Telefon * Oktay Rıfat

Gözlerin var ya çekik kara kara Önce gözlerindi en güzel ışık Beyaz dişlerindi bacakların omuzun Damalı örtüde bir kâse çorba gibi Buğulu bir lezzetti karıkocalık Şimdi bir çınar yeşeriyor içimde Bir şarkı söyleniyor uzun uzun Hürriyetin rüzgârlı bayrağı oldu Bize yeten aydınlığı sevdamızın Aman dayanamazsam…

Telli Telefon * Oktay Rıfat

Ne ettim de bâd-ı saba ile yolladımGurbet elden nazlı yâra selâmıYetiş imdadıma telli telefonAyağına düştüm posta tatarı Aya bakar mektubunun gelmesiKara bahtım söyler kahve telvesiBir şey değil verem olup ölmesiÜstümden hasretliği atamıyorumSensiz döşeklerde yatamıyorum

Tel Örgülere Takılmadan * Adnan Yücel

Daha takılmadan bu telörgülere Biz ki Çocuğumuz dedik alınterine Okşadık alınterinin yanaklarını Nasıl sevdik karayı bembeyaz Sarıyı kıpkızıl Pembe-beyaz dallarcasına Tohum tohum patlarcasına Üstüne üstüne yürüdük ölümlerin Aşkın sularına girercesine Ve tarihin en güzel yaprağını Güneşin parmağıyla çevirircesine Bir şarkıyla geldik bugünlere Sevdikçe söyledik Özledikçe…

Tel Cambazlarının Tel Üstündeki Durumu * Turgut Uyar

Sizin alınız al inandımMorunuz mor inandımTanrınız büyük amennaŞiiriniz adamakıllı şiirDumanı da cabaAma sizin adınız neBenim dengemi bozmayınızBütün ağaçlarla uyuşmuşumKalabalık ha olmuş ha olmamışSokaklarda yitirmiş cebimde bulmuşumAma ağaçlar şöyleymişAma sokaklar böyleymişAma sizin adınız neBenim dengemi bozmayınızAşkım da değişebilir gerçeklerim dePırıl pırıl dalgalı bir denize karşıYan gelmişim…

Teğet * Yılmaz Odabaşı

Herkes kırılamaz; bazen ipince bir dal olmak gerekir kırılmak için: Ama dünya kütüklerin? Ağlayamaz herkes; ağlayabilecek kadar büyümek gerekir: Dünya ise küçüklerin? Sevemez herkes; bir orman olmak gerekir sevmek için: Bak ki dünya çöllerin? Ve vâkur bir damla olmak dalga için. Katılmak okyanusa aşk için,…

Anarşizm Nedir ?

“Anarşizm” ve “anarşi” şüphesiz siyaset teorisinde en fazla yanlış temsil edilen kavramlardır. Genel anlamı ile, “kaos” veya “düzensizlik” kelimeleri ile eş anlamlı tutularak, anarşistlerin toplumsal kaos ve “orman kanunu”'na geri dönüşü istediği belirtilir. Bu yanlış temsiliyet (anlamlandırma) sorunu tarihsel bir paralellik gösterir. Örneğin, tek adam…

Ambargo

3.Ekonomik politikanın yaptırım araçlarından bir tanesi. Bir ülkeyi ekonomik açıdan zor duruma düşürmek için ticaret gemilerinin ve diğer malların giriş çıkışının, ithalat ve ihracatın yasaklanması. Ambargo etkili olabilmesi için sadece denizden değil, havadan ve hatta karadan da uygulanmalıdır. Ambargo sivil ve uluslararası olmak üzere iki…

Altı Gün Savaşları

1960-1980 arası Orta Doğu gelişmelerinde, 1967 Arap-İsrail Savaşı bir dönüm noktası teşkil eder. Çünkü, bu savaşta İsrail'in Araplar karşısında kazandığı kesin zaferler neticesinde, topraklarını savaştan öncekinin dört misli genişletmesi, Arap-İsrail meselesine çok büyük boyutlar kazandırmış ve neticelerini günümüze kadar getirmiştir. 1948 Arap-İsrail Savaşı'nı Araplar tahrik…

Sincan İstasyonu * Edebiyat Dergisi

AYLIK EDEBİYAT DERGİSİ İMTİYAZ SAHİBİ VE YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ: Abdülkadir BudakYAYIN YÖNETMENİ: Abdülkadir BudakYAYIN KOORDİNATÖRLERİ: Ramazan Teknikel – MehmetKaraYILLIK ABONE: 36 YTL A.Budak'ın 5468561 no'lu posta çeki hesabına yatınlarak, dekontun dergimize gönderilmesi…BANKA HA VELE : Akbank Ankara Şb. 5-180107 no'lu hesabaYÖNETİM YERİ: Atatürk Cad. İrem…

