?Olmayacakmış gibi görünen bir işin,herkesin ,iyi niyeti sayesinde kolaylıkla olabileceğini söyleyen bilgenin bu görüşünü,Çinli hükümdar kanıtlamak istedi ve ?
Bahçesindeki havuzun,bir gece içinde sütle doldurulmasını emretti.
?Olmayacakmış gibi görünen bu işin hiç de zor olmadığını halkım,iyi niyetini ortaya koyarak gösterebilir ?dedi.?Herkes fazla değil,yalnızca bir kova süt getirse,olmayacak sanılan bu iş kolaylıkla başarılabilir ve sabaha kadar havuz sütle doldurulmuş olur?.
Hükümdarın bu sözlerini duyan yaşlı bir adam,kendi kendine şöyle söylendi.
?Nasıl olsa herkes bir kova süt getirecektir ? dedi.?Ben süt yerine bir kova süt getirsem,kim ayırtına varabilir ki bunun??
Hükümdar sabah uyandığında,havuzun süt yerine tümüyle suyla doldurulmuş olduğunu gördü.
Çünkü herkes o yaşlı adam gibi düşünmüştü ve? Kimse de, süt yerine bir kova su getirdiğinin ayırtına varılamayacağını sanmıştı.?(Bütün Dünya Dergisinden)

31 Ekim 2003 tarihinde Sabah Gazetesinde dikkate değer bir haber ve köşe yazısı vardı . ? İlk ve orta öğretime , üniversitedeki kariyere benzeyen sistemin geleceği ve öğretmenin kendisini geliştirdikçe terfi edeceğini , amacın ezberci öğretimi terk edip öğretmene de öğrenciyi de ?öğrenmeyi öğretmek ? olduğunu yazıyordu.
Gerçekten çok mutlu oldum bu gelişmelerden ama uygulanabilirse?Umarım uygulanır,ben umutluyum uygulanacağından,artık yaşam,şartlar ve dünyadaki bilimsel ve teknolojik gelişmeler bunu zorluyor artık . Eğitim sistemimizin ?ezbere dayalı ? olduğunu kabullenmeyen yok gibi.Ama kimse de üzerine almıyor veya kabul etmiyor . Her eğitim tartışmalarında ? papağan ? mı yetiştiriyoruz ? tanımını yapıyoruz ama mücadele anlamında bir adım da atmıyoruz Büyük bir eğitimci grubu tıpkı yukarıdaki öykü gibi havuza su taşıyor . Bunu da büyük bir iyi niyetle çağdaş eğitim adına yapıyor.
? Ezberci eğitim ? ne demektir . Düşünmenin olmadığı , kopyacı , evet efendimci bir eğitim sistemi değil midir ? Eğitimdeki hedeflerimize ezberci bir anlayışla nasıl ulaşabiliriz .Ulusal değerlere bağlı , geçmişten ders alan , geçmişten bugüne yaratabildiğimiz kültürümüzü geleceğe taşıyabilen , bilinçli , üreten ve tüketen birey , olumlu insan , iyi yurttaş değimlidir eğitim hedeflerimiz .Yetmiş milyonluk genç nüfusumuzun ne kadarı üretime katılabiliyor . Ürettiğinden çok tüketen toplumuyuz ? yoksa tükettiğinden çok üreten toplumuyuz.
Yavuz Donat Sabah Gazetesinde güzel yazmış . Milli Eğitim Bakanımız ? sistemin aynı olduğunu papağan yetiştirdiğimizi , bilgisayar disketine bilgi kopyalar gibi , öğrencinin kafasına bilgi şarj ettiğimizi , yapılanın yanlış olduğunu? vurgulamış . Öğrenmeyi öğrenmenin,ezberci değil , analiz ve sentez yeteneği kullanabilen düşünen sorgulayabilen , kendine güven veren bir eğitim sistemine en yakında kavuşmak artık çok uzaklarda olmamalı diyor , hepimizin havuza artık süt taşımanın gelip de geçiyor inancımı yineliyorum.
Ezberci eğitim anlayışından kurtulmanın bir yolu da teknoloji ile tanışmak ve kullanmak olduğu kanısındayım . Her eğitimcinin mutlaka bir bilgisayarı olmalıdır . Geçim sıkıntısı içersimdeki öğretmenlerimiz için bilgisayar temin etmelerinin bir yolu mutlaka bulunmalıdır . Hem Bakanlığımız , hem bankalarımız , hem işverenlerimiz bu konuda fedakarlık yapmalıdırlar . Öğretmenler verilecek en güzel ve anlamlı hediye bu olur.
Ezbersiz yarınlar dileğiyle?

Manisa Yarın Gazetesi Köşe Yazsı