Glokom ve Katarakt * Haydar Aksakal

06.01.2014 / 00:00

İki yıl önce, bir hastanede görevli olan göz doktoruma gitmiştim. Göz tansiyonum 27'ye çıkmış. Tedavi edilmezsen “kör olursun” deyince korkmuştum.

Verdiği göz damlalarını kullanmaya başladım, göz tansiyonum sol 16, sağ 17'ye düşmüştü. On gün sonra göz tansiyonum 15 rakamını işaret ediyordu (Göz tansiyonu 21 mmhg'ye kadar normal kabul ediliyor). Doktorum sağ gözümde % 20 kayıp olduğunu ve geriye dönüş olmadığını söyledi, gözümdeki sinir uçları kurumuştu. O güne kadar Glokom'un ne olduğunu bilmiyordum. Göz tansiyonu yüksekse riskli gruptasınız demektir. Göz tansiyonu normal olan, göz sinirleri hassas olan kişilerde de glokom olabilir. Optik siniri hasarlı değilse glokom tanısı konmaz.

Glokom, halk arasında “karasu” hastalığı olarak bilinir. Göz içindeki sıvı basıncının artmasıyla ortaya çıkar. İlk aşamada herhangi bir belirtisi yoktur. Kişinin hastalığı ilerledikçe görmede azalma olur. Önünü net gördüğü halde, yanlarda olan cisimleri görme açısı daralır. Görme sinirleri üzerinde tahribat yaparak oluşan, sonunda körlüğe kadar götüren bir göz hastalığıdır. Tedavi edilmezse, bir veya iki gözde birden görme kaybı olur.

Milyonlara insanı etkileyen glokom hastalığının ortaya çıkışı ve belirtileri hastanın yaşına göre değişir. Erken tanı ve uzman bir göz hekiminin muayenesi önemlidir. Sinsi seyreden bir hastalıktır, göz muayenesi sırasında göz içi basıncının ölçülmesiyle fark edilir. Oluşan görme kaybından geriye dönüş yoktur.

Glokom, her yaştaki insanda olabilir. Kırk yaşın üzerinde, ailesinde glokom olan kişi risk altındadır. Şeker hastalığı, hipertansiyon ve damar hastalığı bulunanlarda daha çok görülür. Gözün korunması bakımından glokom muayenesi yaptırmak önemlidir. Hayat boyu devam eden bir tedavidir.

Göz sıvısını dışarıya boşaltan kanallarda tıkanıklık olunca, sıvı basıncı göz sinirine zarar verecek şekilde yükselir, göz sinir hücrelerinin beslenmesini engelleyerek yavaş yavaş görme kaybına neden olur. Sinir hücrelerinin tamamı ölünce kalıcı görme kaybı olur. Milyonlarca liften oluşan optik sinirler, retina tabakası ile beyin arasında iletişim sağlar. Net görüş için optik sinir sisteminin sağlıklı olması gerekir.

Kalıcı glokom devamlı, süresiz glokom ise insanların yorgun olduğu anlarda ortaya çıkar. Normal tansiyonlu glokom, açık açılı glokom, kapalı açılı glokom ve konjenital glokom olarak çeşitlere ayrılır. Açıkağızlı glokom iki gözü de etkiler, kronik olarak ilerler. Sıkı kontrol edilmelidir.

Kapalı açılı glokom hastalarında, ani göz basıncı olur, acil bir durumdur, müdahalenin hızlı olması gerekir. Tedavi edilmese bir iki gün içinde körlüğe kadar götürebilir.

Glokom hastalarının tedavisinde amaç, göz tansiyonunu düşürmek, göz sinirlerinde oluşan hasarı durdurmak ve görme kaybını engellemektir. Bu amaçla değişik seçenekler uygulanır (ilaç, cerrahi ve lazer tedavisi), genel prensip görme fonksiyonunun korunmasıdır.

İlaç tedavisine yanıt vermeyen glokom hastalarında lazer veya cerrahi yöntem uygulanır. Glokom hastalığı için düzenli kullanılan etkili yeni ilaçlar, hastalığın tedavisinde önemli rol oynamıştır. Teknolojinin gelişmesiyle başarılı operasyonlar yapılmakta ve ilaç tedavisi ortadan kalkmaktadır.