Taraflı * Küçük İskender

Uyku sıçratıyor boğucu yaz sızarken ağustosa sırtında kuyruklu piyanolarla Sahildeki küçük ağacın dallarında şarkı söyleyen sarhoş ve ölü balıklar buraları bir anlayan olmalı adını bilmediğim sulara deydirirken ayaklarımı

Tanrıların Yeryüzü Seyahatnamesi * Küçük İskender

bir: şunu unutma mah: uluslararası suların en sarp semenderi! inanılmaz bir iş gibi. sızının kapalı tutulduğu gevşek deliliğin bronz menzil üzerinde düzensiz cetvel üzerinde gözlerini ekmeğe dikmiş köylünün geometrik geçmişinde ve uğultuları emerek yaklaşan yüzyılı yüzyılın dağlara bir çocuk pijaması giydirdiği aşk anını dile deyen…

Tan * Arthur Rimbaud

Sarıldım yaz şafağına. Hiçbir şey kımıldamıyordu daha alnacında sarayların.Ölüy-dü su. Orman yolundan ayrılmıyordu alacakaranlığı konak yer-leri. Yürüdüm, diri ve ılık solukları uyandırıp; ve baktı değerlitaşlar, ve gürültüsüzce havalandı kanatlar. Şimdiden yepyeni ve solgun ışıklarla dolu bir patikada, birçiçek yaptı ilk girişimi ve adını söyledi bana….

Tanık ve Kefil * Celal Soycan

çıngıraklı tarihlere uğradım diyalektikgereği iğfali peşinmiş öngörülen vuslatın kolsuz bir çevirmenin işaret dilindenyazdığımla sınadım çok gündüzlü kadınımı defter kurutup yele salan ehil ve cahilyoldaşlar edindim sonumun öncesindemevsimler çerçisi kardeşlerime kıydım dikiş tutmaz tanrıların günah ve gül tufanıortasında ben hırpaladım yolumun yolcusunuher kavşakta kılavuz ölülerinin ağzındanadımı…

Talihsiz * Cahit Sıtkı Tarancı

Arzunun bir hayalet sardığı bir geceydi,Bir geceydi hakikat yalanlara baş eğdi.Bu gecenin susuzluk mahsulüsün bunu bil. Kundaksız uzatıldın iğneli beşiğineVe böylece AzrailIstırabı mıhladı küçücük benliğine. Ecelin kucağında erirken çocukluğun,Aleme sırdı senin varlığın ve yokluğun.Hala bilinmez nedir kalbindeki bunalan. Lambanı yaktılarsa lambanı kendin söndür,Söndürmekle oyalan,Gir geceler…

Tahattür * Arif Damar

“Bir sigara yakmaz mısın Kadir?” Kızılırmak akıyorduben, kararan karşı dağlara bakıpgayri ihtiyari böyle söyledim. Fakir bir Anadolu akşamındadağlar,ağaçlar,ve benAyaktaydık.Ve KızılırmakDağlardan,ağaçlardan,ve bendenvazgeçilmez bir şeyler alıpbir şeyler bırakarakakıyordu. Bir tarafta geceyive duran hayatı tutuşturacakne bir alevne bir sesSırtımda üşüyen bir elin soğukluğu. Sigaramı içmesen de olur Kadir!Fakat,…

Tabir için Bir Rüya * Can Yücel

Hiç mi sabah görmedik yani !Böyle yeşil gökyüzü mü olurmuş !O karpuzu hangi dürzü astı oraya ?..Vur bıçağı , bakma yaşın gözüne !Çal bıçağı parmaklıklar arasındanKi yarılsın çil çubuklu -kabuğuÇatırdıya çatırdıya !..Vur pençe-i Ali'deki şemşir aşkına !Vur ki çıksın,Çıksın gayri ortayaKuyu- yeşil hapislere sığmayan,Kan-davalı ,DelikanlıKızılbaş…

Uzatmalısevgililer * Küçük İskender

Bir masaya kaç kapıdan girilir meridyeni incitmeden talaz talaz alkolün haydut kaldığı portreler gibi biraz üşümüş biraz yorgun biraz vakti dar Beyoğlu, insana mezar toprağı olur çöker urlarımızla çiçeklenir hayatlarımıza dair masallar haşlanmış martı, his sote ve şiir kızartması açığa vurulamayan sırlarımızda kalır aşkın filistin…