Muazzez Ersoy

Türk Sanat Musikisinin güçlü sesi olan Muazzez Ersoy Çarşamba akşamı Lale salonundaydı. Kültür sitesinin yeni görünümünün açılımı Muazzez Ersoy'la olunca salon gözüme bir başka güzel göründü. Yaşamımda gerçekten övgüye değer bulduklarımı köşeme taşımışımdır. Bu kez Kültür Sitesinin tamamının dört dörtlük değişimi bir Manisalı olarak beni gururlandırdı. Belediye başkanımızdan tutunda işçisine dek emeğe geçenlere teşekkür ediyorum.
Her işte gizli kahramanlar vardır. Bu kahramanlar kendilerini hiçbir zaman göstermezler. İlk kez Manisa'da mimari projelerde ithal mimarlar ve başkan yardımcıları olmadan, belediyemizin mimarlarının çizimiyle güzel bir yapıtın ortaya çıktığını görmek beni onurlandırdı. Belediyede ki genç mimarları çok iyi tanıyorum. Daha doğrusu projede çalışanları, nede olsa onlar bir de bizlerin öğrencileri olunca övgüyü hak ediyorlar.
Şu gerçeği de söylemek durumundayım. Gençler ne değin güzel çalışırlarsa çalışsınlar, bir baş olmazsa onları yönlendiren birisi olmazsa iş yapılmaz. Bu bir ekip işidir. Gençlerin başında her zaman önderlik yapan bir ağabeyleri var. Adını hiçbir zaman öne sürmez. Bahsettiğim kişi Azmi Açıkdil. Azmi Açıkdil'in çok çalışkan olduğunu, üretken olduğunu Manisa'da doğmuş ve büyümüş olanlar onu çok iyi bilir.
Azmi'yi nereden biliyorsunuz diyeceksiniz. Yirmi yıldır bir yardım kurumunun yönetiminde birlikteyiz. Onun nasıl sanatçı bir ruha sahip olduğunu yakinen bilen bir kişiyim. Kalemiyle güzel planlar çizen ekibe tekrar teşekkürler.
Salona gelince, Bedensel özürlüler düşünülerek, ilk kez onlar için asönsör yapılmış. Keşke her yeni yapılan kamuya yararlı binalarla Manisa'da bu olgu düşünülse. Fuaye salonunda Ukranyalı sanatçıların da resim sergisi vardı. Bu sergiyi herkesin görmesini isterim. Renkler cok coşkulu…Giriş bölümünde resim sergileri için yerlerin yapılması çok sevindirici. Yıllardır gelen sanatçılar tahta panolarda resimlerini sergilerken, utanıyordum, bir sergi salonumuz yok diye. Merdivenlerden çıkarken ışıklandırma, vip salonunun bulunması, çok modern çizgiler taşıyor. Bu tür yerleri anlatmak çok zor. İnsanın gezip görmesi gerekir…
Geceye dönersem, Belediye Başkanı Cengiz Ergün eşi ve başkan yardımcılarının tümü her gelen konuğa “hoş geldiniz” diyerek el sıkmaları güzel bir eylemdi…
İçeriye girdiğimizde de inanın Atam'la göz göze geldim.
Konser salonu dediğimiz Lale Salonunun, sahne duvarında Atamın renkli panosuna bakarken Atam'ın sesi birden yankılandı:
“Bana muştular getirin bir daha Uygar uluslara eşit buluşlardan…”
diyordu. Atam çok şeyler dedi:
“Sanatsız kalan bir ulus, hayat damarlarından biri kopmuş demektir.” derken yüreğim coştu, coşkuyu yaşatan, Türk Sanat Musikisinin güçlü sesine sahip olan Muazzez Ersoy'du. Muazzez Ersoy yorum yaparken, orkestra elemanlarının hakkını da yememek gerek. Tüm elemanlar ellerindeki estrumanlarını konuşturdu diyebilirim…
Bir taraftan şarkı dinlerken, gözümü duvarlardan alamadım. Üç boyutlu hazırlanmış panolarda Kanuni'nin, Fatih Sultan Mehmet'in ve Manisa'da valilik yapmış olan şehzadelerin resimleri gereken yerlere iyi yerleştirilmiş.
Konserin sonuna geldiğinde Vali, Belediye Başkanı sahneye çıkıp, sanatçıya çiçek verdiklerinde, sanatçı tüm salona: “Bir başkadır benim memleketim” şarkısını söyletirken, sesler salonun dört bir yanında dolaştı.Salondan çıkarken bir kez daha salona baktım. Her yer ışıl ışıl…
Dilerim bu değin masraf edilen Kültür sitesini biz Manisalılar tüm kültürel etkinliklerde evimizdeki koruduğumuz eşyalar gibi burasını da koruruz. Özellikle tuvalet ve koltukları çirkin bir duruma getirmeyiz. Medeniyet insanın yaşadığı yerin korunmasıyla belli olur.
Sözümü yineleyeceğim. Belki bu gece coşkulu bir gece geçirdiğim için bu yazımı yüreğimin sesini dinleyerek yazdım. Yukarıdaki övgüleri hak eden Başkanımızdan tutunda, işçisine dek emeği geçenlere bir kez daha teşekkür ediyorum…