Kitap Fuarı

İzmir?i çok seviyorum; ama bir taraftan da İzmirlileri kıskanıyorum. Kıskanmam kişilere ait değil. Kitap fuarını kıskanıyorum. Şaka bir yana, Kitap Fuarı etkinliklerini yıllardır düzenleyenleri kutluyorum. Kurulduğu günden bu zamana dek Kitap Fuarına gidip, kitaplara dokunurken, bütçemin elverdiği süreçte kitaplar almışımdır.
24 Nisan Cumartesi günü sağolsun can kardeşim Mehmet Hekim: Hazırlan fuara gidiyoruz, dediğinde hemen hazırlandım. Sağolsun Türkçe Öğretmeni Mine Belge?yle de böyle güzel etkinliklerde birlikte oluyoruz.
Hava çok güzel. Bahar çılgınlığını sürdürürken, kendimizi kitaplar arasında buluyoruz. Aman Tanrım fuar alanı insan seli. Cumartesi olmasından olsa gerek, anneler- babalar çocuklarını alıp gelmişler. Gençler ve kitapseverler beğendikleri yazarların stadları önünde bir kuyruk oluşturmuş. Dikkatimi çeken güncel yazanların statları kalabalık.Kitaplar arasında dolaşırken Zeki Sarıhan?la karşılaşıyoruz. Onun Kurtuluş Savaşı Günlüğü dört ciltlik kitabını okumayan, Kurtuluş Savaşını tam biliyorum demesin. O günlüğün her evde olması gerekir. Yazarın yazmış olduğu ?Kurtuluş Savaşı Kadınları? kitabını alıp, eve gelir gelmez hemen okumaya başladım. Birde Sıdıka Avar?ın ?Dağ Çiçekleri?ni aldım. Bu kitabı özellikle tüm öğretmenlerin okumasını isterim. Yıılar öğrence babacığım Milliyet gazetesi?nin ilavelerinde bu ?dağ Çiçekleri?nin öyküsünü toplayıp okumamı sağlamıştı. O dağ çiçeklerinin topluma nasıl kazandırıldığını okurken yüreğim yangın yerine dönmüştü. Bu kitapla ilgili bilgileri ileride köşemde sevgili okurlar sizlerle paylaşacağım… Bu arada Kaynak Yayınlkarında basılan Muazzez İlmiye Çığ?ın ?Kur?an, İncil, Tevrat?ın Sümer?deki kökeni ile yabancı yazarların Sümerlerle ilgili yazmış oldukları kitapları alarak fuarda gezme serüvenimi sürdürdüm. Kimler yoktu ki; Turgut Özakman, İlyas Salman, Ahmet Telli, Ayşe Kulin… çok sevdiğim can arkadaşım Şükran Farımaz?da okurlarıyla örtüşüyordu…Şükran Farımaz?ın öykü kitaplarıyla çocuk kitapları dördüncü ve beşinci baskısını yapmış. Arkadaşımla bir kez daha gururlandım orada…
Aydın Ilgaz (Rıfat Ilgaz?ın oğlu), Ahmet telli?nin söyleşilerini dinlerken, Rıfat Ilgaz?ın yaşantısı gözlerimin önünden bir film gibi geçti. Düşüncelerinden, ve duruşundan hiç ödün vermeyen yazar Ilgaz?ın anılarını iki değerli kişiden dinlerken, günümüzde onurunu satan yazarları da düşünmeden edemedim…
Bu söyleşinin ardından şiirlerini beğeni ile okuduğum kadın şairlerimizden Asuman Susam ile Ahmet telli yine karşımızdaydı. Konu; ?Yangın Yılları?ndan Nida?ya Ahmet Telli?nin şiirleriydi.(aynı zamand Asuman Susam?ın yazmış olduğu inceleme kitabının adı). Şair Susam, lise yıllarında tanıdığı ilk şair olan Ahmet Telli?ynin tüm şiirlerini, onun için yazılanları irdeleyerek, kendi duygu ve düşüncelerini katarak kitabı oluşturmuş. İki şairin karşılıklı söyleşileri ve Telli şiirlerini okurken: Çocuksun Sen? diyordu:

Çocuksun sen, büyümek yakışmazdı hiç
Gülüşünün kokusuyla yeşerdi bir elma ağacı
( Soluğunun elma kokması bundandı belki)
Bir elma kokusuna tutundum düşerken
Salanıp durmaktayım bir saatin sarkacı
Nasıl gidip geliyorsa öyle

Çocuksun sen, çocuğumsun.