Anamın Ekmeğine Kuru, Ayranına Duru Demem

“Kahraman, anadan doğar; at kısraktan.””Anamın ekmeğine kuru, ayranına duru demem.”üstüne söz söylenir mi güzel atalarımızın bu sözlerinin?
“ Bana iyi anneler veriniz, size iyi vatandaşlar vereyim” Napoleon BONAPARTE inanmadan dile getirebilir mi bu kadar manidar sözü? Anneliği sözcüklere, cümlelere sığdırmak, sınırlandırmak zor.
Her aşk biter, eskir, heyecanını yitirir. Annelerin çocuklarına sevdaları, tutkulu vazgeçilmez aşkları biter mi?
Ben de bir evladım, ben de bir anneyim. Hem annemin bana olan sevgisini biliyorum hem de anneliğimi bana tüm ince duyarlılıklarıyla yaşatan sonsuz kere daha yaşatacak olan oğluma sevgimi biliyorum. Övünç kaynağım, sırdaşım, haklı güvenim; anneliğin dayanılmaz güzelliklerini yaşadığım oğlumu seçme şansım yoktu; ama olsaydı yine sadece onu seçerdim.
ANNE VE ÇOCUK
1 yaşınızdayken sizi elleriyle besledi ve yıkadı. Bütün gece ağlayıp onu uyutmayarak teşekkür ettiniz
2 yaşınızdayken size yürümeyi öğretti Size seslendiğinde odadan kaçarak teşekkür ettiniz
3 yaşınızdayken size özenle yemekler hazırladı Tabağınızı masanın altına dökerek teşekkür ettiniz
4 yaşınızdayken elinize rengârenk kalemler tutuşturdu. Evin bütün duvarlarına resim yaparak teşekkür ettiniz
5 yaşınızdayken sizi cici kıyafetlerle süsledi. Gördüğünüz ilk çamur birikintisine atlayarak teşekkür ettiniz
6 yaşınızdayken okula kadar sizinle yürüdü. Sokaklarda “GİTMEYECEEEĞİİM” diye ağlayarak teşekkür ettiniz
7 yaşınızdayken size bir top hediye etti. Komşunun camini kırarak teşekkür ettiniz
9 yaşınızdayken size piyano öğretmeni buldu. Notaları bir gün bile çalışmayarak teşekkür ettiniz
10 yaşınızdayken doğum günü partilerinden dans derslerine kadar her yere sizi arabayla götürdü. Arabadan fırlayıp giderken arkanıza bile bakmayarak teşekkür ettiniz
11 yaşınızdayken sizi arkadaşınızla sinemaya götürdü. “Sen bizimle oturma” diyerek teşekkür ettiniz
12 yaşınızdayken zararlı TV programlarını seyretmenizi istemedi. O evde değilken hepsini izleyerek teşekkür ettiniz
15 yaşınızdayken sizi yurtdışında yaz kampına gönderdi. Tek satir mektup yazmayarak teşekkür ettiniz
17 yaşınızdayken erkek arkadaşınızla partiye gitmenize izin verdi. Bir telefon bile etmeden sabaha karşı eve dönerek teşekkür ettiniz.
19 yaşınızdayken okul masraflarınızı karşıladı, sizi arabayla kampusa götürdü ve eşyalarınızı taşıdı. Arkadaşlarınız alay etmesin diye kampus kapısında vedalaşarak teşekkür ettiniz
21 yaşınızdayken iş hayati ve kariyerinizle ilgili size fikir vermek istedi “Ben senin gibi olmayacağım” diyerek teşekkür ettiniz
22 yaşınızdayken kep giyme töreninizde size gururla sarıldı. Avrupa seyahati için para isteyerek teşekkür ettiniz
24 yaşınızdayken uzun suredir çıktığınız çocukla tanışmak istedi “Zamanını ben bilirim” diye tersleyerek teşekkür ettiniz
25 yaşınızdayken düğün masraflarınızı karşıladı, sizin için hem mutlu oldu hem çok duygulandı. Siz dünyanın bir ucuna taşınarak teşekkür ettiniz
30 yaşınızdayken bebek bakımı hakkında size akıl vermek istedi. “Artık bu ilkel yöntemleri bırak” diyerek teşekkür ettiniz
40 yaşınızdayken sizi arayıp bir akrabanızın doğum gününü hatırlattı “Anne işim başımdan aşkın” diyerek teşekkür ettiniz
50 yaşınızdayken o çok hastalandı, hafta sonunda onu görmeye gittiğinizde mutlu oldu. Ona yaşlıların çocuk gibi nazlı olduğunu söyleyerek teşekkür ettiniz
Derken bir gün….. o öldü. O güne kadar onun için yapmadığınız ne varsa, o anda kalbinize bir yıldırım gibi düştü.
Annelerinin kıymetini bilebilecek tüm çocuklara ve yaşarken, bizimleyken kıymetini bilmek istediğimiz tüm annelere saygılarımla.