Aslıhan Limon Kararı

Hukukumuzda yeni bir kavram “Denetimli Serbestlik Kavramı”.
Suçluyu toplum içinde tutarak ona bazı sorumluluklar ya da şartlar yüklemek suretiyle, toplu-
ma kazandırmak hedefleniyor ceza verilirken.Cezayı veren hakim tamamen taktir hakkını kullanıyor ve cezanın niteliğini taktir etme konusunda serbestiye sahip.
Bu durumda ortaya eşine şiddet uygulayan erkekler açısından ilginç kararlar çıkıyor.
Kastamonu’nun Araç İlçesinde eşine şiddet uygulayan erkeğe hakim Aslıhan LİMON
1000 adet “eşime vurduğum için eşimden ve tüm araç halkından ÖZÜR diliyorum”yazılı el
ilanı bastırıp bunu ilçedeki kamu kuruluşlarına ve vatandaşlara dağıtmasına hükmetti.
İlanı kapı kapı dolaşarak dağıtarak mahkemenin cezasını yerine getiren kişi için bu cezanın
caydırıcılığını bir düşünün.Kastamonu ve ilçeleri hep bu ilginç kararı konuşuyormuş gazete
haberine göre.Benim bildiğim kadarıyla bu karar Avrupa Birliğinin dahi dikkatini çekti.Daha
önce özür dileme yönünde bir karar verilmemişti çünkü…Mahkeme bununla da yetinmeyerek
bu kişiye 50 fidan dikme ve bakımını yapma cezasını da eklemiş.
Kararı veren Aslıhan Limon 28 yaşında başarılı bir hakim ve kadın duyarlılığına sahip oldu-
ğu muhakkak bir. Kadın olduğu için bu cezayı verdiğini söyleyenleri erkek de olsam aynı cezayı verirdim, birçok erkekten tebrik yağıyor cevabını vermiş.Şu bir gerçek ki mahkemele-
rimiz şiddet konusuna duyarlı fakat kadın hakimlerin artması kadınları koruyan kararların çıkmasına daha fazla yardımcı oluyor.
* * *
Ağrı Patnos’ta eşine şiddet uygulayan E.A ise 6 ay süreyle “fidan dikme, sulama ve bakımı-nı yapma ve ot toplama işçiliği yaparak” cezasını dolduracak.E.A “Eşimi dövdüğüm için çok
pişmanım, cezaevine konulmadığım için de şanslıyım.Bir daha eşime el kaldırmayacağım demiş.” Göreceğiz bakalım.Bu süre içinde suç işlerse mahkeme cezasını çektirecek.
* * *
Diyarbakırlı olan ve kuma getiren 7 çocuklu Hayrettin Çetintaş ise, kuma nedeniyle ayrı ev tutması için baskı yapan ilk eşine şiddet uygulamaktan ceza alıyor.”İlk eşimin doğum gününü ve evlilik yıldönümünü filan bilmem.Bugüne kadar da çiçek filan götürmüş değilim deyince hakim, sanığa “HAFTADA BİR DEFA OLMAK ÜZERE 5 AY BOYUNCA EŞİ AYŞEYE ÇİÇEK GÖTÜRME CEZASI” verdi.
Tahmin edebileceğiniz gibi bu ceza bu kişiye hapis cezasından daha da caydırıcı bir etki
yapmıştır ve elbette ki bu cezayı duyanlara da…Üstelik Hayrettin Demirtaş, 10 yaşındaki oğlu Hasan’ı dövdüğü için de “Aile İlişkileri ve çocuk gelişimi konulu, ayda bir adet olmak üzere 5 kitap okuma cezası” na da çarptırıldı.
* * *
Denizli’nin Sarayköy İlçesinde eşine sokak ortasında dayak atan Ömer Tuman ise, önce 6 ay
hapis cezasına çarptırıldı.Ardından iyi hali göz önünde bulundurularak cezası 5 YIL boyunca
DÜNYA KLASİKLERİNİ okumaya çevrildi.Tuman, böylece her ay bir dünya klasiğini oku-
yacak ve beş yılda 100 KİTAP bitirecek ve ÖZETİNİ de mahkemeye bildirecek.Aldığı ceza-
nın ardından Sarayköy Halk Kütüphanesine üye olan Tuman, ilk olarak Tolstoy’un “Savaş ve
Barış” isimli eserini okumaya başlamış.
* * *
Kitap okuma cezası olur mu?diye sorabilirsiniz.Olur.Verilen cezalar denetime tabii.Yerine getirmeyen bir kişi örneğin seçme seçilme haklarından mahrum edilmiş.Hatta Erzincan’da bir öğrenci bu cezadan sonra girdiği kitap okuma yarışmasında birinci olmuş.Bazı cezalılar ha-
yatlarında ilk defa kütüphaneye gidiyorlar.Cezalardan memnun olmayanlar da var tabii.6 ay hapis cezası kitap okuma cezasına çevrilen Yozgat Yenifakılı Alparslan Yiğit, “hakim bey, bana herkes gibi ceza verin.Ben delikanlı adamım, bu cezayı verirseniz herkes benimle alay eder demiş.Ha evde bulaşıkları yıkamışsın ha kütüphanede kitap okumuşsun diyormuş kendi kendine. Ama hakim kararını değiştirmeyince ve jandarma da siciline işlenir deyince bağrıma taş basarak okudum, demiş.Şimdi demek ki kitap okumak kötü bir şey değilmiş diyor şimdi.
Demek ki uygulanıyor cezalar ve daha caydırıcı ve de topluma kazandırma hedefi kuvvetli.