Mykenai ve Atreus?un Hazineleri * Haydar Aksakal

31.12.2012 / 00:00
Manisa Dağı?ndan Yunan Yarımadası, Peloponnesos ve Mykenai Bölgesi?ne, MÖ 4 binlerin başı, 3 binlerin sonunda büyük bir göç oldu. Kral Tantalos?un oğlu Pelops, hanedanlığı ve Lydia?dan gelenler, gittikleri topraklara uygarlıklarını ve kültürlerini götürdüler. Büyük bir kültür göçü yaşandı. Yunanistan?da önemli değişimler oldu.
MÖ 1600?lerde Mykenai bir anda zenginleşti. Güçlü bir yönetim merkezi haline geldi. Anadolu, Yakın Doğu ve Batı Akdeniz ile ticari ve siyasi ilişkiler kurdular.
Bu uygarlığın asıl temsilcilerinin Manisa Sipylus Dağı?ndan giden Mikenler olduğu söylenmektedir. Tarih çok eskilere doğru uzanmaktadır.
Miken kültürü geniş bir biçimde Mykenai?de ortaya çıkarıldığı ve izlendiği için bu bölge önemli bir hale gelmiştir. Mykenai?de bulunan mezarlar, Miken uygarlığının göz kamaştırıcı özelliklerini taşımaktadır.
Mykenai, Peloponnesos Yarımadası?nda, Argive Ovası?nın kuzeybatı köşesinde, kuzey ve kuzeydoğu yollarını kontrol eden stratejik bir mevkide kurulmuş. Kayaların üzerindeki kalesi ve bol suya sahip oluşuyla eski dönemlerden beri önemini korumuştur. Argolis bölgesinin eski bir kentidir.
Hazine Avcısı Arkeolog Schliemann, Şubat 1874?den sonra Mykenai?de araştırmalara başladı.Mykenai uygarlığı hakkında bir şey bilinmiyordu. Schliemann?ın kazıları, unutulan eski zamanların tarihi için bir kapı aralıyordu. Mykenai uygarlığının ortaya çıkması, Ege ön tarihinin incelenmesine neden oldu. MÖ 1600-1125 yıllarına ve daha eski zamanlara doğru yolculuk başladı. Kazılarda iki çeşit mezar bulundu; kuyu mezarları ve kubbeli mezarlar. Bulunan kubbeli mezarların sayısı dokuza ulaştı. Mykenai yöresindeki kubbeli mezarların en önemlisi Manisalı Pelops?un oğlu Atreus?a ait ?Atreus?un Hazine Binası? denilen 14,5 metre çapında, 13 metre yüksekliğe ulaşan kubbeli mezardı. Ortaya çıkarılan mezarlara ait tarihinin daha eskilere gittiği söyleniyor.
Schliemann, Manisalı Pelops?un torunlarından Agamemnon?un izlerini takip etti. Manisalı seyyah Pausanias?ın anıtmezarlar üzerine yazdıkları merakını artırdı. Pausanias?ın söylediği tüm anıtları bulmak için işe koyuldu. ?İthake, Peloponisos, Troia? isimli eserinde; kral mezarlarını dışarıda değil, akropolis sınırları içinde, Mykenai de bulunan Aslanlı Kapının yakınında aranması gerektiğini söyledi.
Schliemann?ın sahtekâr olduğundan kuşkulanıldı, çalışmaları bir süre durduruldu. İki yıl sonra 1876?da, 100 işçi ile kazılara yeniden başladı. Çalışmalara, Yunanlı arkeolog Panayotis Stamatakis?in denetiminde devam edildi.
Schlieman, Olimpiyatların babası Manisalı Pelops?un oğlu Atreus?a ait hazinenin girişini buldu ve Aslanlı Kapı yakınlarında araştırma yaptı. Tarihsel başvuru kaynağı olarak, destan metinleriyle arkeolojik buluntuları birleştirdi.
Açtığı mezar çukurunda Agamemnon?un maskını buldu. Schliemann?ın kazı yaptığı beş mezardan altın masklar, silahlar ve çeşitli nesneler çıkarıldı. Çıkarılan bu eserler MÖ 16. Yüzyıla tarihleniyor.
Mykenai kazılarından elde edilen buluntular Batı Anadolu tarihi ve arkeolojisi için önemlidir. Çünkü Mykenai?den yola çıkanlar, bir kadın uğruna savaşmak için Akaların önderliğinde 1199 gemiyle Troia önlerine geldiler. Truva yakıldı, yıkıldı ve yok edildi.
