Manisa Kent Sempozyumu * Bedriye Aksakal

TMMOB'nin aldığı kararla, kentimizde Manisa İl Koordinasyon Kurulu, 2- 3 Aralık 2011 günü bir sempozyum düzenledi
TMMOB Manisa İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Nilgün Gökarslan ve sempozyum sekretaryası Behice Çetinkaya Dilbaz'a özellikle teşekkür ediyorum.Onlar Çalıştayın olması için, ne değin özverili çalıştıklarını gördüğüm için genç kardeşlerimi bir kez daha kutluyorum. Bu kardeşlerimin önünü engellemeyen, gençlere fırsat veren oda başkanlarına da teşekkür ediyorum. Özellikle Hakkı Bayraktar'a?
Sempozyum Celal Bayar Üniversitesi, Süleyman Demirel Kampusunda oldu.
Açılış konuşmasını Gökarslan yaptıktan sonra, TMMOB Yürütme Kurulu Üyesi Mustafa Erdoğan , çok anlamlı konuşma yaptı. Meslek alanları ile Türkiye'nin gerçeklerini vurguladı. Kendi sorunlarını, toplumun ve halkın sorunlarından ayrı tutulamayacağını dile getirerek konuşmasını şöyle sürdürdü:
“? Sıkıntılı, sancılı, sorunlu bir ülkede yaşıyor olmanın tüm sonuçları mühendis kimliğimizle birlikte, yurttaş kimliklerimiz dolayısı ile yine bizi buluyor. Bunun için yazdıklarımızın sonunda, kamuoyuna duyurularımızın sonunda mutlaka “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiç birimiz” diyoruz. ..
TMMOB'nin uzunca bir süredir değişik kentlerimizde düzenlediği ” Kent sempozyumları” göstermiştir ki; ülkemiz kentleri çağdaş toplumlara yakışır biçimde yönetilmemektedir. Kentlerde; sağlık, çevre, altyapı, ulaşım, barınma, ısınma, eğitim, kültür ve benzeri birçok konuda sorunlar yaşanmaktadır. Diğer yandan kentlerimiz; deprem, sel, heyelan ve yangın gibi afetlere hazırlıklı değildir.
Ülkemizde yerel yönetimler alanında özellikle 12 Eylül 1980 askeri darbesi ve takip eden yıllarda yapılan yasal düzenlemelerle yerel idarelerce yürütülen hizmetlerde kamu yararı önceliği sürekli ihmal edilmiştir. Yıllar içinde, kentlerin imar, planlama, altyapı, ulaşım, çöp, su gibi konulardaki sorunları çeşitlenmiş ve derinleşmiştir?”
Erdoğan , konuşmasında kentlerde yaşayanların eğitim, sağlık, barınma ve beslenme ile ilgili sorunlarının aşılması için, “kentsel çevrelerin oluşturulması ve kentsel yaşam kalitesinin iyileştirilmesi doğrultusunda çalışmalar yapılması?” derken özellikle :” meslek örgütlerinin demokratik katılımı ve denetimini sağlayacak bir anlayışın geliştirilmesini, öncelikle ve temel gerek olarak” gördüklerini söyleyerek, Nazım Hikmet'in şiirini okuyarak konuşmasını noktaladı:

EVLER TEK KATLI DA OLABİLİR YÜZ KATLI DA
İŞ BUNDA DEĞİL
YETER Kİ SOKAKLARIMIZI EZMASİNLER
YETER Kİ TEMİZ ÇEVİK GÜLER YÜZLÜ
GÖRSÜNLER HİZMETİMİZİ
ÇIPLAK DUVARLARA DİYECEĞİM YOK
TAZE VE CANLIYSALAR
DAR PENCERELER GİYOTİNİ HATIRLATIR BANA
PENCERE DOST SÖZÜ GİBİ RAHAT
VE GENİŞ OLACAK
AĞAÇSIZ ASFALTI SEVMİYORUM
PARKLARDA GÖLLER GÖLLERDE
AK KARA KUĞULAR OLABİLİR
HATTA ARA SIRA BANDO MIZIKA
AMA EN ÖNEMLİSİ PARKLARDA ÖPÜŞÜLEBİLMELİ
APTAL ÖLÜ ELLERİNİ OPERETTE
ARYA SÖYLERMİŞ GİBİ
AÇMIŞ MANKENLERİ SEVMİYORUM.
TAŞTAN VE TUNÇTAN İNSANLARI SEVMİYORUM
TABANLARINDAN İNİP ARAMIZDA
DOLAŞMIYORLARSA
BANKALARI VE HÜKÜMET KONAKLARIYLA
ÖVÜNEN ŞEHİRLERİ SEVMİYORUM
SEVDİĞİM ŞEHİRLER SAĞLIK EVLERİYLE
ÖVÜNENLERDİR
ÇOCUK BAHÇELERİYLE ÖVÜNEN ŞEHİRLER.