Kar * Ahmet Özer

kar yağıyor oynak bir havayı kollayarak
ömrümüze tanık bütün zamanlarına dünyanın
sesimizin bembeyaz bir sayfasına/ sonsuzluğa
akan günlerimizin çocuksu yalnızlığına
gri bir gökyüzünden ışıltılar sağılıyor
ardımızdaki ağıdın kilitli kapılarına.

çiçeğini özleyen kirazın yapraksız dalına
bir kuşu salıyor rüzgarı uçacağı yön belirsiz
iki göz/ çarpan bir yürek/ camlardan akan bakışlar
uzun yolculuğa çıkan trenlere sefer eyliyor
kar aralıksız yağıyor dünyanın yüzünü öperek.

kar sevincin büyüsünü serperek karanlık denizlere
çocuk düşlerimize oturtuyor akşamın hüznünü
ipekle sargılanan yıllan getiriyor penceremize
bin bir nakış ekliyor yaşamı havalandıran şarkılara.

saatin sesi/geceye giren yolcular/istasyonların uğultusu
yarım kalan bir güncenin sayfalarını havalandırıyor
tuzu dudaklarımızda bir aşkın güncesine yazılan
bir damla kan bırakıyor uçsuz sayfasına tarihin
bütün yeryüzünü düşündüren bir ses büyüyor: kar yağıyor.

(Adam Sanat / Sayı: 229)