Prof. Dr. ONUR HAMZAOĞLU'NA SAHİP ÇIKMAK * Kemal Kocabaş

26 Mayıs 2011 Perşembe günü sabah saat 11.00 de İzmir?de Tabip Odası Lokali?nde İzmir?deki demokratik kitle örgütlerinin bir basın toplantısı vardı. Başkanlığını yaptığım Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği?nin de imza koyduğu basın açıklaması bir bilim adamının toplumsal sorumluluğu, akademik özgürlük, halk sağlığı, eğitim ve sağlığın evrensel bir insanlık hakkı olması gerçeği ile Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Bölümü Öğretim üyesi Prof. Dr. Onur Hamzaoğlu?na sahip çıkılmasını amaçlıyordu.
Prof. Dr. Onur Hamzaoğlu kimdi? Ne yapmıştı? Prof. Dr. Hamzaoğlu çevre ve kanser ilişkilerini araştıran bir bilim insanıdır. Hamzaoğlu ve arkadaşları; Kocaeli Üniversitesi Çocuk Sağlığı ve Tıbbi Genetik Anabilim Dallarıyla birlikte Kocaeli Üniversitesi rektörlüğü araştırma fonundan desteklenen bir projeyle Kocaeli-Dilovası yöresinde çevre sağlığına yönelik bir bilimsel araştırma gerçekleştirirler. Bu araştırmada; çevre kirliliğine bağlı olarak annelerin ilk sütlerinde ve bebeklerin dışkılarında bazı ağır metaller ve eser elementler saptanmıştır. Ağır metaller canlılarda kanser yapan ve vücuttan çok zor atılan maddelerdir. Prof.Dr.Onur Hamzaoğlu; yürütücüsü olduğu bu araştırmanın sonuçlarını bir bilim adamının toplumsal sorumluluğuyla kamuoyu ile paylaşır.
Hamzaoğlu araştırma bulgularını toplumla paylaşınca Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı ve Dilova Belediye Başkanı tarafından Kocaeli Cumhuriyet Savcılığı?na şikayet edilir. Şikayet gerekçesinde Hamzaoğlu tarafından açıklanan ve basındaki gazete başlıklarına ?Kan ve dışkıları bırakın, doğum yapıp çocuk emziren annelerin sütünde bile çinko, demir, alümünyum, kurşun, kadmiyum tespit ettik, tehlike büyük? şeklinde giren haberlerle halkı paniğe sürüklemek savları öne çıkar. Savcılık hazırladığı dosyayı söz konusu fiilin incelenmesi amacıyla Kocaeli Üniversitesi Rektörlüğüne gönderir. Üniversite rektörlüğü izin verdiği takdirde Prof.Dr.Hamzaoğlu TCK?nın 213. Maddesi uyarınca 2 ila 4 yıl arasında hapis istemiyle yargılanması olasılığı doğar.
Hamzaoğlu?na Kocaeli Tabip Odası, TMMOB Kocaeli İKK, Eğitim-Sen ve SES şubelerinin çağırıcısı olduğu, Eczacılar Odası, Diş Hekimleri Odası, Veteriner Hekimler Odası, BES, Tüm Bel-Sen, Yapı Yol-Sen, ESM, BTS, Emekli-Sen, Dev Sağlık-İş, Birleşik Metal-İş, Genel-İş, Teksif-İş, Belediye-İş Hacı Bektaş Veli Kültür Derneği, ADD, ÇYDD şubeleri, CHP, BDP, EMEP, ÖDP ve TKP üyelerinin de destek verdiği ortak basın açıklamasıyla sahip çıkarlar. Kocaeli Tabip Odası Sekreteri Ersin Karagöz yaptığı açıklamada: “Onur Hamzaoğlu, Dilovası?nda yapılan araştırmada annelerin sütünde ve bebeklerin ilk kakalarında ağır metaller bulunduğunu saptamış ve bu bilgiyi kamuoyu ile paylaştığı için Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu tarafından (şarlatanlık yapmakla) suçlanmış, ardından da hakkında soruşturmalar açılmıştır. Bilimsel gerçekler, soruşturmalarla ortadan kaldırılamaz. Topluma karşı sorumlu bir aydın tavrıyla hareket eden Prof. Dr. Onur Hamzaoğlu?nun yargılanması, susturulmaya çalışılması ve hakarete uğraması, Dilovası?ndaki ve kentimizdeki çevre ve halk sağlığı konularındaki sorunları gizleyemez.?? şeklinde görüşlerini ifade eder. Prof. Dr. Onur Hamzaoğlu?na destek olmak için ?Onur?umuza Sahip Çıkıyoruz!? başlığı ile yan yana gelen demokratik kitle örgütleri 28 Mayıs Cumartesi günü saat 13.00?te Dilovası Belediyesi önünde basın açıklaması ve 31 Mayıs Salı Günü saat 09.00?da da, Kocaeli Adliyesi önünde buluşup basın açıklaması yapma kararı alırlar.
