Çocuklar Yarış Atı Değil * Abbas Güçlü

Çocuklarımızın çektiği sınav çilesi yetmiyormuş gibi her gün yenileri getiriliyor. Bakan Çelik, OKS'yi kaldırıp yerine SBS'yi getirme inadından vazgeçer mi diye beklerken, dün kararım karar diyerek uygulamanın detaylarını anlattı. AKP, keşke yeni döneme yeni bir Milli Eğitim Bakanı ile başlasaydı. Hem öğrenci ve veliler bu kadar eziyet çekmez hem de ileride doğabilecek pek çok sorunu daha en başından önlemiş olurdu.
Konunun uzağında olanlar için önce OKS ile SBS arasındaki farkı hatırlatmak isterim. Ortaöğretim Kurumları Giriş Sınavı OKS, 8. sınıfın sonunda gerçekleşiyor ve anadolu liseleri, kolejler, fen liselerine, bu sınavda alınan puana göre yerleştirme yapılıyordu.
Bakan Çelik'in çocukları dershaneye bağımlı olmaktan kurtaracağız diye getirdiği Seviye Belirleme Sınavı SBS ise 6, 7 ve 8. sınıfların sonunda yapılacak. Yani her yıl. Üstelik, sanki her okulda şakır şakır yabancı dil öğretiliyormuş gibi neredeyse Matematik sorusu kadar İngilizce sorusu sorulacak.
Bakan Bey'in öngörüleri şimdiden iflas etti. Çünkü, dershaneye yönelme 5. sınıftan itibaren patlama noktasına geldi. Kimden yana belli değil. Öğrenci ve velilerden yana olmadığı kesin. Özel Öğretim Kurumları Bakanı diyenler sanki haksız değiller…

SBS neler getiriyor?
SBS pek çok değişikliği de beraberinde getiriyor. Her şeyden önce bütün öğrenciler katılmak zorunda. Yoksa önü tıkanır. 6, 7 ve 8. sınıf sonundaki sınavların yanı sıra okul başarı puanı da dikkate alınacak.
Kolejlerden mezun olanlarla 80 kişilik devlet okullarında okuyanların aynı yarışa sokulması büyük bir haksızlıktı, şimdi yabancı dil sorusu sorularak bu haksızlık katmerleniyor.
Okul Başarı Puanı da bu haksızlıkların tuzu biberi olacak. Daha şimdiden pek çok okul puanları şişirmeye başladı. Evet ÖSS'de de uygulanıyor. Ama orada, yüksek not vermek avantaj değil, dezavantaja dönüşüyor. ÖSYM onu çok iyi standardize ediyor…
Bakan Bey güya çocuklara iyilik yapmış. 6. sınıfta 80, 7. sınıfta 90, 8. sınıfta ise 100 soru sorulacakmış. Oysa bu çocuklar daha düne kadar 5. sınıf sonrasında 100 soruyu rahatlıkla cevaplıyorlardı ve bir sorun yaşanmıyordu.
Soruların dağılımı ise hayli ilginç. İşte sınıflara göre soru dağılımları:
6. sınıf: Türkçe 19, Matematik 16, Fen 16, Sosyal 16, Y. Dil 13
7. sınıf: Türkçe 21, Matematik 18, Fen 18, Sosyal 18, Y. Dil 15
8. sınıf: Türkçe 23, Matematik 20, Fen 20, sosyal 20, Y. Dil 17
İlköğretim başarı notunun öğrencinin bir ortaöğretim kurumuna girişinde esas olacağını belirten Çelik, "Bütün dersler bunun içine girecek.
Öğrencimizin 6, 7 ve 8. sınıftaki okul başarısı bu sınavın sonucunu yüzde 25 oranında etkileyecektir. Bu da şu demektir; bir öğrenci okuldaki derslere önem verirse, bu kendisine avantaj sağlayacak" diye konuştu.
Şimdi siz olsanız ağırlığı 25 olan okul içi derslere mi önem verirsiniz, yoksa 75 olan sınavlara mı? Tabii ki sınavlara. Zaten veliler de öyle yapıyor ve dershanenin yolunu tutuyor. Bakan Bey de sonucun böyle olacağını bal gibi biliyordu. Bu sayede Müzik, Beden ve Resim dersleri de ciddiye alınacak mı hep birlikte göreceğiz. Madem her ders önemli, SBS'de diğer derslerden de sorular gelseydi!..
Peki puanlama nasıl olacak? Çelik bu konuda da şunları söylüyor.
"6. sınıftaki çocuklarımızın SBS'den aldıkları puanın yüzde 25'i, 7. sınıftaki çocuklarımızın aldığı puanın yüzde 35'i ve 8. sınıftaki aldıkları puanının da yüzde 40'ı alınacak. Yüzde 25'lik başarı puanı ve yüzde 5'lik davranış puanıyla birleştirilecek. Böylece öğrencimizin ortaöğretime geçişteki ham puanı ortaya çıkacak. Yine merkezi yerleştirme sistemiyle tercih yaparak örencilerimiz girmek istedikleri ortaöğretim kurumlarına girmiş olacaklar."
Başarı puanının daha şimdiden baş ağrıtacağını tahmin etmek için kâhin olmaya gerek yok. Ayrıca oldu ya öğrenci bu sınavlardan birini kaçırdı! Peki o zaman ne olacak? Tüm emekler boşa mı gidecek?
Özetin özeti: Yeni sistemi alkışlayanlara bakıyorum, nedense sadece dershaneler! Sizce neden?..