Milli Şairimiz * Bedriye Aksakal

27 Aralık günü, İstiklal Marşımızı yazan, milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy'un ölüm yıldönümüydü. Şairimiz 75. ölüm yıldönümünde bir kez daha gömütü başında, okullarda ve birçok etkinliklerde anıldı.
Mehmet Akif Ersoy'un asıl adı Mehmet Ragif. 20 Aralık 1873 yılında İstanbul'da doğdu. İlköğrenimini Emir Buhari Mahalle Mektebinde başladı.Orta öğreniminden sonra mülkiyeye devam etti. Babasının ölümü, evlerinin yanması üzerine okulu bırakıp, Baytar Mektebine giderek, okulu birincilikle bitirdi. Yabancı dile olan ilgisinden dolayı Fransızca, Farsça öğrendi. Babasından da Arapça dersleri aldı. Memuriyeti sırasında, Ziraat ve Darulfünun'da edebiyat dersleri verdi.
İsmet Hanım'la evlendi.1920'de Burdur milletvekili olarak, Birinci Büyük Millet Meclisine girdi.
Ulusal Savaşımız sırasında ,17 Şubat 1921 günü İstiklal Marşımızı yazdı.. Mecliste marşımız ayakta alkışlanarak okundu ve 12 Mart günü “Ulusal Marş” olarak kabul edildi.
Cumhuriyetin ilanından sonra 1926'da Mısır üniversitesinde Türkçe dersleri vermeye başladı. Bu arada Kur'an-ı Kerim'i Türkçe'ye çevirmekle uğraşıyordu. Siroza tutuldu. Mısır'dan hasta olarak İstanbul'a geldi. 27 Aralık 1936'da vefat etti.
İstiklal Marşımızı yazmasından dolayı Milli Şair ismini almıştır.
“Allah milletimize bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın” diyen Mehmet Akif Ersoy ölümünden 75 yıl geçmesine rağmen şiirleriyle, destanlarıyla, İstiklal Marşımızı her söyleyişte aramızda sonsuza dek yaşayacaktır.
Türkçe'ye olan hakimiyeti olan Akif, Muallim Naci gibi bir üstadın izinden yürüyerek şiir yazmağa başladı. Doğudan Hafız ve Sadi'yi, batıdan Lamartine ve Alexandre Dumas'ı beğenmiş ve okumuştur.
Şiirlerinde halkın dert ve sıkıntılarını dile getirdiği gibi, manzum hikayeleri ile dikkati çeken şair aruz ölçüsünü başarıyla kullanmıştır.
1912 yılları savaş ve yıkım yıllarıdır. Şairin şiirleri bu arada destanlaşır. İlk büyük destan Çanakkale'de yaşanır ve yazılır. Bu destanın kahramanları gençliğimiz ve ulusumuzdur.

“…
Vurulup tertemiz alnından uzanmış yatıyor.
Bir hilal uğruna, ya Rab, ne güneşler batıyor!
Ey bu topraklar için toprağa düşmüş asker!
Gökten ecdat inerek öpse o pak alnını değer.
Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor tevhidi…”

Yukarıda yazdığım gibi Ulusal Savaş sırasında İstiklal Marşımızı şair yazar. Çanakkale Destanı, Bülbül en önemli eserleridir. İstiklal Marşımızda ise, bir ulusun kendine olan güveni, imanı, ümidi, haklılığı, hür ve bağımsız yaşama kararlılığı ve geleceğe uzanan duası vardır..

“Korkma! sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak.
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak
O benim milletimin yıldızıdır parlayacak
O benimdir o benim milletimindir ancak… “

Ulusal şairimiz, Süleyman Nazif ve arkadaşı Ahmet Naim Beyin arasında ebedi uykusunda yatmaktadır. Yazımı yazarken, Akif'in sözleri sağımda solumda ne diyor Ulusal şairimiz:
-Sahipsiz batması haktır, sen sahip çıkarsan bu vatan batmayacaktır.
-Zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem, gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem.