Karez Su Sistemleri * Haydar Aksakal

10.02.2014 / 00:00

Uygur Türkleri, uygarlık tarihinde çok önemli bir mühendislik harikası olan Karız Su Sistemlerini, sıcaklığın kum tepelerinde 82°, kuytu bölgelerde 55° C… olan Taklamakan Çölü'nün altında inşa ettiler, Dünya'nın en büyük su kanalları sistemini yarattılar.

Söylencelere göre; Karız, tanrının ilk aşkı ve son kızı olan bir melek. Ayağını Taklamakan Çölü'ne uzatmış, sırtını da Tanrı Dağları'na dayamış. Turfan vadisine yerleşmeyi düşünerek, otağını kurmuş ve subaşını yurt edinmiş. İnsanlara güç vermiş, kaynağında bereket fışkıran can suyu, gizemli vadiye hayat vermiş.

Uygurlar, yerleşik düzene geçen ilk Türk boylarıdır. Çin Devleti'nin egemenlik kurduğu, Doğu Türkistan olarak bilinen topraklarda yaşam sürdüler… Başkentleri Urimçi, resmi dili Uygurca. Bölgede Uygurlardan başka Kazak ve Kırgız gibi Türkî topluluklar var…

Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki Urumçi'nin doğusunda bulunan Turfan Kenti, Türk tarihinde önemli yerlerden birisidir. İpek yolunda, kervanların konaklama merkezi olan bir Uygur kenti. Turfan havzasının kuzeyinde kurulmuş.

Havzanın en çukur yerinde, deniz seviyesinden 154,50 metre derinlikte Ayding Gölü yer alır. Turfan, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle de yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor. Uygurların önemli sanat eserlerinden birisi de 37 metre uzunluğunda ve kentin her tarafından görülen, Uygur mimarisinin özelliklerini taşıyan Emin Hoca Camisidir. Barış ve istikrarın simgesi olarak görülüyor.

Kentteki müzede Uygurların Atası Huihulara ait kalıntılar ve dinozor fosilleri sergileniyor. Huilar, kentlerini iki nehir arasına ve kayalara oyarak inşa etmişler. Binlerce yıllık antik kent Gao Çing'e de ev sahipliği yapıyor. Kent 1.400 yıl önce savaşlar ve nehirlerin kurumasıyla terk edilmiş.

Medeniyetin ve uygarlığın yaşandığı Turfan vadisinde insan yapısı yeşil bir vaha yaratıldı. En leziz meyveler, en güzel sebzeler, uçsuz bucaksız üzüm bağlarında yetişen Dünya'nın en güzel üzümleri, İpek Yolu'nun kuzey rotasında bulunan Turfan'da yetiştirildi.

Turfan vilayetinin, kurak ve çöl tanımına uygun toprakları, Tanrı Dağları'ndan gelen suyla verimli arazilere kavuştu ve bereket havzası oldu.

Kentte Han, Uygur, Hui ve Mogol gibi birçok etnik grup yaşıyor. 600.000 olan nüfusuyla, canlı bir tarım ve akademik ziraat çalışmaların yapıldığı bir kent. Ekonomisinde, üzüm önemli rol oynuyor. Taze ve kurutulmuş olarak piyasaya sunulan üzümlerden şarap da yapılıyor. Alev Dağları'nın eteklerinde kurulan üzüm vadisinde 10.000 Uygur ailesi yaşıyor. Uygurlar, kültürünü, müziklerini, danslarıyla yaşatılıyor. Orta Asya'da yaratılan büyük bir uygarlığın birikimi olarak görülen Karız Su Kanalları, Tanrı Dağları'ndan topladığı suları çölün altında inşa edilen kanallardan geçirerek 60 km. uzaklıktaki Turfan'daki yerleşim yerlerine götürdü. Aralılarla açılan kuyular vasıtasıyla çöl toprakları tarım arazisi haline getirildi.

Tanrı Dağları ile Tufan arasındaki bölge çöldür. Suyun çöl sıcaklığında buharlaşmaması ve toprağın suya kavuşması için Karız su kanalları yerin atında inşa edildi. Tanrı Dağları'nda eriyen karın yer altına sızmasıyla oluşan suların kuyularda toplanması ve kanallara aktarılmasıyla inşa edilen dev bir sulama projesi…

Zirveleri karla örtülü Tanrı Dağları'nın eteklerinde açılan kuyularda toplanan sular, yeraltında oluşturulan tünellerle 60 km uzaklıktaki Turfan Vadisi'ne aktarıldı.

Yüksekliği 1,5 metre, genişliği 60-70 cm, uzunluğu 3 ila 30 km arasında değişen, bin kadar yer altı kanalı ile toprağın 100 metre altında su şebekesi oluşturuldu. Çölün altında uzanan, bir ağ gibi örülmüş yer altı su tünellerinin toplam uzunluğu 5.272 km.

Su kanalarının inşa edilmesinden sonra, bölge cenneti andıran İrem bağlarına sahip oldu. Günümüzde, Turfan'ın su ihtiyacının % 30'u yer altı kuyularından temin ediliyor.

Kazılan tünel toprağının dışarıya çıkarılmasında zorluklar yaşandı, tünelde çalışan işçilerin hava alabilmesi için, 10-20 metre aralıkla bacalar oluşturuldu.

Arazide, kanallardan su çekmek için derinliği 10, 80, 90 ve 100 metre olan kuyular açıldı. Dikey kuyuların sayısı 300'den fazladır.

MÖ 500 yıllarında yapılan kanallardan geçen su, Türklere özgü bir su mühendisliği ile suyun eğimi ve yer çekimi hesap edilerek akıyordu. Yer altı kanallarının eğimi, açısı, suyun akışının sağlanması ve doğru kanallarının yapılması için bilim gerekliydi.

Fizik, matematik ve mühendislik Uygur Türklerinin sahip olduğu bilimler arasında vardı. Yerleşik bir medeniyetin olduğu Uygur topraklarında, çok iyi organize olmuş, başarıya ulaşmış, teknolojiyi kullanan Orta Asya'daki Türk insanı, büyük bir uygarlığa sahipti.

Göçebe ve barbar denilen, uygarlıktan habersiz olarak nitelenen ve tarihi unutturulmaya çalışılan Türk Milleti, sahip olduğu topraklarda gerçek bir medeniyet yarattı. Köyler kentler kuruldu. Yerleşik tarımla uğraşan insanlar, fen ilimlerini de biliyor ve çocuklarını gelecek için eğitiyorlardı. Onların sahip olduğu uygarlığı ve medeniyeti terk etmesi, yaşanan doğal felaketlerin bir sonucuydu.

Turfan Vadisi'nin 75 km. güneyinde Karız Su Kanalları'nı tasvir eden bir rölyef bulunmaktadır. Uygurlar, kurdukları medeniyet mucizesini gelecek kuşaklara duyurmak amacıyla bir kaya resmi yapmışlardır.

Çinliler, günümüzden 2.500 yıl önce, Uygur Türkleri tarafından inşa edilen yer altı su kanallarını, ülkelerinde bulunan üç harika eserden birisi olarak gösteriyor. “Yer altındaki büyük kanal” olarak söz ediyorlar.

Bazı bilim adamları da yer altı su kanallarını, “Yeraltındaki Çin Seddi” olarak tanımlıyor. Türklerin modern kentler kurduğunu gösteren çok önemli, tasarlanarak uygulanan mimari bir proje ve belgedir. Türk dünyasının en önemli sosyal eseridir.

Karez su kanallarına ait fotoğraflar Prof. Dr. Ülgen Zeki Ok'tan (C.B.Üniversitesi) temin edilmiştir. Teşekkür ederiz.

Kaynakça: http://www.youtube.com/watch?v=DnvVEyeELAI

http://www.youtube.com/watch?v=1kVjQ9ySYX0&feature=related