Sorumluluk * Reyhan Elbirliler

Öldürmenin, bilinçli yok etmenin mazereti nedir? Olur mu? Olursa nedir? Haklı neden, olsa olsa kendi yaşam alanına saldırıya karşı koymadır denebilir. Yani ?ben öleceğime sen öl?, ya da ?kendi yaşamımı korudum?. Hani hukuk dilinde buna ?nefsi müdafaa? derler ya, işte o kabilden bir şeydir.

Peki, bu işlemi ağzı var dili yok, kendini asla koruyamayacak, korunmaları için yasaların görevlendirmesine rağmen bir cana karşı yaparsan ne olur?

Yasa çıkalı 9 sene oldu. Manisa İlinin 15 ilçesinden, Ahmetli, Sarıgöl, Selendi, Gördes

Gölmarmara, Köprübaşı, Kırkağaç olmak üzere 7 ilçesinde sahipsiz hayvanlar için bakım evi yok, Kula?da bakım evi var ama içini otlar sarmış, köpek yok. Saruhanlı, Turgutlu, Alaşehir, Akhisar bakım evlerinde yeterli veteriner hekim hizmeti yok.

Yasalar, sahipsiz köpeklerden belediyeleri sorumlu tutmuştur. Belediyelerin yasal görevidir. Belediyeler bakım evleri kuracak, başıboş kedi, köpekleri kısırlaştırıp, aşılayıp kayda alıp bulunduğu yerlere bırakacak, beslenme odakları kuracak, artışlarını denetim altına alarak, sahiplendirerek (bir çift köpek altı senede 67 bin adet oluyor) çoğalmalarını önleyecek. Vatandaşı bilgilendirecek.

Bakım evi olmayan, yeterli veteriner hekim hizmeti vermeyen belediyeler ne yapıyor? Hayvanı öldüren nitelikte uyuşturucu kullanarak toplattığı köpekleri ?komşu? köyün, beldenin, ilçenin ya da ilin dağına, ovasına, ormanına bıraktırıyor. Oyunu aldığı vatandaşını ?köpeklerden? kurtarmış oluyor. O vatandaş köpeklerin yaşadığını, barınağa gittiğini biliyor.

Bulunduğu yerde barınak yok ki barınağa gitsin. Ama vatandaşa barınağa götürüldüğü söyleniyor. Vatandaş hiç bilmediği bir yer hakkında görevlilerin söylediklerine inanarak barınakta karnı doyar, sokakta sürünmez düşüncesiyle vicdanı rahat gördüğü her köpeği belediyeye teslim ediyor.

Şu günlerde yine her yandan köpeklerin yavrular da dahil toplanıp ?barınaklara? gönderildiği haberleri geliyor. Bakım evi olan hiçbir belediye bakım evi olmayan belediyenin topladığı köpeği almaz. Haklı olarak almaz. Onlar da görevlerini yerine getirsin der. Vatandaş barınaklara gittiği yalanıyla avutulur. O köpekler yakalanırken kullanılan ilaçla zaten çoğu ızdırap içinde ölmüştür. Ölmeyenler de açlık ve susuzlukla yine acı içinde ölecektir. Köye sürüye inenler vurulacaktır.

Şimdi yine soruyoruz; Ağzı var dili yok, kendini asla koruyamayacak bir cana karşı görevler yasal ve insani şartlar altında yerine getirilmesi gerekirken yalanlarla, inkarlarla yapıyor görünerek o canların yok edilmesine ne denir?

Gelişme sadece yollarla, binalarla, parklarla ölçülmez. Gelişmek; yaşatmaktır. Sadece kendi türünün değil, bir başka canın duygularını hissetmektir. Empati kurabilmektir.

Sıcaklar tüm hızıyla artıyor. Sokağınızdan bir su kabını, su kabınızdan temiz suyu eksik etmeyin.

Sevgi ve saygılarımızla,