Rauf Tamer demiş ki dünkü yazısında; 30 bin miydi 40 bin miydi bilemiyorum ama müthiş bir manzaraydı. Binlerce kadın 90 dakika boyunca hiç susmadı. Hakemin düdük sesini bastıracak kadar yükselen tezahürat, hem vefa sergiliyordu, hem şefkat, hem güvenlik adına teminat. Taraftarlık erkeklere bırakılamayacak kadar muhteşem bir görevdir. İşte Cumhuriyet kadını.
* * *
Başka yazarları da takip ediyorum mesela Erman Toroğlu kadın taraftarın etkin olamadığını yazmıştı hafta sonu okudum ancak Türk futbol tarihine ve kadın taraftara baktığınızda henüz kadın taraftardan büyük beklentilerin olamayacağını anlayabiliriz. Bu sebeple çok ciddiye almadım.
* * *
Gerçekten çok büyük bir seyirci sayısı Fenerbahçe?yi kutlamak gerek. Ne zaman kadınlar stadyuma takımın işaret etmesi ya da erkeklerin yönlendirmesi haricinde serbest iradeleri ile gitmeye başlar o zaman gerçek bir başarı olarak alınabilir bu. Erkeklerin olmadığı maçta kadınların toplanmış olması çok büyütülecek bir başarı hikayesi değildir. Ancak hafife alına-
cak bir durum da değildir.
* * *
Bir kere erkekler isterse kadınların önünü açıp onlara önemli ufuklar açabilirler bir kere bunu gördük. O kadar kadın erkek taraftar gidemiyor takım yalnız kalmasın diye rica üzerine gittiler desteğe. Elbette eşlerinin, ağabeylerinin, akrabalarının ricası?Fakat ceza alınmayan maçlarda yanlarına kadınlarını alıp gitmiyorlar. Kadınlarda taraftarlık ruhu erkekler kadar gelişmiş değil. Onlar çoğu zaman erkeklerin taraftarlık çekişmelerine hayretle bakıyorlar. Kadınların spora uzak duruşunda erkekleri tek sorumlu görmek hata olur. Devletin de hataları var, federasyonların da hataları var bunda. Devlet toplumu spora daha çok yönlendirmeli bu Anayasa?dan kaynaklanan bir görev. Federasyon ise bu kararı ile kadınları futbola çekmeye çalışıyor ki, yerinde bir karar.
* * *
Mehmet Ali Aydınlar başkanlığındaki Futbol Federasyonu?nun aldığı en önemli karardı. Cezalı da olsa kadınların toplanıp örgütlenip, maç izlemeye taraftarlık yapmaya gitmeleri ve bunu da hakkını vererek gerçekleştirmeleri incelenmeğe değer bir konu.
Bir kere kadınlar maçta şiddet göstermiyorlar. Elbette bir iki vak?aya rastlanıyor ama diğer zamanlardaki gibi, vurup kırmak, koltuklara, eşyalara zarar vermek gibi olaylar olmuyor. Bir kere kadınlar maçlara gezmeye gider gibi bakımlı gidiyorlar. Bu hallerinden ve de yanlarında çocukları varsa hele şiddet beklemek imkansız. Haliyle Erman Toroğlu gibi kadın taraftarlar isteneni veremedi diyebilirler ama o zaman sorulmalıdır sizin istediğiniz şiddet görüntüsü ile bezenmiş bir taraftar mıdır acaba? Madem öyle neden taraftar olay çıkarınca rahatsız olduğu-nuzu söylüyorsunuz. Küfürden, atılan maddelerden, koltuklara verilen zararlardan şikayet etmeye hakkınız kalmıyor. Gizlense de spor camiasının istediği aslında taraftarın ateşli ve şiddete meyilli olması sanırım. Görünen o ki spor camiası ateşli ve yetinmeyen taraftardan nemalanıyor.
Kadınlarda küfür yok, şiddet yok, hakeme bağırmak yok, kısacası erkek taraftarda görülen hiçbir haleti ruhiye yok.O zaman da kadın taraftar beklenen gibi değil deniliyor.Fener?in Zeyna?ları harika?Keşke diğer takımların kadınları da böyle olsa?