Bu olayı ayrıntılarıyla öğrenince kanım durdu. Birden Çernobil çevre felaketinde çayda radyasyonun varlığına rağmen ekrana çıkıp çay içen bakan portresi ve son aylarda Japonya?daki nükleer felaketten sonra hala fay hattında nükleer santral kurmaya çalışan politikacıları anımsadım. Sayın Hamzaoğlu?nun açıklamaları sonrası ilgili yerel yönetimler Hamzaoğlu?na teşekkür edeceğine, halk sağlığı adına önlem alacaklarına O?nu savcılığa şikayet ediyorlar. Yönetim erklerini kötüye kullanıyorlar. Olayı çarpıtmak istiyorlar. Yine ilgili yerel yönetimler bir başka araştırma yaptırarak olay gerçekten böyle mi? diye bilimsel şüphecilikle gerçekleri arayacaklarına bir bilim insanına saldırarak onu susturmak istiyorlar. Prof. Dr. Onur Hamzaoğlu araştırması ve açıklamalarıyla Dilovası?nda yaşayan tüm annelere ve çocuklara sahip çıkmıştır. Yerel yöneticiler de bunun tersini yapmaktadır. Yerel yönetimlerin yıllardır ürettikleri sağlıksız kentleşme ve sağlıksız sanayi bölgeleri üretme çabaları bu çevre-yaşam sorunlarının doğmasına neden olmaktadır. Tıpkı Kütahya?daki, Dikili?deki, İzmir-Efem Çukuru?ndaki siyanür ile altın arama çabalarında olduğu gibi.
Şimdi söz Kocaeli Üniversitesi?nde. Kocaeli Üniversitesi bir bilim adamının bilimsel çalışma yapıp, onu toplumuyla paylaşma sorumluluğunu yerine getirdiği için Hamzaoğlu?na sahip çıkmalıdır, yargılanmasına izin vermemelidir. Özgür, bağımsız ve bilimden yana bir üniversite olduğunu göstermelidir. Dilovalı çocukların, annelerin yaşam, çevre, sağlık haklarına sahip çıkmalıdır. Bunu yapmadığı takdirde üniversite ve akademik özgürlük kavramı büyük bir yara alacak, üniversite siyasal erke boyun eğmiş olacaktır. Üniversiteler; tam da bu nedenle, bu örnek olay nedeniyle özerk olmalıdır.
Son yıllardaki iktidara bağlı yargı, iktidara bağlı basın ve iktidara bağlı üniversite dayatmalarına rağmen halk ve çevre sağlığı adına Prof. Dr. Hamzaoğlu?nun bilimsel araştırma sonuçlarını kamuoyu ile paylaşması özerk, özgür, yandaş olmayan bir öğretim üyesinin toplumsal sorumluluğudur. Yapılan saldırı tümüyle bilimsel bilgi üretimine, yanlışa itiraz eden akademisyenlere yapılan bir saldırıdır ve kaygı vericidir. Ülkenin demokratik, aydınlık güçleri bu anlamsız saldırılara gereken demokratik tepkileri verecek, boyun eğmeyeceklerdir.
Demokratik Hukuk Devleti; Prof.Dr. Hamzaoğlu gibi bilim insanlarının söz ve düşünce özgürlüğü, akademik özgürlüğü ve üniversitelerinin demokratik-özerk olduğu bir ülkenin adıdır. Hamzaoğlu olayı bu konularda tekrar düşünmemiz gerçekliğini ortaya koyuyor. Onur Hocayı bu satırlardan saygı ve sevgi ile selamlıyorum?