20.11.2012 / 00:00
Seyyah ve araştırmacı yazar Özcan Yurdalan, Mart ayında İstanbul?dan kentimize geldi. Söyleşilerde bulunduk. 1955 yılında Adana?da dünyaya gelmiş. 1997?de Ankara Fotoğraf Sanatçıları Derneğinin kurucuları arasında yerini aldı. 1980?e kadar Disk-Genel İş Sendikası Foto Film Merkezi?nde, 1999 Marmara Depreminden sonra Dayanışma Gönüllüleri?nin Fotoğrafçı Çocuklar Atölyesi?nde çalıştı. 2000?de Fotoğraf Vakfı, 2004 yılında Nar Photos kurucuları arasında yer aldı.
Serbest gazeteciliğin yanında, uzun yolculuklara çıkıyor. Bir kaç kez Hindistan ve Nepal?a gitmiş. Anlattıkları ilgimi çekti. Aynı zamanda kendisi bir fotoğraf sanatçısı? Biz ona, o da bize yazdığı kitapları anlattı. Yayımlanan yedi kitabı var.
Namaste, yazarın 1990?da yazdığı, 1995 yılında yayınlanan ilk göz ağrısı?
Yurdalan diyor ki: ?Hindistan?a gidilir, ama Hindistan?ı bilmek bir yabancının haddini aşar; anlamak harcı değildir, gördüm diyebilmekse cesaret ister. Yine de Hindistan?a gidilir. Ben de gittim. Defalarca??
?Bilen bilir, eğer Hindistan?a bir kez gitmişseniz, ama gerçekten gitmiş, orada bulunmuşsanız kanınıza girer, bir daha mutlaka gidersiniz. Hiç direnmeyin.? (1)
Yurdalan?ın, Namaste Hindistan Yolculuğu Sarı Otobüs 3, isimli kitabını okurken, ben de birkaç kez Hindistan?a gittim. Onunla yolculuk yaptım. Tapınakları dolaştım. Ganj Nehri kenarında, son yolculuğuna çıkan insanları tanıdım. Hintliler için kutsal bir nehir. Dünyanın en büyük ve en yüksek sıradağlarından olan Himalaya Dağları?ndan doğar, 2500 km. yol kat eder. Hindistan ovalarından akıp gider. Nehir kenarında yaşayan insanlar, doğayla bütünlük içindedir. Ganj Nehri, 500 milyon Hintlinin hayatını etkiliyor. İnsanların büyük bir kısmı geçimlerini bu büyük ve kutsal nehirden sağlıyor. Her on iki yılda bir, 50 milyon insan, nehir kıyısında bir araya geliyor. Hindu Festivali, dünyanın en büyük festivali olma özelliğini taşıyor. Bu gizemli ülkeyi, kentleri, insanları, yaşayışları, inançları, kültürü, sanatı, müziği ve sonsuz mitolojisiyle tanımaya çalıştım.
Bu kitabı, 1992-2001 yılları arasında, 7 kez Hindistan?a yaptığı yolculukların hikâyesi…
Sarı Otobüs, birbirini tanımayan sekiz on kişilik gruplardan oluşuyor. Yolculuk, her yıl Eylül ayında Taksim?den başlıyor. İran-Pakistan üzerinden Hindistan?a ulaşılıyor.
Son durak, Nepal. Ülkenin kuzeyinde değişik rotalar izleniyor, Kadmandu?ya gidiliyor.
Aylarca kaldığı olmuş bu ülkede. Gördüklerini ve yaşadıklarını anlatıyor. Yaptığı yolculuklar sırasında birçok gezginle tanışmış. ?Bana söz düşerse şunu derim ki, aralarında bir tane bile bağlamasını sırtına vurmuş bağrı yanık Anadolu delikanlısı, boya kalemiyle, fırçasını cebine koymuş, kara gözlü bir memleket güzeli yoktu.?
?Hindistan, bir dünya. Uçsuz Bucaksız coğrafyası, şaşırtıcı doğası, iç dinamikleri, çatışmaları, çelişkileri ve uzlaşmalarıyla onca farklı kültürün bir arada yaşadığı bir kadim uygarlık, bir başka âlem.?
?Bu büyük ülke, irili ufaklı birçok yerel hanedanın etkileriyle birlikte Hindu, Budist, Müslüman ve İngiliz imparatorluklarının izlerini taşıyor. Yer altı kaynakları bereketli, insan emeği de bedava olduğu için ilk çağlardan bu yana işgalcilerin, emperyalistlerin ve sömürge politikalarının ilgi odağı olmuş.? (2)
Hitçe adı, Bhârat Ganarâjya. Başkenti Yeni Delhi, Hintçe ve İngilizce resmi dil. Ulusal marşları: ?Jana Gana Mana?. 2001 nüfus sayımına göre; 1.028.610.328 kişi, bu topraklarda yaşıyor. Güneyinde Hint Okyanusu, batısında Umman Denizi, doğusunda Bengal Körfezi ile çevrilidir.
Batısında Pakistan, Kuzeydoğusunda Çin Halk Cumhuriyeti, Nepal ve Bhutan, doğusunda Bangladeş ve Myanmar ülkeleriyle komşudur.
İndus Vadisi Uygarlığı ve Hint Yarım Küresi, kültürel zenginliği, tarihi ve ticaret yolları üzerinde olduğu için biliniyordu. Hinduizm, Budizm, Jainizm ve Shizmin doğum yeri.
Zerdüştçülük, Yahudilik, Hıristiyanlık ve İslam, M.S. I. Yüzyıldan sonra bölgenin çeşitli kültürlerini etkilemiş.
Hindistan, Federal bir cumhuriyettir. Parlamenter demokrasiye sahiptir. 28 eyalet ve yedi birlik bölgesinden oluşuyor. Eyalet ve Birlik bölgeleri de 610 ilçeye bölünmüş.
Okuryazar oranı çok düşük, Dünyanın en hızlı büyüyen ekonomisine sahip olmasına rağmen yoksulluk ve kötü beslenme oranları yüksektir.
Din, Hindistan?da bir yaşam tarzıdır. Hint geleneklerinde dinin önemli bir yeri vardır. Laik Hindistan, sayısız dini geleneğin ev sahibidir. Din zenginliğinin yanında kültürel zenginliğe de sahiptir. Hint kültürü, yurt dışında Hint sinemasıyla tanınmıştır. Mumbai?deki Bollywood önemli bir film endüstrisidir.
Hindistan?da genelde baharatlı yemekler yapılır. Hinduluk dini yüzünden inek kutsaldır, eti kullanılmaz.
Budizm, Hinduizm?in bir koludur. Zamanla tüm Asya?ya yayılmıştır. Bu İnancın kurucusu Gautama Buddha?nın öğretileri milyonlarca insanın hayatını aydınlatmış ve etkilemiştir.
Bu gizemli ülkeyi görmek ve yerinde izlemek için seyahate çıkılmayı hayal ediyorum…
Kaynakça: (1,2) Namaste Hindistan Yolculuğu Sarı Otobüs 3, Özcan Yurdalan, 2003, Everest Yayınları, İstanbul