Köy Enstitülerinin 73. Yıl Kutlamalarının Ardından * Kemal Kocabaş

Nisan ayı boyunca Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği (YKKED) 20 şubesiyle ülkenin her bir köşesinde paydaşı dost kuruluşlarla sempozyumlar, paneller, söyleşiler, şenlikler gerçekleştirdi. Eğitimin güncel sorunlarına enstitü zenginliğinden bakarak tartışılmasını sağladı, ne yapmalıyı konuştu. Geleneksel hale getirdiği ve her 17 Nisan?da verdiği Aydınlanma Onur Ödülünü Balçova Belediyesi işbirliği ile Sayın Doğan Hızlan?a verdi. 21 Nisan 2013 tarihinde Manisa-Muradiye kasabasında büyük bir katılımla gerçekleşen Köy Enstitüleri şenliği enstitü düşüncesinin halk kültürü ve türkülerle buluşması anlamında değerliydi.

Köy Enstitülerinin 73. kuruluş yıldönümü etkinliklerinde 13 Nisan 2013 tarihinde Lüleburgaz Belediyesi ve 19 Nisan 2013 tarihinde Bornova Belediyesi ile birlikte gerçekleştirilen sempozyumlara, 17 Nisan 2013 tarihinde Balçova Belediyesi ve İzmir Büyükşehir Belediyesinin gerçekleştirdiği panellere çok değerli enstitülü eski milletvekili dostlarımız, aydın, sanatçı, yazar ve akademisyenler katıldı. Katılımcı dostlarımız ülkenin yeni ve aydınlık bir çıkış yapmasındaki temel dinamiğin enstitü düşüncesinin günümüz karşılığını üretmekten geçtiğinin altını önemle çizdiler.

Tüm etkinliklerde ortaklaşan temel düşünce; kuruluşlarının 73. yılında, tamamen kapatılışlarının 59. yılına rağmen ?enstitü felsefesi? nin beyinlerde, yüreklerde aydınlık bir esin kaynağı olarak yaşıyor olmasıdır.

Dünya eğitim tarihinde eşi görülmeyen bir olay Enstitü felsefesi beyinlerde, yüreklerde iyiden, güzelden, insandan, adaletten, eşitlikten, demokrasiden sanattan, kitaptan, kadından, doğadan, üretimden yana özgün bir algı üretiyor. Hasan-Ali Yücelin 17 Nisan 1940 tarihinde TBMM?nde Köy Enstitüleri Yasası görüşülürken ifade ettiği ?Köy Enstitüleri ilkesi, bu pratik ilke tamamıyla bizimdir.

Taklit değildir. Türkçe buluştur. Benzersizdir. Çünkü millet sevgisi gibi bir kaynaktan ilhamını almıştır. Pedagoji kitapları yazmaz, klasik pedagoji bilmez. Bilmezler, çünkü bir eğitim kuramı değil, ulusal bir kalkınmanın temel ilkesidir ve onun gerçekleşmesi, hayata geçmesi atılımıdır? bu enstitü tanımı 73. yılda canlı bir eğitim felsefesi olarak adeta doğrulanıyordu. Köy Enstitüleri bu anlamıyla ülkemizin evrensel dünya zenginliğine armağan ettiği bir zenginlik olma onurunu da hakkıyla koruyor.
73. yıl kutlamalarında altı çizilen en önemli eğitim sorunlarından birisi ?öğretmen yetiştirme? dir. Türkiye, 1940 yılında Köy Enstitüleri, ülkenin sorunlarına hakim, öğretmenlik meslek onuruna sahip, öğrendiği bilgiyi uygulayabilen, toplumsal sorunlara duyarlı, yaşamını mesleğe adamış öğretmenler yetiştirebiliyordu. Yıl 2013, Türkiye üniversite düzeyindeki eğitime rağmen, orta öğretim düzeyindeki Köy Enstitülerinin yetiştirdiği öğretmen niteliğini yakalayamıyor yani nitelikli öğretmen yetiştiremiyor. Nitelikli öğretmen olmayınca da nitelikli eğitim de olmuyor. Kendi gerçekliğimiz olan Köy Enstitüsü deneyiminden, yaşadığımız yıllara ?öğretmen yetiştirme? kazanımlarını mutlaka taşımalıyız düşüncesi 73. yıl kutlamalarının ilk önemli sonuçlarındandı.
73. yıl kutlamalarında çok farklı sınav sonuçları ve eğitim raporlarının saptadığı ?Eğitimdeki nitelik kaybı? çokça tartışıldı. Köy Enstitülerindeki yaparak, yaşayarak öğrenmeyi hedefleyen, iş eğitiminin kazanımları vurgulanarak tüm eğitim kurumlarımızdaki yaşamdan kopuk, sınav merkezli, ezberci, deneye-uygulamaya dayanmayan ve beceriler kazandırmayan eğitimin ülkenin geleceğini tıkadığı düşüncesinin altı çizildi.

Eğitimdeki nitelik kaybıyla birlikte sınıfsal, bölgesel, cinsiyete dayalı eşitsizliklerin arttığı, en iyi okul ile en kötü okul arasındaki makasın açıldığı, yoksulların ve özellikle kızların bu adaletsizliklerden en çok etkilenen kesimler olduğu gerçeği öne çıktı.

73. yıl kutlamalarında Köy Enstitülerinin bir ?Cumhuriyet Eğitim Devrimi Projesi? olduğu gerçeği önemle belirtilerek eğitimin laik, demokratik, parasız, karma özelliklerine önemle vurgu yapıldı. Son yıllarda ülkenin eğitim sisteminde akıl ve bilim gibi temel evrensel değerlerden uzaklaşıldığı dinselleştirme ve piyasalaştırma anlayışıyla sistemin tümüyle çökertilmek istendiği düşüncesi konuşmacıların ve izleyicilerin ortak görüşü olarak etkinliklere yansıdı. 4+4+4 olarak yasalaşan proje ile pedagojinin tüm kazanımlarının yok varsayılarak çocuklarımızın eğitim yoluyla özgürleşmelerinin, akıl ve bilimle buluşmalarının engellendiği düşüncesinde ortaklaşıldı.

Tüm bu etkinliklerde eğitimin bir insanlık hakkı olduğu gerçeği önemle çizilerek ?Cumhuriyet Eğitim Devrimi? nin en kıymetli eseri Köy Enstitülerinin günümüzdeki temsilcileri olan dernek ve vakıfların birlikte davranmaları, yeni bir çatı altında örgütlenerek federasyon tipi yeni bir örgütlenme üretmeleri tüm bu etkinlerin ortak istenci olarak kayıtlara geçti.
73. yıl kutlamalarının en önemli sonucu, tüm katılımcıların ve izleyicilerin Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneğinden (YKKED) enstitü düşüncesini referans alan, yaşadığımız yılların eğitim-kültür sorunlarını irdeleyen, öneri geliştiren ve projelendiren ?Eğitim Reformu? taslağı hazırlaması istencidir. Bu istenç derneğe verilen bir görevdir. Bunu yapmak-hazırlamak da boynumuzun borcudur. YKKED, İzmir?de 1 Haziran 2013 tarihinde 4. Olağan Genel Kurulunda bu görevi kurumsallaştırarak oluşturacağı bilim kuruluyla ülkenin eğitim ve kültür sorunlarına yönelik bir düşün atölyesini hayata geçirecektir.73. yılda Yücel, Tonguç ve tüm enstitülülerin aziz hatıralarına saygıyla?