İşleriniz iyi gidiyorsa, eğitim bütçenizi iki katına çıkarın, işleriniz kötü gidiyorsa dört katına… Peters

İlköğretim okullarımızda yeni programların yürürlüğe girmesiyle ölçme değerlendirme anlayışı da değişti. Bu değişim İlköğretim Kurumları Yönetmeliğiyle yasal olarak da düzenlendi. Buna göre 1, 2 ve 3 üncü sınıflarda öğrencilerin gelişimi, ilerleme ve çabaları, sınavlar yapılmaksızın proje, performans ödevi ve ders içi performanslarını temel alan öğretmen gözlemlerine dayalı olarak değerlendirilmekte, 4, 5, 6, 7 ve 8 inci sınıflarda bir yarıyılda haftalık ders saati üçten az olan derslerde en az iki, üç ve üçten fazla olan derslerde ise en az üç sınav yapılmaktadır. Öğrencilerin başarıları sınavlarla birlikte proje, performans ödevi, ders içi performanslarına dayalı olarak değerlendirilmektedir.
Eğer, bu uygulama hakkını vererek yapılırsa gerçekten çok güzel bir ölçme değerlendirme anlayışı olduğu görülecektir. Bir dönem ülkemizde uygulanan ve bize özgü bir eğitim sistemi olan Köy Enstitülerindeki anlayışına da benziyor. Yaparak, yaşayarak, görerek, dokunarak öğrenme birey için daha kalıcı oluyor. Çocuklar projelerle yaratıcılıklarını ve hayallerini zorlar hale geldiler.
Ne yazık ki bu ölçme değerlendirme sistemi velilerden çok fazla şikâyet aldı. Aklı oldukları yanlar da az değil… Özellikle merkez okullarımızda ellerinde proje ödevleriyle öğrenci velilerini sanki nişan tepsisi taşır gibi okul yollarında sık görürüz. Ben de merak etmişimdir hep getiren veli de, acaba yapan da veli midir diye? Velilerle her görüşmemde bu konuda bir sorup bin ah işittim. Meğer veliler ne kadar dertliymiş bu konuda. Hatta 3-5 bir olup akşamları içlerinden birsinin evinde buluşup ödevleri bile birlikte hazırlıyorlarmış. Geçenlerde bir öğrenci velisi;” Hocam – 6. sınıfta oğlum var. 3,4 ve 5. sınıflarda performans ödevlerini büyük ölçüde ben yaptım. Hatta bazılarına ben bile yetemedim, komşularımdan arkadaşlarımdan yardım aldım. 3 sene boyunca bırakın çocuğumu benim korkulu rüyam oldu performans ödevleri. “
Eğitim sistemimizde ödev sorunu tekrar gözden geçirilmeli görüşündeyim. Performans ödevlerinin gerekli kaynak, araç ve gereç, malzeme hazırlanıp sınıfa getirilecek ve sınıfta öğretmen gözetiminde yapılmalıdır. Aksi takdirde velilerce yapılan ödevlerin hiçbir eğitsel değeri olmadığı görüşündeyim. Yapılması ve hazırlanması zor ödevler artık ülkemizde “ödev sektörü” oluşturdu. Kırtasiyeler ders kitapları, yardımcı kitaplar ve yaprak testler haricinde şimdi de internet ödevleri satmaya başladılar. Yakında karne ve not da satılırsa şaşırmamak gerekir.

NE FARK EDER?
Ahmet okuldan iki karış suratla gelir: "Matematikten 1 aldım" der
Babası hemen sorar: "Neden oğlum ?"
"Öğretmen 3 x 2 kaç eder ?" diye sordu, ben de "6" dedim.
Babası hemen oğlunu destekler "Aferin doğru cevap" der.
Ondan sonra da "öğretmen 2 x 3 kaç eder? Diye sordu".
"Ha sittir, ne farkı var ki ?"
"Ben de öyle dedim zaten !"