YGS ile ilgili yazmamayı düşünüyordum. 11.05.2011 tarihinde Ankara Cumhuriyet Başsavcısının açıklamasından sonra kararım değişti.
Savcı, Şifre için kavuşturmaya gerek olmadığı, adı Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi olarak değiştirilen kurumun başkanı, Prof. Dr. Ali Demir hakkında görevi ihmal suçundan, YÖK?ün soruşturma izni vermesini talep etmiştir.
Ankara 7. İdare Mahkemesine açılan sınavın iptali istemli dava, 12.05.2011 tarihinde sonuçlandı. Sınavın iptali talebi reddedildi.
Danıştay?a açılan her adaya ayrı soru kitapçığı hazırlanmasının, Anayasa?nın eşitlik ilkesine aykırı olduğuna ilişkin dava, YGS?nin akıbetini belirleyecek.
Açıklanan sınav sonuçlarına 20.000?e yakın öğrenci itirazda bulunmuştur.
İtiraz konuları hayli ilginçtir. Mehmet Mamu, İzmir Cumhuriyet Savcılığı?na sorumlularının cezalandırılması talepli dilekçesinde,??Fen Bilimleri Testi?nde soru yanıtlamadığı halde, cevap kağıdında 8 yanlış soru gözüktüğünü?? iddia etmektedir.
Abbas Güçlü?ye göre, 420 puan alan H.N?nin internetteki cevap kağıdı boş gözükmektedir.
126 puan alan fen fakültesi öğrencisinin itirazı üzerine puanı 485?e yükseltiliyor.
Zahide Nur İrik, 132.629 puan aldığı için ??Barajı aşamadınız LYS?ye başvuramazsınız?? bilgi notu üzerine, itiraz ediyor puanı 326.068?e yükseltiliyor.
İtiraz dilekçeleri sonlandıkça, benzer durumlara ve daha başka ilginçliklere tanık olacağız.
İtiraz dilekçeleri 27 Mayıs 2011 tarihine kadar verilebilecek. LYS başvuruları uzatmayla 11.05.2011 tarihinde son buldu.
İtirazları sonucu 180 ve üzeri puana ulaşanların LYS?ye başvurmaları, alınacak kararla sağlanabilir. Yaşadıkları stres ve içinde bulundukları ruh haliyle, öğrencilerin ders çalışmaları ve sınavda başarılı olmaları sizce mümkün müdür?
Cezaevlerinde sınava girenlerin sınavı, dağıtılan hatalı soru kitapçıkları nedeniyle iptal edildi. 1 Mayıs?ta sınavları yenilendi.
İtirazlar sonucu puanlarda yapılan değişiklikler nedeniyle, Türkiye ortalaması yeniden yapılandırılmalıdır. Cezaevindekiler için yenilenen sınavın standart sapma ve ortalamaları, önceki mi yoksa sonraki sınava göre mi alınacak ayrı bir sıkıntı.
Ne yapılırsa yapılsın, sonuç gençlerimiz için pek hoş değildir. Ruh sağlıkları bozulmuş, hayal kırıklığı yaşamakta, dolayısıyla çalışmaktan kopmuşlardır.
Makamlara atanan kişilerin bilgi, beceri ve yeteneğine değil de; birilerine yakınlığına göre atama yapılırsa; atamayı yapanlar da, kurumlar da yıpratılır.
Metro Poll Araştırma 33 ilde yaptırdığı sormacada, halkın % 72?si ÖSYM?ye güvenmiyor. %68?i ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ali Demir?in istifasını istiyor. %56?sı şifre krizinde hükümetin de sorumlu olduğunu belirtmiştir.
AKP?li seçmenlerin düşünceleri de pek farklı değil. %56.2?si ÖSYM?ye güvenmiyor. %35.5?i şifre krizinde hükümetin sorumluluğu olduğunu düşünüyor. %60.7?si sınav şaibelidir, şüphelidir diye düşünüyor.
ODTÜ Eğitim Bilimleri Fakültesi?nin hazırladığı 2011 Yüksek Öğretime Geçiş Sınavı?nda, ??ÖSYM tarafından bu yıl ilk defa kullanılan şifreleme sisteminin, geniş ölçekli sınavlarda bilimsel dayanağı olmayan bir uygulama olduğu?? görüldü.
Yine raporda, ??Bu sınav bir ölçme aracıdır ve öğrenciyi yanıltmak ya da ipucu vermek gibi bir amacı olamaz. Bu nedenle en yalın şekilde hazırlanmalıdır. Aksi takdirde öğrenciler üzerinde yeteri kadar sınav baskısı varken birde soruların ve seçeneklerin sıralamasının uygun olmamasının hem dikkat hem de konsantrasyon açısından sorun yaratacağı yapılan pek çok bilimsel araştırma ile de doğrulanmıştır.?? ifadesi yer almaktadır.
Rapor Yargıtay?a açılan davaya önemli bir dayanak oluşturacaktır.
19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı öncesi, gençler iyi şeyler yaşamıyor. Şimdiden iki gencimiz intihar etti. Sınav iptal olsa da geri getirmek mümkün değil.
Öğrencilerin çocukluk ve gençliklerini yaşayıp sağlıklı bireyler olarak geliştikleri, isteyenin üniversite okuyabileceği, fakültelerinin üç saatlik sınavlarla değil de, ilk ve ortaöğretim başarılarına göre belirlendiği günler özlemiyle, gençlerimizin bayramı kutlu olsun.