04.05.2012 / 00:00
30 Nisan 2012 Pazartesi günü, Aksakal ailesinin gençleri ile birlikte Kemalpaşa'ya bağlı Nazar Köy'e doğru uzandık. Nazar Köy'e birkaç kez gitmiştim. Her gidişimde ayrı bir tat almışımdır.
Nazar boncuklarını da her görüşümde gençliğime yol alırım. Gençliğimizde, başımızda kavak yelleri eserken, isteğimiz olsun diye dilek tutar, yahut bir nazar ağacına mendil, yemeni bağlardık.
Nazar ağacı görmek ve yüzlerce nazar boncuğu içinde dilek tutmak isterseniz Nazar Köy'e gideceksiniz.
Köyün esas adı Kuru Dere, sonradan Nazar Köy'e dönüşmüş. Kırk yıldır köyde nazar boncukları yapılmakta. Köy, Kemalpaşa'ya dört buçuk kilometre uzaklıkta, Nif Dağı yamacındadır. Köyün sokakları dar. İki tarafa sıralanmış evlerin duvarlarının bazıları boncuklarla süslenmiş. Hemen hemen her evin bahçesindeki ağaçta nazar boncukları asılı.
Köye gitmeden, internette nerede kahvaltı yapacağımızı araştırırken, karşıma köy meydanındaki Nazar Kafe(Boncuk Kafe) çıktı. Telefonla geleceğimizi bildirdiğimde, bizleri konuk etmekten çok memnun olacaklarını söylediler. Pazartesi günü, Çiçekli Köyü, Ulucak yolu üzerinden Kemal Paşa'ya girdiğimizde, telefonum çaldı. Arayan Nazar Kafe'den Faruk Bey'di. Faruk Bey, arabamızı sağa çekmemizi, bizi karşılamaya geldiğini söyleyince şaşırdım. Böyle bir inceliği beklemiyordum. Arabamıza binen Faruk Bey, köye girinceye dek, köy ve boncuk yapımı ile ilgili bilgi verdi. Köy meydanına ise köylü kadınlar, satış yerlerini sabah erken diye açmamışlar. Biz kahvaltımızı yaparken, bir bir boncuk satılan yerler açılmaya başladı. Bu arada, hijyen yönünden temiz olan Nazar Kafe, bizlere özlem duyduğumuz köy kahvaltısını dört dörtlük hazırlamış.
Yediğimi, içtiğimi yazmayı hiç sevmem. Bu kez kuralı bozacağım, belki de yıllardır köy kahvaltısı yapmadığımızdan, bu kahvaltıyı yazma gereği duydum. Bazlamadan tutun da, incir, ahududu, limon, çilek reçeli ve ballı tereyağını, ev yapımı biber salçası, çemeni görünce iştahımız kabardı. Köy ekmeğinin kızartılarak tereyağ sürülmesiyle, kafilede bulunanlar rejimi unuttu. Önümüze konulan zeytin ve halis zeytin yağına ekmeklerimizi batıra batıra yerken, çay keyfini kahkahalar içinde yaptık.
Bu geziyi, ailemiz olan Aksakal ailesinin gençleri ile birlikte yaptık. Gençler bu geziyi benden isterken, kuzenlerimi, yeğenlerimi nasıl kırabilirdim.
Kahvaltının ardından boncuk yapılan atalyöleri gezerken, çok sevdiğim öğrencim, kızım Özlem Ercan'la karşılaştım. Telefonla bildirmişti. Nazar Köy'de Halk Eğitim'in açtığı boncuk yapım kursunda öğretmenlik yaparak, köylü kızlara cam boncuğun nasıl yapıldığını gösterdiğini. Onun çalışmalarını izlerken, Özlem'le gururlandım.
Köy deresinin aktığı vadiye gittiğimizde de, su ve yeşillik bizlerin yorgunluğunu aldı. Tümümüz cam boncuktan yapılmış çeşitli objeleri alırken, çocuklar gibi nazar boncuklu kolyelerle, bilekleri de almadan edemedik. O gün tümümüz nazar boncuklu olurken keyfimize diyecek yoktu.