Beyin Zeka İlişkisi

Oturduğu yerden zafere ulaşan tek canlı tavuktur.?

100 trilyon hücreden oluşan yetişkin insan için en önemli organı şüphesiz BEYİN?dir. Bilim adamaları, geleceğin büyükleri olan bebeklerin gizemli dünyasını çözmeye önce beyinden başlamışlardır. Bebeklerin doğumdan hemen sonra; daha anne karnındayken tanıştıkları annelerinin seslerini algıladıkları, dört aylıkken kendi isimlerini öğrendikleri Heidelberg Üniversitesi araştırmacıları tarafından ortaya konmuştur. Araştırmalar sonucu gelinen son noktada, organik olan insan beyninin, dijital bellek kapasitesi ile karşılaştırmaları yapılmakta ve insan beyninin bilgisayarlardan çok üstün olduğu görüşü kabul görmüştür.

Zekâ, psikolojinin en tartışmalı ve en çok araştırma yapılan konularından biridir. Beyin somut organ olarak varlığını sürdürürken soyut olan zekânın eskiden beri doğuştan var olduğuna inanılırdı ve çok zeki denilen insanlara ? ne kadar şanslı ? diye imrenilerek bakılırdı. Gözümüzün, burnumuzun şeklini aileden aldığımızı söylediğimizde kimseden itiraz gelmez; ama zekâmız konusunda aynı şeyi söylediğimizde kendimizi bir anda tartışmanın içinde buluveririz. ABD ve Finlandiya?da son yıllarda yapılan araştırmaların sonucu IQ ?nun kalıtımsal olduğu görüşünde birleşilmiştir. Yine bilim adamlarının içinden çıkmadığı bir görüş de zekânın artmasıyla mutluluğun azaldığı saptamasıdır.

Zekâ; yalnız insanlar için değil, hayvanlar için de geçerli olan bir araştırma konusudur. Sık sık kullanmışızdır komşumuzun kedisi ne akıllı, arkadaşımın köpeği sanki zekâ küpü diye?

Bu kadar güçlü organa sahip biz insanların acaba zekâmızı nerelere harcadığımız ise günümüz dünyasında araştırma konusu olmaktan çok mizah konusu edilmektedir.

Beyin, insan vücudunun yüzde 2?si ağırlığında olmasına rağmen, geriye kalan %98?i yönetiyor. Peki, beynimizi daha etkin bir biçimde kullanmak için neler yapmalıyız? Ünlü kişisel gelişimci Mümin Sekman?ın hazırladığı ?Bu Hafta Beynine İyi Bak!? adlı ?Beyin Kullanma Kılavuzunda? beynimizi nasıl daha etkin kullanabileceğimiz anlatılıyor. İşte o kitaptan satırbaşları:

* Beyin, açık havada ve ayaktayken daha iyi çalışır. Önemli kararlarınızı açık havada yürürken alın.

* Beyin, örneklerle akıl yürütür. Kararsız kaldığınız bir durumda ?Atatürk benim yerimde olsaydı ne yapardı?? diye düşünün.

* Yabancı bir dil öğrenme ve ezber beyni güçlendirir. Her gün birkaç yeni kelime öğrenin ve kullanın.

* Zihinsel jimnastik yapın. Bunun için başta Sudoku olmak üzere bulmaca ve satranç gibi oyunları kullanabilirsiniz.

* Zihinsel rutinlerinizi kırın. Bazen telefonu sol elinizde tutun, çantanızı diğer elinizle taşıyın, evinize başka bir yoldan gidin.

* Zihinsel zevklerinizi zenginleştirmek için her gün mutlaka iyi bir özdeyiş kitabından, birkaç cümle okuyun. Güzel bir resme bakın. Sevdiğiniz bir müziği gözleri kapalı dinleyin.

* Bir konu hakkında düşünürken, nasıl düşündüğünüzü de gözlemleyin. Düşünmek üzerine düşünmek, düşünce kalitesini artırır.

* İyi bir uyku, kaliteli bir beynin temelidir. 24 saati geçen uykusuzluk sarhoşluğa benzer bir şekilde beyin fonksiyonlarını etkilemektedir.

* Bol ve temiz ?birinci el? oksijen beyin için çok önemlidir. Beyin vücuda alınan oksijenin dörtte birini tek başına tüketir.

* Farklı düşünme tarzları beyni geliştirir. Çocuklar ve hayvanlarla daha fazla vakit geçirin. Sizden farklı düşünen insanlarla konuşun.

* Kullanılmayan organ körelir. Sürekli TV seyrederek beyninizi düşük viteste çalıştırmayın. Beyninizin sınırlarını zorlamayan etkinlikler, beyninizi geliştirmez.

* Beyin diyeti yapın. Beynimiz ?garbage in garbage out? ilkesine göre çalışır. Yani beyninize çöp girerse, beyninizden çöp çıkar. Beyninizi neyle beslediğinize, midenizi neyle beslediğiniz kadar dikkat edin.

* Kafanızda en çok neyi düşünürseniz, hayatınızda onu çoğaltırsınız. Günde aklımızdan yaklaşık 60 bin ile 80 bin arası düşünce geçer. Bu düşüncelerin ne olduğunu denetim altına alın.

* Beynimiz kendisinin nasıl çalıştığı hakkındaki bilgi ve inançlarına göre çalışır. Beynin çalışması hakkında yanlış bilgilere sahip olduğumuzda, beynimiz de yanlış çalışır.

Başarı beyinde başlar. İnsan ?kafadan? kaybeder!

Aldığımız eğitim bulunduğumuz ortam, üstlendiğimiz görev her zaman zekâmızla doğru orantılı olmayabilir. Tıpkı aşağıdaki kaptan gibi? Tanrı bizi böylesi zekası küçük makamı büyüklerden korusun!…

ISSIZ ADADA DELİ VARMIŞ

Yolcu gemisi, okyanusta küçük bir ıssız adanın yakınlarından geçerken yolculardan biri, var gücüyle bağırmaya başlar:

?Bakın, bakın!?

Karşıda sakallı bir adam bize el sallıyor ve sesi duyulmuyor ama; galiba bir şeyler de anlatmaya çalışıyor??

Yolcunun bağırması üzerine geminin kaptanı güverteye geldi ve ona sakin olmasını önerir:

?Beş yıldan bu yana yılda iki kez buradan geçerim ve adaya her yaklaşmamızda bu adam sahile çıkar, kimi zaman ellerini, kimi zaman gömleğini sallar, sonra da gemi uzaklaşırken arkamızdan en ayıp el kol hareketleriyle bize küfreder ?dedi ve tüm yolcuların şaşkınlık dolu bakışlarına aldırmadan, sözünü şöyle tamamlar:

?Galiba delinin biri??