Ören Yerlerimiz * Bedriye Aksakal

Ağabeyim ile birlikte antik kentleri, tarihi yapıtlarımızı gezmeyi seviyoruz. Fırsat buldukça ören yerlerde gezmelerimiz sürüyor.
Akhisar'a hepimiz gitmişizdir ama, Akhisar Tepe Mezarlığı Ören yeri Thyateira'yı pek bilmeyiz. Ben de, ağabeyim Haydar Aksakal sayesinde buraları gezdim ve gördüm.
Kalıntılar İ.S. 2. yüzyıl ile 6. yüzyıl arasında kalan bir döneme aittir. Antik dönemlerde çok ünlü olan sütunlu cadde burada görülmektedir. Bu sütunlu caddenin yüz adet EROS'la süslü olduğu söylenir.
Buradaki 6. yüzyıla tarihlenen yapı Bazilika'dır. Hiristayanlık'taki ilk kiliselerden bir tanesi buradadır. Bu Bazilika, ona izafe olduğu düşünümün, İncil'de Thyateina Jazebel adında bir kadından, onun yaptıklarının yanlışlığından söz eder. Bu kilise odur.
Akhisar'da görülecek yerlerden birisi de Ulucami'dir. Akhisar'daki ilk kilise bugün Ulucami olarak ibadete açılan ilk yapıdır. Bu camii 1398 yılında, Yıldırım Bayezıt tarafından kiliseden, camiye dönüştürülmüştür. Yapı fonksiyon ve mimari özelliklerine göre katerifli, Alaşehir'deki “sen Jean Kilisesi'ne benzemektedir. İçinde Bizans dönemini yansıtan, dört adet “Saadet Düğümlü” sütun bulunmaktadır.
Ulucami'deki İsa Bey Türbesi'nin girişinde, sağ ve solunda aynı “Saadet Düğümlü” plak sütuncuklar bulunmaktadır.
Manisa ve yöresinde antik yerleşim yerleri pek çoktur, daha doğrusu Anadolu'nun her tarafı antik kentlerle doludur. Bu yerlerden çıkan yapıtlarımız arkeoloji müzelerimizde yer almaktadır. Arkeolojik eserleri gezerken, Atatürk'üme binlerce teşekkür ediyorum. Onun sayesinde eski eserlere önem verildi. Elimde bulunan bir belgeye göre, Kurtuluş Savaşı'nda yakılan, yıkılan ve yıllardır harap bir durumda olan yapıtların kurtarılması gerektiğini, acilen onarıma başlanılması için 21 Şubat 1931'de Konya'dan İsmet Paşa'ya şu telgrafı çekmiştir:
Başmüvekkil İsmet Paşa hazretlerine
Son tetkik seyahatlerimde muhtelif yerlerdeki ve eski sanat medeniyet eserlerini gözden geçirdim.
1-İstanbul'dan başka Bursa, İzmir, Antalya, Adana ve Konya'da mevcut müzeleri gördüm. Bunlarda şimdiye kadar bulunabilen bazı eserler muhafaza olunmakta ve kısmen de ecnebi mütehassısların yardımıyla tasnif edilmektedir. Ancak memleketimizin hemen her tarafında emsalsiz defineler halinde yatmakta olan kadim medeniyet eserlerinin ilerde tarafımızdan meydana çıkarılarak ilmi bir surette muhafaza ve tasnifleri ve geçen devirlerin sürekli ihmali yüzünden pek harap bir hale gelmiş olan abidelerin muhafazaları için müze müdürlüklerine ve hafriyat işlerinde kullanılmak üzere (Arkeoloji) mütehassıslarına kat'i lüzum vardır. Bunun için maarifçe harice tahsile gönderilecek talebeden bir kısmının bu şubeye tahsisi muvafık olacağı fikrindeyim.
2- Konya'da asırlarca devam etmiş ihmaller sebebiyle büyük bir harabi içinde bulunmalarına rağmen sekiz asır evvelki Türk Medeniyetinin hakiki mimari şahaserleri sayılacak kıymette bazı mebani vardır. Bunlardan bilhassa Karatay Medresesi, Alaeddin Camii, Sahip Ata Medrese Camii ve Türbesi, Sırçalı Mescit ve İnce Minareli Camii derhal ve müstacelen tamire muhtaç bir haldedirler. Bu tamirin gecikmesi ve abidelerin kâmilen indirasını mucip olacağından evvelâ asker işgalinde bulunanların tahliyesinin ve kâffesinin mütehassıs zevat nezaretiyle tâmirinin temin buyurulmasını rica ederim.
Gazi Mustafa Kemal
21 Şubat 1931
Atatürk ne büyük insan, tüm ihmal edilmiş eserlerin onarılmasını, Kurtuluş Savaşı'nda askerlerimizin sığındığı camileri de inceleyerek onartmıştır.
Sevgili okurlar Dünyanın hiçbir yerinde Anadolu'daki gibi tarih fışkırmaz. Yeter ki bizler tarihimize sahip çıkalım. Bu topraklarımızda yaşayan tüm devletlerden, kavimlerden, beyliklerden, imparatorluklardan nice yapıtlar kalmıştır. Bunların tümü bizim eserlerimizdir. Onları korumak da bizim görevimizdir.