Saldırmak? * Reyhan Elbirliler

Saldırmak ; sözlük anlamı ?Bir kimseye veya bir şeye karşı saldırı yöneltmek, zarar verici bir davranışta bulunmak, hücum etmek?.
Hücum etmek : sözlük anlamı (TDK) ? saldırmak?, tek kelime, başka açıklaması yok.
Sokakta yaşayan, yaşam mücadelesi veren kedi köpekler için yapılan şikayetlerin genel gerekçesi kedi ya da köpeğin saldırdığı oluyor.
Bahçede kedi var saldırıyor diyor telefondaki ses. Bahçenin dışarıyla irtibatı var mı diye soruyoruz. Evet diyor. Girip çıktığına göre oraya alışmış kedi ?tavır göstermez ? diyoruz.
Acaba yavruları mı var diye soruyoruz, evet diyor. Yavruları olduğu için tepki veriyordur, bu tepkiyi de yavrularına yaklaşınca verir ama saldırmaz, uyarmak amacıyla sadece tıslar köpek ise hırlar diyoruz, karşıdaki ses bunu da onaylıyor. Saldırması için üstünüze ?hücum etmesi ? gerekir diyoruz ve üstünüze atladı mı diye soruyoruz. Hayır diyor. O kedinin uzun zamandır oralarda olduğunu, diğer apartmanlardaki bazı kişilerin de varlığından şikayetçi olduğunu söylüyor alınmasını başka yere götürülmesini istiyor. Yoksa kendisinin yapacağını söylüyor. Yaşadığı yerden üstelik yavruları da varken sağlıklı hayvanı alıp alışık olmadığı yere bırakmak ölümdür diyoruz. Şikayetçi olanların apartmanlarına giriyorsa doğum yapmak içindir, yavrularına güvenli yer bulmak içindir, bırakın yavrularını büyütsün daha sonra kısırlaştırır yine sokağına bırakırız diye açıklamaya çalışıyoruz. Kedi ve köpeklerin ekolojik dengeyi korumada ne kadar önemli rolleri olduğunu, fare ve böceklerin üremelerini önlediğini, yok edereniz bu kez kemiriciler için ilaç kullanacaklarını, çevre ve insan sağlığı için o kedi ve köpeğin varlığından çok daha büyük tehlikeler taşıdığını anlatıyoruz. Ses sabırsızlaşıyor, istemiyoruz siz bir şey yapmayacaksanız biz bir çözüm buluruz diyor. Vebali size aittir, biz sağlıklı ve yavrulu hayvanı alıp başka yerlere bırakarak yaşam hakkını yok etmeyiz, vebal altına giremeyiz deyip konuşmayı sonlandırıyoruz.
Köpekler için de aynı durum söz konusu. Köpeğin çocuklara saldırdığını söylüyorlar. Üstüne mi atladı, paçasına mı sarıldı, elindeki ekmeğe ya da yiyecek poşete mi abandı diye soruyoruz. Genelde aldığımız cevap ?havladığı, koşturduğu? oluyor.
Salt gereksiz korku ya da kolayına kaçma yolunu seçenler havlayan hatta kuyruğunu kıstırmış başı önde giden sokak köpeğini bile saldırdı diyerek şikayet edip yerinden yurdundan etmekte ölümlerine sebep olmaktadır.
Biz insanlar nasıl konuşarak durumumuzu, derdimizi anlatıyorsak onlar da havlayarak , hırlayarak, uluyarak konuşuyorlar, iletişim kuruyorlar.
Bu kadar mı zor barışık yaşamanın yollarını öğrenmek, çaba göstermek ? Kuyruğunu sallayarak havlayan bir köpeğin zararsız ve iyi niyetinin göstergesi olduğunu, kuyruğunu dikmiş, hırlıyorsa saldırmak demek olmadığını sadece bir uyarı olduğunu, ya yavruları vardır, ya da bekçilik yaptığı bir yerdir ya da zorla bulduğu ekmeğini koruduğu anlamına geldiğini bizim zarar vermemizden korktuğunu öğretmek ve öğrenmek bu kadar mı zor da belediyelerden toplatılması istenir durulur ?
Bizler nasıl evimizi, çocuğumuzu, malımızı tehlikelerden koruyorsak onlar da bizler gibi yerini, çocuğunu, tehlikelere karşı korurlar. Bunu anlamak çok mu zor ? Ayrıca onlar ilk önce uyarır, havlar saldırmaz, bizlerin ilk yaptığı ise saldırmaktır.
Neyse ki artık sahipsiz ve yaşam alanları sokaklar olan köpeklerin öldürülmesi yasaklanmıştır. Köpekleri çeşitli yollarla öldürmek yasalar önünde suçtur, cezaları vardır. Belediyeler bakım evi kurmak zorundadır. Aşılanan, üremesi denetim altına alınan, köpek bulunduğu yerde yaşamaya devam edecektir. Bakım evlerinde hastalar, yaşlılar, bebekler , agresif olanlar sürekli barındırılacaktır.
Bulunduğu yerde bakım evi olmayan, kedi köpek varlığından şikayetçi olanlar şikayetleriyle toplattıkları kedi ?köpeklerin meçhule gittiğini, ölüm emri verdiklerini bilsinler. Korkularını yenmek için biraz çaba harcasınlar.
Bu dünya kimsenin tapulu malı değildir. Yaşamı paylaştığımız başka canlıların da yaşam hakkına saygı göstermek havasını soluduğumuz, nimetlerinden faydalandığımız dünyaya ve doğaya karşı insanlık borcumuzdur. Bırakalım bir köşecikte yaşamlarını sürdürmeye devam etsinler.