26 Eylül dil bayramıydı, 79. yılı kutlandı. 24 Eylül günü de Cumhuriyetçi Kadınlar Derneği Sultan Kafe'de dil bayramı ile bir gün düzenledi. Uzun soluklu tatilden bir gün önce Manisa'ya gelerek, aydınlık yüzlü kadınlarımızın düzenlediği güne gittiğimde , ADD'nin tüm yönetimi, Türk Kadınlar Derneği, Bedensel Özürlüler Derneği, Alevi Bektaşi Derneği ve diğer derneklerle birlikte gençler de gündeydi..Dört aydır görmediğim arkadaşlarımla özlem giderirken, ülke sorunlarını da değinmeden edemedik.
Önce Başkan Hanife Lekesiz, açılış konuşması yaparak, gelen konuklarına “Hoş geldiniz” dedikten sonra konuşmasında dil bayramı üzerinde durdu. Ardından bana söz verildiği zaman, dil üzerindeki düşüncelerimi dile getirdim. Fazıl Hüsnü Dağlarca ne diyor:
“Benim ses bayrağım Türkçem'dir. “Ses bayrağım Türkçe'min yabancı dillerden arınması için Atatürk, dil devrimini yapmıştır.
Hiç düşünüyor musunuz: “Dilimize ne oluyor? diye. Dilimiz gittikçe yozlaşıyor. Duymadığımız yabancı kökenli sözcükler belleklere yerleşiyor. Oysa dil insan kişiliğini biçimlendirir.
Ulusal dilimize ulaşabilmek için çalışmalar Cumhuriyetten sonra yapılan devrimlerin içinde yer aldı. “Türkçe düşünce Türkçe sözcüklerle olabilir.” Görüşü dil devrimini gerekli kılan en önemli olgu. Ulusal dil ile bir duygunun , düşüncenin bilincine ulaşılır.Dünya kurulduğundan bu zamana dek tarihe baktığımızda yok olan ulusları görüyoruz. Yok oluşlarının nedeni, dillerini yitirmiş olmalarındandır. “Dillerini yitiren uluslar, ulusal bilinçlerini de yitirirler.
Dil devrimi Türkçe'mizi yabancı dillerin egemenliğinden kurtarmak için yapılmıştır.
Bir gün Konfüçyüs'e sormuşlar:
“Bir memleketi yöneltmeye çağrılsaydınız yapacağınız ilk iş ne olurdu?”
Filozof şöyle yanıt vermiş:
“Hiç şüphesiz dili gözden geçirmekle işe başlardım.”
Ve dinleyenlerin hayret dolu bakışları karşısında sözlerine devam etmiş:
“Dil kusurlu olursa sözcükler düşünceyi anlatamaz. Düşünce gereği gibi yapılmazsa töre ve kültür bozulur. Töre ve kültür bozulursa adalet yanlış yola sapar. Adalet yoldan çıkarsa, şaşkınlık içine düşen halk, ne yapacağını, işin nereye varacağını bilmez. İşte bunun içindir ki, hiçbir şey dil kadar önemli değildir. Yüz yıllar önce düşünür ne güzel dil konusunu dile getirmiş.
Konuşmalarının ardından tüm yaz boyunca bir birini görmeyen dostlar, arkadaşlar o masadan, o masaya giderek özlem giderdi. ADD başkanı Nilüfer kardeşim bu yaz ablasını kaybetmiş, acısı büyük, baş sağlığı dilerken, gözleri bulutlanıyor. Hedef Dershanesi Müdürü Gülbahar kardeşimin neşesi yerindeydi, aynı şekilde Uğur'un da.
Hacı Bektaş Derneği'nde çalışan kardeşlerimi çok takdir ediyorum her zaman birlikteler. Yine Fadime ve ekibi Cumhuriyetçi Kadın Derneği'ne destek için gönüllülerin içindeydi. CHP İl Kadın Kolları da bir masada derin konulara dalmışlar, konuşmaları Mustafa Balbay üzerindeydi.
Masalara baktım genç yüzler çoktu. Tümü çağdaş Türkiye'nin yüzü.
Bir arada anılar içinde seksenli yıllara gittik. Nedense hep acı anılar anımsanıyor. Bizlerde o yılların acılarını konuşurken, yüreğim yandı.
Ayağımın tozu ile iyi ki yapılan kahvaltıya gitmişim. En azından sevdiğim insanları bir arada görerek bir nebze de olsa özlem giderdim.
GÜNÜN DİZELERİ
Dükkanın store, bakkalın market, torbanın poşet
Mağazanın süper, hiper, gros market
Ucuzluğun damping olduğuna kananınız var mı?