Yaz Kırgını * Ahmet Günbaş

I.

Ben şurda kalırdım şuracıkta
yazı altımdan çekmeseler
Şurda bir zakkumun dibine sererdim kilimimi
sararıp beklerdim aşk başıma

Yağmurun rüzgârım da yeterdi hani
yağdırır estirirdim isteyene
Şurda bir şarap salkımı olurdum kıyıda
zeytin meytin emeklerdim

Bir yarayı dolaşıp geldiğimi
henüz söylemedim güz telime
Göç tadında kanyon serinliğine
dağların selamını eklerdim

II.

Ben şurda kalırdım şuracıkta
Ay ipliğiyle dokunmuş taş yastıkta
düşümü düş bilir kıvrılırdım
Serçeçik pürçeçik tüttürürdüm çubuğumu
Alnımda mısır püskülüydü zaman
böğürtlen öpümlüydü unuttun mu

( Nazlıca gererdin yelkenimi
İçimin en daral sokağına
taşkın pazarlar kurardın
Haraç-mezat eksiltirdik kederi )

Ters dönen uçurtmalardan bu kanama
Ordan söküldü gökyüzü
Dalgın bir güvercinin teleğinden
kırılıp dökülerek akşama
Durdu günebakanların görklü yürüyüşü
Bir köşeden seğirtmenin cümbüşü
çekti ayak izini tuvallerden
Cümbürçiçek birbirine üşüştü

Kirpiklerinle yaşıtmış meğer
kumlara gömdüğün hançer

Hışırtısı sobelendi suçüstü