Terketmeyin * Reyhan Elbirliler

08 Nisan 2013, 15:48

Bugünlerde özellikle ? golden? var mı talepleri çoğaldı. Ama yavru golden arıyorlar. Oyuncak gibi ya, tombili, sevimli. Peki büyünce ne olacak ? Onu düşünen yok, ya barınak ya içinde iki ineğin bulunduğu çiftlik denilen ahır ya da sokak kısaca terk edilme? Daha önce köpek bakıp bakmadıklarını soruyoruz. Hayır diyor ve ekliyor bizim oğlan çok istiyor, pet shoptan değil de barınaktan almak istiyoruz diye devam ediyor. Oğlan kaç yaşında diye soruyoruz 11 diye cevap veriyor? Köpek edinmenin ağır sorumluluğundan , her türlü olasılığı düşünerek 12-15 senelik ömrünün sonuna kadar bakmayı göze almaları gerektiğinden bahsediyoruz, örnekler veriyoruz. Askerlik, okul, üniversite, torun, anneanne, babaanne, namaz vs vs onların düşünmedikleri her türlü olasılığı örnekliyoruz. Bunları düşünmemiştik diyor. Bilinçsizce köpek alındığını bakım evindeki terk edilmiş golden?ların, husky?lerin, kurt köpeklerinin, doberman?ların, terier?lerin, kangalların nice ?cins? köpeklerin hüzün dolu gözlerinde görüyoruz. Yaşlılar var aralarında. Yaralar çıkıyor bedenlerinde. Dayanamıyorlar. Terk edilen yaşlıları görünce biz de elde olmadan bedduaları sıralıyoruz. Yaz geliyor yine köpek alma modası başlayacak. Çoğu yazlığına bir kısmı da bağına bahçesine sezonluk bekçilik yapmak üzere bakım evine gelecekler. Çocuklarının yazlık köpek isteklerini pet shopta tatmin edenlerin katkısıyla da terk edilen canlar artmaya devam edecek. Bir süredir şunu izliyorum. Cins diye doğurtup eşya gibi davranıp yavrularından ayırıp satan kişi ya da kurumların bir süre sonra başları derde giriyor. Can üzerinden sağladıkları kazancın bereketini görmüyorlar.Görmeyecekler de. Bakım evindeki o mahsun gözleri gördükçe bizim ahımız da üzerlerinde olacak, oluyor da?.. Bu konuda Yazar Özgün Öztürk dostumun bir yazısına yürekten katılıyor ve paylaşıyorum. Rüzgar eken fırtına biçer Efendim, Türkiye'nin manasız modalarından biridir bu. Hediye olarak evcil hayvan almak! Bazı aileler, yazlıklarına giderken çocuklarına karne hediyesi olarak oyuncak, kitap almak yerine bir köpek ya da kedi alırlar. O hediyenin “canlı” olduğunu unutmasalar, herşey normal. “Uygar anne babalar olarak, çocuklarına bir arkadaş, bir dost kazandırmışlar. Ona hayvan sevgisini, bir başka canlı için özveride bulunma alışkanlığını kazandırmaya çalışıyorlar” diye düşünüp bu kişileri öpüp başımın üstüne koyabilirim de. Ancak yaz sezonu bitip de sıra geri dönüşe gelince o iyi niyetli, duyarlı, uygar insanlar gidiyor; karşımıza sorumsuz, duyarsız, acımasız, düşüncesiz, bencil birileri çıkıveriyor. Böyleleri, yaz boyunca çocuğuna, hatta kendisine dostluk eden köpeğini, işi bitmiş, eskimiş, bozulmuş bir oyuncak gibi sokağa atıp kaçıyorlar. Neymiş efendim; onların apartmanda köpek beslemek yasakmış… İyi de kardeşim bunu tatil dönüşü mü öğrendiniz? Madem yasaktı, bu hayvanı geri götüremeyecektiniz; niye aldınız? Bırakıp gittiğiniz, sokağa terk ettiğiniz zavallı hayvanların arkanızdan ne acılar çektiklerini biliyor musunuz? Nasıl yaşadıklarından daha doğrusu öldüklerinden haberiniz var mı? Ya çocuklarınız? Onlara şu mesajları verdiğinizin farkında mısınız? – İşine gelmeyince bir canlıyı, bir arkadaşını zor durumda bırakmaktan sakin çekinme! – Çıkarların, zevklerin için herkesi kullanmaktan korkma! – Kişisel çıkarın bitti mi kim olursa olsun, herkese baş tekmeyi! – Dünya senin etrafında dönüyor, gerisini boş ver! Bu düşüncelerle yetiştirdiğiniz çocuk ya da çocuklar, kuşkusuz bu topluma bir biçimde zarar vereceklerdir. Ancak en büyük bedeli siz ödeyeceksiniz. Yaşlandığınızda, elden ayaktan düştüğünüzde, çocuğunuz size sırtını dönmekte, arayıp sormamakta sakınca görmeyecek… Belki de hak ettiğinizi yaşayacaksınız, ektiklerinizi biçeceksiniz. Ne dersiniz? Not: Komşunuz köpeğini terk ettiyse lütfen belediyeye ihbar edin. Gerekli cezayı almaları ama daha önemlisi bundan sonra başka bir canlının günahına girmemeleri için… Unutmayın: SESSİZ KALMAK SUÇA ORTAK OLMAKTIR.(Özgün Öztürk) Sevgi ve saygılarımızla,