Bi Damlacık * Can Yücel

Duru bir yeşildi ortalık Akşam güneşi kırılmış bir mızrak boyu Ve çocuk sesleriyle iniyordu ışık, Ağlarda sanki dargın bir kılınç balığı Pullarını döküyor üstüme Bir sessizliği anlatmak için yazıldı bu şiir Belki de anmak için bi damlacık bir sessizliği

Bildiğim Bir Şarkı Var * Ümit Yaşar Oğuzcan

Merhametsiz karanlıklar içindeyim Ne zaman güneş doğacak bilmiyorum Mavi denizlere mor dağlara karşı Bildiğim bir şarkı var onu söylüyorum Bildiğim bir şarkı var onu söylüyorum Bütün şarkılar gibi kederli Sokaklar, caddeler, evler bomboş Yokluğun sırtıma saplandı bir bıçak gibi Yokluğun sırtıma saplandı bir bıçak gibi…

Bilgelerin Ölüm Türküsü * Afşar Timuçin

Ölümün üstüne sünger çekinYaşayandan başkası bilmez yaşadığınıÖlümü zambaklarla süslemeyinGiden aldı götürdü yanlışını Geriye umut kalmış gibiAcıyı anılarla beslemeyinVazoya dün koyduğunuz çiçeğiKısaca herşeyiyle astığınız gerçeğiÖlü resimleriyle süslemeyin Yalnızlığa o kadar gücenmeyinSaplanmayın bilgi kitaplarınaÇaresiz kalanı da anlayınSıradan sevinçleri küçük duyarlıklarıAkşamcılıkları hoş karşılayın Sakın ölüme geç kalmayınKızmayın çanları…

Bilinmeyen * Cahit Külebi

O ki bardağa dökülen seraptır (Bal yoğunluğundadır, sıcaktır, ışıktır) O ki sabah erken bir bahçedir (Çayır kokusudur, serinliktir, umuttur) O ki esen yeldir kar erirken (Çiğdemdir, ağaç çiçeğidir, okşayıştır) O ki içilen sudur kana kana (Özlemdir, doymayıştır, kardeştir) O ki bir yüce ırmaktır akar (Ürküntüdür,…

Bilirim Deppoyları * Cevat Çapan

Güz-geceye yönelmiş bir saati güzünGözleri bulutlara takılıİskele nerdeyse uzaklaştı vapurdanBir martı bakışların içinden süzülüpBir başka martıya değiyor Sular mı hava mı ormandan boşalanDokunsan gözleri çiçek dürbünüYürüsen bir mağara karanlıkYosun basamaklı uzak kuledenBelirsiz adımlarla iniyor gece Sözleri çalgısız bir şölenin artığıBir yerde bir tavşan ürkek –Bir…

Kimi Sevsem Sensin * Attila İlhan

kimi sevsem sensin / hayretsevgi hepsini nasıl değiştiriyorgözleri maviyken yaprak yeşilisenin sesinle konuşuyor elbetyarım bakışları o kadar tehlikelisenin sigaranı senin gibi içiyorkimi sevsem sensin / hayretsenden nedense vazgeçilemiyor her şeyi terk ettim / ne aşk ne şehvetsarışın başladığım esmer bitiyoranlaşılmaz yüzü koyu gölgelidudakları keskin kırmızı…

Duvar * Attila İlhan

– bu şiir ikinci dünya savaşı içinde kahredilen bütün dünya duvarları için yazılmıştır.- ben bir duvarım hiç güneş görmedimsen hiç güneş görmemiş bir başka duvaryüzümüz benek benek tahta kurusundanve sinemiz baştan başa ak üstünde karalar– kelepçeden kahroldu kahroldu bileklerim– sıyrılıp çıktım artık ölüm korkusundan– dilim…

RüzgÂr Gülü * Attila İlhan

önümden çekilirsen istanbul görüneceknerede olduğumu bileceğimsisler utanacak eğilecekağzının ucundan öpeceğimsaçına kalbimi takacağımavcunda bir şiir büyüyeceknerede olduğumu bileceğim bu çıplak geceler yok mubu plak böyle ağlamıyor mucamları kırmak işten değildelirecek miyim neyimkirpiklerimden mısra dökülüyorkenya'da simsiyah yalnızımyoksul bir şilepte gemiciyimmalezya'da yük bekliyorumönümden çekilirsen istanbul görüneceknerede olduğumu bileceğim…

Sana Ne Yaptılar * Attila İlhan

O sabah mı çıkmıştın, bir gün önce mi Bir bıçağın ağzında yürür gibiydin Demirlerin soğukluğu soluk dudaklarında Gözlerinde karanlığı dar hücrelerin Seni görür görmez özgürlüğümden utandım Söyle ne içersin, çay mı kahve mi Çok değişmişsin birden tanıyamadım. Saçların uzundu, omuzlarına akardı Gönlümüz şenlenirdi sarışınlığından Onlar…

