İnsan İsterse * Bedriye Aksakal

İnsan okuduğunu birileriyle paylaşabilmeli. Bu paylaşmayı Aksakalca köşemde, bir yazıcı olarak sizlerle paylaşıyorum. Bu hafta 'İNSAN İSTERSE' 'AZMİN ZAFERİ ÖYKÜLERİ ANTOLOJİSİ'ni evden dışarıya çıkmayarak, 670 sayfalık kitabı bir haftada bitirdim. Büyük bir beğeni ile okuduğum kitap Alfa Yayınları'ndan çıkma. Konsept danışmanı Mümin Sekman.
Bu antolojinin 10 bin adetlik baskısı, 2011 yılında Amasya Valiliği'nce 65 Bin Dev Öğrenci Projesi için özel üretilmiş.
Kitabı okuduğumda üzerime gelen kara bulutlar dağıldı. Kitabı okudukça sevgi çemberi etrafımda çoğaldı.
Kitabı okudukça; Yenile yenile yenmeyi, direndikçe kazanmayı öğrenenleri tanıdım.
Antolojide, büyük zorlukları aşarak önemli işler başarmış insanların öykülerini okudukça, bir daha karamsarlığa düşmeyeceğimi öğrendim.
Antoloji, “tanınmış kişilerin henüz yolun başındayken hangi zorlukları nasıl aştığını” anlatılıyor.
Bir yerde bu antoloji: “Türkiye'nin azim veren başarı öyküleri Antolojisi.”
Sayfalar arasında dolaşırken, azmin zaferleriyle karşılaşıyorum. Karşılaştığım insanlar bizlere hiç yabancı değil.
Kişilerin yaşam öyküsünü okurken: “O yaptı, oldu, ben de yapabilirim” diyebiliyor insan.
Albert Schweitzer ne diyor:
“Herkesin hayatında bir an gelir, içindeki ateş söner. Sonra bir başka insanla karşılaşınca alevlenir. Hepimiz içimizdeki ruhu yeniden tutuşturan o insana müteşekkir olmalıyız.”
Her şey insanla başlar diyerek azmin zaferinde yer alan öyküleri okurken kimi an içim sızladı, kimi an empati kurarak kendimi onların yerine koydum. Düşünebiliyor musunuz iki eli olmayan ,ağzına kalem koyarak : işte insan isterse azmin zaferini yazar, diyerek kitap yayımlayan kişinin, yaşam öyküsünü okurken, durmaksızın empati kurdum.
Sayfalar arasında ırmak yolcusu olurken kader mahkûmuyla da karşılaşarak, azminin zaferiyle üç üniversiteyi nasıl kazandığını gördüm.
Düşün ırmağı kimlerle tanıştırmadı ki antolojide: İzzet Baysal, Sakıp Sabancı, Hamza Yerlikaya, Bruce Lee, Nezih Barut ve diğerleri. Antolojinin başında yer alan azmin öyküsü ise Valimiz H. İbrahim Daşöz'ün yaşam öyküsü.
“Hababam sınıfından esinlendiğini ” söyleyen Daşöz: “Protokol Valisi” değil “İnsan Merkezli Vali” olmayı seçtim diyor. Çocuklarla proje arkadaşlığını seçen valimiz 'Dev Öğrenci Projesini' Manisa'da da 251 Bin Dev Öğrenci diyerek başlattı. Malatya ve Amasya'da dev öğrencilere duygularını dizelere dökerek dile getirdi:
Isparta, Adıyaman, Malatya ve
Amasya'daki Dev Öğrencilere?
Ben tanıdım onları,
Dört güzel ilde.
Çocuktular, onbinlerceydiler,
Ve illeri kadar güzeldiler?
Isparta'da gül,
Adıyaman'da peygamber üzümü,
Malatya'da kayısı,
Amasya'da misket elması kokusundaydılar?
Küçüktüler,
Ama bir gün;
Fark ettiler içlerindeki büyüklüğü,
Artık büyüktüler.
Önlerindeki engelleri aldırmadan,
Zor olanı seçtiler
Almak yerine vermeyi,
Konuşmak yerine yapmayı seçtiler.
Onlar zor olanı seçtiler?
Kararlılık ve cesaretle,
Büyük işler başardılar.
Mutluluğu çoğalttılar dünyamızda.
Umut oldular yarınlara?

Onların eserleri durur birer birer,

O güzel illerde.

Ve hâlâ konuşulur hatıraları,

Şehirlerde köylerde?

Sevgili okurlar sizler de azmin zaferi yolculuğunda yol almak istiyorsanız, bu kitabı mutlaka alıp okuyunuz. En azından çocuklarınıza öncü olursunuz.