Yeni Bir Umut

Hafta sonu Cumhuriyet Halk Partisi için yeni bir umut doğdu.Bu kendileri için adeta bir diriliş
olarak değerlendirilebilecek çıkıştı. Şikayet ettikleri “üzerimize ölü toprağı serpilmiş sanki”
durumu yerini büyük bir dinamizme bıraktı.Yeni oluşturulan parti meclisine geniş yelpazeden
seçimler yapıldı ve eskilerden büyük kısmı parti meclisi dışı kaldı. Bu da partide bundan sonra yaşanacak değişimin öncüsü gibiydi.
Partide yaşanan zihniyet değişikliği ve değişimin en büyük göstergesi kadınlara parti mecli-sinde büyük oranda yer verilmesi oldu. 80 kişilik parti meclisinin 18’i ve 15 kişilik Yüksek Disiplin Kurulu üyelerinin 2’si kadın. CHP %20 kadın kotasını daha ilk hamlede hayata geçi-rerek ilkeleri ile örtüşen bir parti meclisi oluşturdu ki bu ülkenin yarısını oluşturan kadınlar adına oldukça memnuniyet verici bir gösterge.
İlimiz milletvekili Şahin Mengü’nün parti meclisinde yer alması şaşırtıcı bir şey olmadı.İleri-
de partinin önemli kademelerinde görev alacağını görmek için de keskin bir öngörü gerekmi-yor.CHP yakaladığı bu ivmeyi yeterli sayar gerekli değişimi yerel teşkilatlara dek indirmez ve
her şeyi Kılıçdaroğlu rüzgarından bekler, armut piş ağzıma düş diyerek basit hesaplar peşinde
koşarsa hareket olduğu yerde kalır.Sonuna dek giderler ve çalışırlarsa AKP gerçek anlamda
bir muhalefetle karşı karşıya demektir ki bu da vatandaş olarak hepimizin hayrınadır.Türkiye
her tarafı yeşil, yaylalarla dolu, iklimi, insan kaynağı her şeyi varken dışarıdan et ithal eden
ülke durumuna geldi.Türk insanı eti en pahalı yiyen insan olmayı hak ediyor mu?
Her şey değişir ve gelişir.Türkiye ve Türk insanı iyi ve güzel şeyleri hak ediyor.İktidarda da
olsa bağırıp çağırıp azarlama tarzı siyasetin muhalefetin tavrına bağlı olarak bile olsa yerleş-mesini dilerim.Amerika Başkanı bile ne sorunlarla mücadele ediyor ama hiç bağırıp çağırıp parmak salladığını hele hele azarladığını görmedik.Kılıçdaroğlu’nun en çok sukunetini ve sakin tavrını beğendim.Ciddi ve seviyeli siyaset yapılabildiğini artık göreceğiz sanırım ve bence bundan sonra her şey çok renkli ve güzel olacak.
İktidarın bu muhalefet hareketi karşısında tedirgin olması oldukça anlaşılır bir şey.CHP kök-
lü ve ülkeyi yönetecek yeterli donanıma sahip bir parti.Oluşturulacak güzel ekiple yapılacak
sıkı muhalefet Türk insanına kazandırır.AKP’de önüne dikilecek set ile daha dengeli bir çiz-
gi oluşturacak ve bence artık halk en iyisini bilir diyemeyecekler kolay kolay.Çünkü halkın
tercihlerinin değişebilir olduğu görülecek.Hayırlı olsun ve Türkiye’miz ve Türk insanı kazan-sın diyoruz gönülden.

KADERCİ ANLAYIŞA SON VERMELİYİZ
Madencinin kömür tozuna bulanmış kapkara yüzüne inat, gülen ağızlarındaki dişleri parlıyor.
Fakat bizim madencilerin yüzü bu günlerde nedense fazla gülmüyor.Zonguldak’taki maden faciası ve yitirdiğimiz 30 işçinin acısı kolay kolay unutulacak gibi değil.Çok acı…
Felaket elbette her zaman ve heryerden gelebilir ama yitirilen 30 canın faturasını kadere kes-mekten artık vazgeçmeliyiz.Trafik kazalarında ölüm oranımız yüksek.Bu da bir kader değil-
dir. Bir zamanlar bebek ölümlerinde ön sıralardaydık.Şimdi aşı ve diğer aldığımız tedbirlerle
bu sorunun önüne geçebildik.Eğer kader diye bakmaz ve sorgularsak her sorunu çözebiliriz.
Kadere bırakmak kolaya kaçmak, sorgulamadan kabul etmek demek oluyor ki bu da bilimi
esas almış ülkelere ve insanlara yakışan tavır değildir.Bu anlayışa geçit vermemeliyiz.

KADIN ÖLÜMLERİ DE KADER DEĞİL
Ülkemiz kadına uygulanan şiddet sonucu kadınların öldürüldüğü bir ülke.Bu alanda hatırı sa-
yılır bir ülkeyiz.Kadın boşanma davası açtı diye adam kadını öldürebiliyor.Ya da birine yan baktı diye…Sevgilisi var diye..Sevdiğine kaçtı diye.Okudunuz mutlaka adam yeni elbise aldı diye ikinci evlendiği karısını öldürmüş döverek.Hem de kadın altı aylık hamileyken.Bu nasıl
bir canilik?Bu nasıl bir namus anlayışıdır anlamak mümkün değil.Herşey erkeğe hak bu ülke-de!Kadının ne adı var ne de değeri!Bu kadınların HİÇ yerine ölümü de mi kader?!
Ne dersiniz; kaderi böyleymiş deyip kaçmak mı iyi, yoksa sorunu çözmek mi?!