TUTUKLUNUN GÜNLÜĞÜ'NDEN * Attila İlhan

/ salı gecesi / kara bir balta buldu akşam vuracak noktayıhücreler doldu bir ıslık en yakın maçka tramvayıkim bırakmış yalnızlığıma bu hüzzâm şarkıyıkimin bu karanlık kimler sürgülemişler kapıyıinsan olan bağlar her koptuğu yerden yaşamayı daktilolar camları bulutlu sorgu odalarında didiklemez mi özgürlüğünü sansaryan hanı'nda küflenir…

Üçüncü Şahsın Şiiri * Attila İlhan

gözlerin gözlerime değincefelâketim olurdu ağlardımbeni sevmiyordun bilirdimbir sevdiğin vardı duyardımçöp gibi bir oğlan ipincehayırsızın biriydi fikrimcene vakit karşımda görsemöldüreceğimden korkardımfelâketim olurdu ağlardım ne vakit maçka'dan geçsemlimanda hep gemiler olurduağaçlar kuş gibi gülerdibir rüzgâr aklımı alırdısessizce bir cıgara yakardınparmaklarımın ucunu yakardınkirpiklerini eğerdin bakardınüşürdüm içim ürperirdifelâketim olurdu…

Sisler Bulvarı * Attila İlhan

elinin arkasında güneş duruyorduaylardan kasımdı üşüyordukağacın biri bulvarda ölüyorduşehrin camları kaygısız gülüyorduher köşe başında öpüşüyorduk**********************sisler bulvarı'na akşam çökmüştüomuzlarımıza çoktan çökmüştükesik birer kol gibi yalnızdıkdağlarda ateşler yanmıyordudeniz fenerleri sönmüştübirbirimizin gözlerini arıyorduk*************************sisler bulvarı'nda seni kaybettimsokak lambaları öksürüyorduyukarıda bulutlar yürüyorduterkedilmiş bir çocuk gibiydimdokunsanız ağlayacaktımyenikapı'da bir tren vardı**********************sisler bulvarı'nda…

Muhayyer * Attila İlhan

önemli gizli boyutlarıyla yeryüzündeki yaşantımızne kadar azdır yaşadığımızdan yaşadığımızı sandığımızsöylediklerimizle değil söylemediklerimizle varızo gün ki ölümün perdesine yapayalnız yansırızne kadar azdır yaşadığımızdan yaşadığımızı sandığımız bir incesaz ki süreklidir yaprak döken korulardaçılgınlıkları oluşturur en çapraşık duygulardabüyük çıkmaz akla gelip de sorulmayan sorulardabazı insan içten içe düşünür…

Pia * Attila İlhan

ne olur kim olduğunu bilsem pia'nınellerini bir tutsam ölsemböyle uzak uzak seslenmeseben bir şehre geldiğim vakito başka bir şehre gitmeseotelleri bomboş bulmasamiçlenip buzlu bir kadeh gibibuğulanıp buğulanıp durmasamne olur sabaha karşı rıhtımdaçocuklar pia'yı görselerbana haber salsalar bilsemiçimi büsbütün yıldız basarbir hançer gibi çıkıp giderdim ben…

Bel Çiçeği * Attila İlhan

alsancak garı'na devrildilergece garın saati belâ çiçeğihiçbir şeyin farkında değildilerkalleş bir titreme aldı erkeğielleri yırtılmıştı kelepçeliydilerçantasını karısı taşıyordu hiç kimse tanımıyordu kimdilergece garın saati belâ çiçeğiüçüncü mevki bir vagona bindileranlaşıldı erkeğin gideceğibir şeyden vazgeçmiş gibiydilerbir türlü karısına bakamıyordu ayaküstü birer bafra içtilergece garın saati belâ…

Kirli Yüzlü Melekler * Attila İlhan

sayende sayebân olduk istanbul şehrisayende sebil olduk aç kaldık sefil oldukyıldızlar dem çekti güvercinler gibi başucumuzdave yaktı perişan eyledi sine-i sâd-pâremizisaplanıp hançer misâli bir hilâlsokaklar serseri biz serseriyüksekkaldırım dabir cezayir şarkısını dile getirdi plâklarcadde-i kebir: bütün ışıklarını yakmış bir gemidirsinemalar neredeyse boşalacaklar vay anam vaysen…

Cebbar Oğlu Mehemmed * Attila İlhan

kaman cıvarına bahar gelinceyıkılır ovadan apdal çadırlarıyücesinde pâre pâre duman tutmuşdüdüldağ'ın yaylâsında mekân kurulurhoş gelmişsin evvel baharnisan ayı içinde donanır dağlardonanır yeşilinden alındanistasyon deresi kabarmıştırhacıdağ'ın selindendağlar sıra sıradır eylim eylimdağlar uzanır bir uçtan bir ucadağlar bir birinden yüceyamaçlarında kireç yakılırbir ömür boyunca kahrı çekilirkimse anlamamış…