Doğanın bir parçası olan insanın doğanın diğer parçalarına gösterdiği özen, sevgi, yaşam hakkına saygı bir toplumun ne derece UYGAR,SOSYAL ve HUKUKA BAĞLI olduğunun göstergesidir.
Sevgi ve saygılarımızla,