Bu filoya en fazla gemiyle katılan Pelops?un torunu Mykenai Kralı Agamemnon?du.
Schliemann Mykenai?de mutlu sona yaklaşmıştı. Yunan Kralı I. Georgios?a telgraf çekti: ?Pausanias?ın naklettiği rivayete göre, Klytaimestra ile aşığı Agisthos?un sofrada öldürdüğü Agamemnon, Kassandra, Eurymedon ve arkadaşlarına ait mezarları keşfettiğimi Majestelerine sonsuz bir sevinçle bildiririm. [?] Bu mezarlarda saf altından arkaik nesnelerden oluşan paha biçilmez hazineler buldum. Sadece bu hazineler koca bir müzeyi doldurmaya ve burasını dünyanın en harika müzesi yapmaya yeter.
Böyle bir müze önümüzdeki yüzyıllar boyunca her ülkeden binlerce yabancıyı Yunanistan?a çekecektir.? On dört kilo altın Yunan Bankası?nın kasasına konur. (Sayfa: 74-75) (1)
Schliemann?ın 1833?te Themopyles, 1884?de Marathon?da kazı yapma isteği başarısızlıkla sonuçlandı. Daha sonra Amerika ve Küba?ya gitti. 1888?de tekrar Mykenai?ye döndü.
Üniversite çevrelerinden Schliemann?a yönelik saldırılar başladı, serveti hakkında kuşku arttı, serveti nedeniyle suçlandı?
1881?de Berlin Kenti?nin Fahri Hemşerisi oldu. Londra?da sergilenen ve Troia?dan kaçırdığı hazine ve mücevherleri Alman halkına armağan etti.
1886?da Mısır?daki Nil Nehri?nden yukarıya, Lüxor?a doğru seyahate çıktı. Mısır Gezisi, aslında Schliemann?ın rüyalarını süslüyordu. Cleopatra ve Büyük İskender, hedefleri içindeydi. İskender, Miletos Kenti?ndeki Miken kültür hazinelerini İskenderiye?ye taşımıştı. 1888?de İskenderiye?de yaptığı kazıda bir sarayın temellerini ortaya çıkardı. Daha sonra, Nil Nehri üzerindeki yolculukta Halfa?ya kadar uzandı. Bir müddet sonra tekrar Thebai?ye döndü. 1889 yılında Hisarlık?ta I. Troia Kongresi?ni düzenledi. Kongre işe yaradı. Osmanlı Hükümeti Schliemann?a yeni bir kazı ruhsatı verdi.
Kazılara 1890?da yeniden başladı. Çalışmalarında yedi Troia katmanı tespit etti. Troia I: MÖ 3000-2500, Troia II. MÖ 2500-2200, Schliemann bu katmanda Truva hazinesini buldu, Homeros?un anlattığı kentin Troia II olduğunu düşündü. Troia III. MÖ 2200-2050, Troia IV: MÖ 2050-1090, Troia V: MÖ 1900-1800, Troia VI: MÖ 1800-1300 (Depremle yok olmuştur), Troia VII: MÖ 1300-1000 (Kent büyük bir yangınla yok olmuş ve kent terk edilmiş), Troia VIII: MÖ 700?e doğru yeniden iskân edildi. Troia IX: Helenistik çağın ve Roma döneminin kenti olmuştur.
Arkeolog Dörpled, 1890 yılında Schliemann?ın ölümünden sonra; ?Troia?daki ?Priamos hazinesi? ve Mykenai?daki ?Agamemnon maskı? Schliemann?ın sandığı gibi aynı çağa ait değildir. Aralarında bin yıllık bir uzaklık vardır? (Sayfa: 105) (2)
Schliemann, Pelops hanedanlığı ve Pelops?un oğlu Atreus?un soy ağacını iyi takip etseydi, bu hataya düşmez ve Dörpled?de böyle söylemezdi.
Schliemann için 4 Ocak 1890 günü yapılan cenaze törenine Yunanistan Kralı I. Georges, Yunanistan Başbakanı, ABD büyük elçisi ve çok sayıda bilim adamı katıldı.
Kaynakça: (1,2.) Troia Hazineleri veya Schliemann?ın Düşü, Herve Duchene, Yapı Kredi Yayınları, Genel Kültür Dizisi: 9, Çeviren, Ali Berkay, 3. Baskı, Mart 2005, İst.