60 yaş üzerinde olan insanlar, ailesinde glokom hastalığı görülenler, göz yaralanmaları, şeker hastalığı, uzun süreli kortizon tedavisi, yüksek, düşük kan basıncı, miyopi ve migren glokom için risk faktörleridir. Ayrıntılı bir muayene ile risk faktörleri açığa çıkar, teşhisi zordur. Erken tanı ve tedavi, ciddi göz hasarlarını önlemiş olur.

Yılda bir kez göz hekimine gidilmelidir. Glokom hastalığında, görme kaybını engellemenin tek yolu erken tanıdır.

İleri yaşlarda ani bir krizle ortaya çıkan açılı glokomdur. Hastalığın tamamen ortadan kalkması bugün için mümkün değildir.

Göz doktorunun verdiği göz damlalarının her gün düzenli kullanılması zorunludur, hastalığın ilerlemesine mani olur. Damlaların yan etkisi görüldüğünde göz doktoru devreye girer. Hastalığın tedavi süresi, yaşamın her devresinde devam edecek, görme kaybı engellenecektir.

Kaybedilen göz görme yetisi geriye gelmemekte, kayıpların ilerlemesi engellenmektedir. Gözlerin düzenli aralıklarla tetkik edilmesi, görme alanı için önemlidir.

Tedavi altına alınmayan glokom hastalığı kalıcı körlüğe neden olur. Glokom kalıtsal olabilir, tüm aile bireylerinin uyarılmalı, göz muayenesi olmalıdır.

Hastalığın tedavisi ve ameliyat için kullanılan lazer sistemi, her göz için birkaç gün veya bir hafta sürebilir. Son yıllarda Selektif Lazer Trabeküloplasti kullanılmaktadır.

Karşıyaka Göz Hastanesi'nde görevli göz doktorum Özgür Eroğlu'nu görmeye gitmiştim. Amacımız onu ziyaretti. “Geldiğine göre muayene etmeliyim” dedi. Kontroller uzun sürdü. Sağ gözünde tansiyon 19'a çıkmış, katarak artmış, en önemlisi glokom…

Üzgün bir ifadeyle sağ gözünde glokom ve katarak oluştuğunu, ikisinin bir arada ameliyat olması gerektiğini söyledi. Şaşırmıştım. Aydın bir doktordu, faziletli davrandı, “Bu ameliyatı ben değil, hocam yapsın” dedi.

Bir hafta sonra ameliyat masasındaydım. Sağ gözümü, konusunun uzmanı Glokom Profesörü Halil Ateş'e teslim ettim. Glokom ve katarak ameliyatı ikisi birden oldu. Ateş'e göre ameliyat % 85 başarılıydı. Sağ gözümde % 60 kayıp vardı.

Anatomik yapımızda, yaşlandığımız ve hoyratça kullandığımız için bazı rahatsızlık ortaya çıkıyor. Bunları, Büyük Tasarımın ve Oyunun bir parçası olarak kabulleniyorum.

Glokom operasyonum ile birlikte yaşlılığa bağlı katarak ameliyatı da yapıldı. Katarak, gözün içindeki lensin saydamlığını kaybetmesi, göz merceğinin yoğunlaşması olarak karşımıza çıkıyor. Eşyaları bulanık görmeye başlıyor. İlaç ve gözlükle tedavisi yoktur. Katarak ameliyatı, bozulan göz merceğinin alınıp, yerine yeni bir göz merceği yerleştirilmesidir.

Asıl nedeni yaşlılık ve genetik. Katarak oluşmasında diğer yan etkiler diyabet, kortizonlu ilaç kullanımı, göz yaralanmaları ve göz iltihaplarıdır. Belirtisi görmenin azalmasıdır.

Operasyondan sonra, kullandığım damlalardan birisinin yan etkilerini gördüm. Her hafta Ateş'i ziyarete gittim, rutin göz kontrollerim yapıldı. Glokom profesörü ile aramızda dostluk köprüleri kuruldu. Üç ayda bir onun yanında olacağım.