“MEMLEKETTE MEKTEP BULAMAYAN BİR ÇOCUK BIRAKMAYACAĞIM.”
Mustafa Necati

Yukarıdaki cümle, ulusal kurtuluş mücadelesinden sonra toplumsal kurtuluşun eğitimle sağlanacağını bilen kahramanlardan, bir dönem Milli Eğitim Bakanlarından yurtsever bir eğitim devrimcisinin sesidir.
Eğitimi vazgeçilmez bir hak olarak algılayan, ulusal savaştan başarıyla çıkmış ülkenin tüm insanlarının bu haktan yararlanmalarını, yaşamlarının olumlu anlamda değişmesinin ancak eğitim yoluyla gerçekleşeceğinin bilincindeki bu kahramanlar, pek çok eğitim kahramanını da yetiştirmiştir.
Geçen hafta Köy Enstitülü bir eğitim kahramanı İlyas Öğretmenden söz etmiştik. Yeni Kuşak Köy Enstitüsü Derneği Genel Başkanı Prof.Dr. Kemal Kocabaş’ın Köy Enstitülü bu kahramanlarla yaptığı görüşmeleri nisan ayında çıkaracağı kitabı dört gözle beklemekteyiz.
Merakla beklediğimiz kitapta yer alacak bu görüşmeden çok kısa bir konuşmayı daha vermek istiyorum. Nisan ayında çıkacak bu kitapta Köy Enstitülü yurtsever, cesur, gerçek eğitimcilerle yapılan sohbetleri heyecanla bekliyoruz.
Değerli insan İlyas Kalay öğretmenlerimizden öğreneceğimiz ne çok şey var.Onların ilkeli dimdik duruşu,bizlere her zaman güç verecek,bize yol gösterici olacak.İyi ki varsınız İlyas Öğretmen’ler.
İlyas Öğretmeninizin Kemal Öğretmeninizin sorularına verdiği içtenlikli yanıtlar:
Günümüz eğitim sistemiyle ilgili düşünceleriniz?
Günümüz eğitim sistemi çocuklara hiçbir şey kazandırmıyor. Çünkü amaç araç oldu. Test usulü eğitim ve imtihanlar, ezbere verilen hayali derslerle öğrenci dersi öğrenmek için değil not almak için uğraşıyor. Eğitimde fırsat eşitliği yok, parası olan aileler çocuklarını özel dersler aldırarak sınavlara hazırlıyor, taşımalı eğitim nedeniyle köylerdeki okulları yok ettiler. Günümüz köylüsü okulun aydınlığından ve veriminden hiç yararlanamıyor. Evlendikten sonra halı dokuma ustası olan eşim köydeki okula dokuma tezgâhı kurdu. 4 tane kızı çırak olarak yanımıza aldık. Yıllar içinde 4’ler 4000ler oldu. Hiçbir geliri olmayan köylüler varlık sahibi oldular. Yaşamları değişti ve büyük şehirlerde mağazalar açtılar. Bu çalışma daha sonra komşu köylere sıçradı. Yeni yetişen öğretmenler hakkında düşünceleriniz?
Öğretmenlik; doktorluk, mühendislik gibi bir meslektir. Siyasi iktidarlar bunu anlamıyorlar. Mesleğe yeni başlayan öğretmenlerde meslek bilgisi ve sorumluluğu yok. Memleket meselelerine karşı çok duyarsızlar. Büyük bir çoğunluğu kahvehanelerde konken, oyun hastası spor ve maç fanatiği. Onlardan zaman ayırıp da esas sorumluluklarının farkında değiller. Gazeteyi spor ve magazin sayfalarına bakmak için alıyorlar. Çoğunluğu hiç kitap okumuyor.
Yeniden İmece ve Yeni Kuşak Köy Enstitüleri hakkında düşünceleriniz?
Yeniden İmce Dergisinin son sayıları içerik bakımından çok çok etkili. İlk sayılarda akademik yazılar ağırlıktaydı. Şimdiki sayıları çok beğeniyorum. Dergide emeği geçen bütün arkadaşlarımı kutluyor ve başarılar diliyorum. Elbette bu uğraşıları bir çıkar beklemeden sırf enstitü ruhunu yaşatan ve çalışmalarıyla enstitü felsefesini yeni kuşaklara taşıyan tek yayın organı.