?Sevgileri yarınlara bıraktınız…?
Sadece şairler mi yaşar sevgileri yaşayamadan ertelemenin iç buruntusunu. Elbette değil. Yürekteki bu sızıyı herkes yaşar; ama bu sızının sesini en başarılı şairler dillendirir kendi adlarına ve hepimiz adına.
Sevgileri yarınlara bıraktınız
Çekingen, tutuk, saygılı
Bütün yakınlarınız
Sizi yanlış tanıdı?
Behçet Necatigil, 13 Aralık 1973 günü kaybettiğimiz şair.
Ürkek, tutkulu, yanlış anlaşılmaktan korkan saygılı şair Behçet Necatigil.
Nerden niçin mi geldim
Bilmeden bir şey diyemem, ya siz
Hem hiç önemli değil
Geldim, yer açtılar, oturdum
Girip çıkanlar vardı
Zaten ben geldiğimde
Onun şiirleriyle çoğu zaman evlere gezmeye gidilir, misafirliğe. Rahat ve huzurludur şiirlerdeki o evler. Bazen de kızgındır verdiği sözü tutmayan kızlara:
Kız sen değil miydin olur hay hay diyen
İç bir parça içki de gerisi kolay diyen
Kız senin bu haline sözlüklere baktım söz yok
Kız sen ne yalancı şeysin hiç de mi yüz yok
Bir başka şiirinde de orta halli bir kahveci kızının feryadı olur:
Okutmadılar Orta'dan sonra, Tahsilim de kaldı yarım. Güzel olsam, zengin olsam Anlarım Bunları söyleyen yalnız bir kahveci kızı mıdır? Onun gibi Orta'dan sonra okuyamayarak fabrikalara gidenler, yüzlerinin rengi de tütün gibi sarı tekel işçisi kızlar, Necatigil'in “Genç kızlar gördüm, yüzleri vereme benzer” dediği kızlar, bir memuriyet bularak sırtına siyah bir gömlek geçirmiş olanlar, evlerde kapanmış kalmış kızlar… Az mıdır bunlar? Onlar da hep aynı çaresizlik içinde, kahveci kızı gibi, boyunlarını bükerek: Güzel olsam, zengin olsam anlarım diye mırıldanıyorlar mı?
Necatigil?in şiirleri yeryüzü gibi gökyüzü gibi; doğanın kendisi gibi sade dolambaçsız, düzenlidir. Hanımböcekleri nasıldır hiç görmedim ama nasıl da tanıdık geldi bana o şiirinden sonra.
?Ellerime hanımböcekleri konuyor, Ne şeker şey onlar. Uç böcek, uç böcek diyorum, Uçuyorlar. ?
Yazın dünyasında çok çeşitli eserler verdi. Şiir başta olmak üzere, tiyatro oyunları, radyo tiyatroları yazdı. ?Edebiyatımızda İsimler Sözlüğü? (1960) ve 220 Türk yazarından 750 roman, hikâye kitabı ve oyunun konu özetlerini veren ?Edebiyatımızda Eserler Sözlüğü? (1979) gibi edebi bilim dünyasına eserler kazandırdı. Çeviri çalışmalarını Almancadan gerçekleştirdi. Birçok ödül aldı; birçok kitabı yayımlandı. Özellikle yeni kuşak tarafından son yıllarda neredeyse yeniden keşfedilen bu büyük şairin yaşamöyküsünü ve eserlerini uzatarak yazmaktan yana değilim; merak eden bunları zaten kolayca bulabilir.
13 Aralık 1979 tarihinde ölüm kapısını çalana kadar emeklilik günlerini evinde edebiyatla yoğunlaşarak, çalışarak geçirdi. Ölümle dalga geçmeyi de bilmişti şair:
“Uzayacağa benzer ? Tutuştuğumuz lades ? İşi gücü bırakıp ? Mezarlığa bakan bir ev tuttum ? Ölüm sen beni aldatamazsın ? Aklımda!”