Heimrad Backer * Tutanak

Tutanak
Heimrad Backer

Dünya Aktüel Etiket: 20,00 YTL
NetKitap Ederi: 17,00 YTL

Nasyonal sosyalist cinayet mekanizmasının topyekûnculuğu, saptırılmış ahlâkın ve imhanın kinik diyalektiği, ırksal hijyen ve hunharlık ne betimlenebilir ne de temsil edilebilir. Her türlü betimleme gerçekliğin yolunu tıkar, ortaya çıkmasına engel olur. Bir yığın çıplak, ölü, kemikleri sayılacak kadar zayıf insan vücudunun fotoğrafı göze bir nakış gibi görünmeye başlar; bunlar korkunç bir resim gerçekliği oluşturmalarına rağmen, gerçek dehşet ve acının boyutlarını yansıtmaktan çok uzaktır.

Bütün bu gerçekliği, asıl gerçekliği aktarabilecek bir araç, bunun yerini tutabilecek bir gerçeklik yoktur. Her deneme abartılamaz olanın abartılmasıyla sonuçlanır, böylece sonunda ulaşılan ikincil bir gerçeklik ya da kitsch olur. Bu açıdan bakıldığında Heimrad Bäcker'in yazarlık girişiminin diğerleri gibi daha başından ümitsiz olması gerekirdi.

Bäcker'in tutanak'ı bir betimleme ya da bir rapor değildir. “Faillerin ve kurbanların dilini alıntılamak yeterlidir” diyor Bäcker, “Belgelerde korunmuş olan dilde kalmak yeterlidir. Belge ve dehşetin, istatistik ve vahşetin çakışması…” Bäcker bu gerçekliğin metinsel izlerini biriktirmiştir: Listeler, kayıtlar, sayımlar, yasaklar, tutuklama nedenleri, yakılmış sinagogların, yasaklanmış davranışların listeleri, talimatlar, tanımlar, tabirler, konuşmalardan alıntılar, veriler, sayılar, rakamlar, raporlar, kısaltmalar, isimler, meslekler, etkinlikler, sorular, emirler, plan lejantları, numaralandırmalar, fragmanlar, tıp deneylerinin betimlemeleri, tarihler, infaz listeleri, ideolojik kalıplar, resimaltları, ara notlar, kenar notları, duruşma protokolleri, son mektuplar, sorgu tutanakları, ifadeler, itham metinleri, günlük yürüyüşlerin ölüm sayılı kilometre listeleri vs.

Bu metinler, tasavvur edilemeyecek topyekûn bir vahşetin tekil parçalar aracılığıyla temsil edilen kalıntılarıdır.

Bäcker alıntılardan söz ediyor: “Yaptığım alıntılarda, alıntının kendisi dışında bir edebilik yaratmıyorum (sıralama, tekrarlama, eksiltme dışında; tutanak'ın sistemi dışında). Anlatıdan farkı buradadır…”

Bütüncül bir tutanak tüm alıntıların toplamından oluşabilirdi. Ancak parçalarının toplamıyla da bütüne ulaşılamaz. tutanak kaçınılmaz olarak kısmi tutanaktır. Bütünlük ise yazarın kararlarının toplamında yatar, sadece kâğıt üzerinde sıralama, sınıflandırma, öne çıkarma veya tasnifte değil. Bu yazının büyük başarısı bence Heimrad Bäcker'in izlere, fragmanlara, alıntılara temel oluşturan referans sisteminde yatıyor. Somut olanın iki düzeyi var: “dilsel malzeme” ve onun düzenlenişi.

Bäcker dramatik senaryolar yaratmıyor. Malzemenin onu baştan çıkarmasına izin vermiyor. Parçaları korkunç tarihsel bağlamlarından özenle ayırıyor. Müdahalelerini gizlemiyor -yöntem her zaman sınanabilir-, gerçeklik illüzyona gerek duyulmadan yansıtılıyor.

Heimrad Bäcker sözcük malzemesini değerlendirme, ondan ilham alış bakımından somut şiirin yöntemlerini kullanmaktadır. Malzemenin tozunu tarihsel kirine dokunmadan alıyor. Görülebilirliği artırabilmek için yabancılaşmaya başvurduğunda bile, müzelik, kendi içine dönük bir gerçeklik yaratmıyor. Bäcker'in belgeyle titiz ve açıkça belirtilmiş bir ilişkisi vardır: “Eğer belge kendi yalıtılmışlığından çıkarılıp biçimsel bir ilkenin yalıtımına zorlanırsa yeni bir etki kazanır… Belgenin ve edebiyatın kimliği… Belgeler kendi kendini yazan edebiyat olur ve edebiyat olarak tanınırlar.”

Ben tutanak'ı somut şiirin bir ana eseri ve bundan da öte yöntemlerinin, gerçekliği, betimlemenin yöntemlerine oranla çok daha yoğun bir biçimde aktarabileceğinin kanıtı olarak görüyorum. Kullanılan malzemenin otantik olması, yani dilsel gerçekliğe referans oluşturması nedeniyle betimlemeden üstündür. Gerçekçilik, bir gerçekliğe ne ölçüde yaklaşıldığında değil, aksine ona ne kadar mesafe alındığında; boyutlarını akılda canlandırılabilir ve yaşanabilir kılma olanağındadır.

Friedrich Achleitner

Çeviren: Selda Saka, Erhan Altan – 143 sayfa, 2. hamur, ISBN: 9753042604; Boyut: 15cm x 23cm; Baskı Tarihi: Şubat 2005
Özgün Dili: Almanca; Özgün Adı: Nachschrift