Cumhur Coşkusu * Bedriye Aksakal

31.10.2012 / 00:00
Cumhur sözcüğü Arapça kökenli bir sözcük. Anlamı halk ve halk topluluğu. Cumhuriyet Bayramı da o zaman halkın bayramı demek.
Sayın Başbakanımız geçen yıl, bayramlarımızın halkın kutlaması gerekir demişti.
Bu yıl 29 Ekim Cumhuriyet Bayramını, halkımız ülkemizde köyde, kasabada, kentlerde büyük bir coşkuyla kutladı. Manisa?da da çok görkemli halkın kutladığı bir Cumhuriyet Bayramı oldu. Bayram yürüyüşüne katılmak için, çocuklar gibi heyecanlıydım. 19 Mayıs stadına dek gidemedim. Devlet Hastanesi önünden korteje katıldığımda, gözlerimden sevinç gözyaşları döküldü. Nasıl dökülmezdi? Babanneler, anneanneler, anneler, babalar, oğullar, kızlar ve bebeler de bayram yürüyüşündeydi. Herkesin elinde Türk bayrağım vardı. Arkama dönüp baktığımda gelen topluluk bir gelincik tarlasıydı sanki. Bir elde bayraklar, diğer elde balonlar. Özlediğimiz müthiş bir görüntüydü.
Bu yürüyüşü yapan ve öncülüğünü yapan ADD, Cumhuriyetçi Kadınlar ve diğer derneklerdi. O derneklerin içinde öğretmen dernekleri, işçi sendikaları, partilerin kadın kolları, partililer ve tümü de Ata?sına bağlı olan cumhuriyetin bekçileri, en önemlisi halk vardı. Topluluk, Mustafa Kemal?in neferleri olduğunu ünleyerek yürüdü. Bende ünledim. Mustafa Kemal?in bir neferi olduğumu dile getirdim. 29 Ekim günü sonsuz mavilikte coşkuluydu.
Yürüyüşte Manisa milletvekilleri ve Sühey Batum da vardı. Sühey Batum?la günün anısına bir de fotoğraf çekildim. O günkü coşkumu anlatacak sözcükler yetersiz kalır. Evlerin balkonlarında asılan bayraklar ve balkonlardan bizlere çiçek atanlar benim halkımdı, benim cumhurumdu. Yollarda ağlayan dedelere, ninelere de rastladım. O ağlama kanımca sevinç göz yaşlarıydı. Meydana geldiğimizde Hep birlikte İstiklal marşımızı söylerken bayrağım gönlerde dalgalanıyordu. Bu arada valimize ve emniyet teşkilatına da teşekkür ediyordum. Yürürken bir baktım polisimizin bazıları da marş söylüyordu. Bakışlarında, sevinç vardı.
Öğleden sonra da Sühey Batum Anayasa üzerinde bir konferans verdi. O konuşurken yüreğim rahatladı diyebilirim.
Akşama da Valiğin hazırladığı Cumhuriyet resepsiyonuna katıldaktan sonra, fener alayına katıldım. Aman Allahım Manisalılar ellerindeki meşalelerle ve bayraklarla, marş söyleyerek yürüyordu. Belediye başkanımız, yardımcıları da yürüyüşteydi. Gençlerin coşkusu görülmeye değerdi.
Sekiz?in oraya geldiğimizde mehteran takımı onuncu yıl marşını çaldığında halkın sesleri yeri göğü inletti. Ardından İstiklal marşı. Ben benlikten çıktım. Ağlıyordum. Yıllardır Cumhuriyet bayramlarına giderdim. Böyle coşkulu kutlamayı görmedim. Demek ki Halk bayrağına, Atası?na ve Cumhuriyetine sahip çıkarak, Mustafa Kemal?in neferleri olduğunu bir kez daha gösterdi.
Meydana geldiğimizde ise, ışık gösterileri coşkumuza coşku kattı. Gösteri müthişti. Belediye başkanımız da halkın bayramını kutladı. Eve dönerken dudaklarımdan durmadan onuncu yıl marşı döküldü:
ÇIKTIK AÇIK ALINLA ?