Şimdi Burada Değilsin * Cezmi Ersöz

şimdi burda değilsin…. ama beni duyuyosun…biliyorum… kapat gözlerini benim için ve dinle n'olur… bak yoksun… bunun anlamını biliyomusunn…. yokluğun yüreğimmdeki bu yıldızsız, bu dipsiz, karanlık gece… yokluğun, odamın duvarlarına astığım suretlerine bakarken, unuttuğum dalgın gözlerim…. yokluğun yastığımda bıraktığın bu kimsesiz saç telleri… sırf kalemini değdirdiğin…

Şimdi * Özdemir Asaf

Eskiden hep giderken olsam derdim, Bilmediğim oraları özlerdim. Nedir dönerken, nedir akşam Bilmezdim, bilmeden gülerdim Başka, hep başka bir yerde olsam. O gelir beni bulur derdim. İçinde neler olup olmadığını düşünmeden, Evlerin, evlerin arasından geçip giderdim.

Şiirler * Refik Durbaş

ey ezilmişlik! bir gün ben de ulaşacağım kapılarına. yoksulluğun o sonsuz panayırını aşacağım. aşkın şiirini ve memuriyetini kuracağım ve elbette bitecek zamanla edebiyat tarihi sevdanın ve alkolün kahramanlığı er mektupları gurbetin yüreğimi dağlayan diktatörlüğü. sevgilim acemi bir karanfil gibi açıyor her sabah şehrin yanaklarında bense…

Şimdi Gel * Metin Altıok

Sevdaydı bulduğum sende,Sende buldum senden geçtim.Terk ettim sanma sakın;Yeni bir hızla bilendim,Çağıldayan özgür sesinde. Şimdi gel durdurma beni. Çünkü sevda bir nehirdir,Akar insan bütünlüğüne.Türlü kollar alarakKatar onları benliğine.Yürekten yüreklere yönelir. Şimdi gel dondurma beni.

Şimdi Nerdeyse * Kemal Özer

Böyle değildi bu kenttesokaklar, şarkılar ve insanlar.Yürüyüp giderdik birliktebir heyecanı paylaşarak.Bir gergefe girip çıkaniğneler gibi ayaklarımızişlerdi yürüdüğümüz yollaracoşkulu saatlerin nakışını. Alınlarımıza biriken güneşşimdi nerdeyse soğuyacak.

Sait Faik Abasıyanık * Şimdi Sevişme Vakti

Çıplak heykeller yapmalıyım.Çırılçıplak heykellerNefis rüyalarınız içinEy önünden geçen ak sakallıkasketli,Yırtık mintanından adalelerigözükenDilenciSana önceŞiirlerin tadınıAşkların tadınıKitaplardan tattırmalıyımResimlerden duyurmalıyım,resimlerden… Şu oğlan çocuğuna bakFırça sallıyorKokmuş manifaturacının ayağınaDörtyüzbin tekliğindenOn kuruş verecek. Seni satmam çocuğumDörtyüzbin tekliğe.Ne güzel kaşların varNe güzel bileklerinHele ne ellerin var, ne ellerin SöylemeliyimYokYok… meydanlardabağırmalıyım,Bu küçükGüllerin buram…

Şimdinin * Özdemir Asaf

Şimdi ben neden mi güler? Şimdi ben bir başka bana, Bir başka şimdiden baktığımdandır… Şimdi bu müzik neye çalmakta, Ne var ona böylesine dalmakta? Uçurumlarla dağlar birbirinden çıkmadır. Selam verdim, görmedin, ne zaman, şimdi. O şimdi benimdi, bu senin şimdi. Şimdilerin kimi güldürür, kimi ağlatır….

Şu Ballanan Bahçe * Edip Cansever

Mavi rüyalarla dolu göğün kovası İçinden kana kana içtiğim Bulut kokulu gelin bohçası Kısa sanma hayatı koş Umut dolu bu dirlik kavgasında Olgun bir kadın şu ballanan bahçe Bedeller peşin ödenir Kurumuş boğazında bir yudum suyla Titrek korku şakacı bir at, içimin eğri ovalarında.

Şu Kalabalıkta Gördüğün Herkesin * Necati Cumalı

Sinemalarda kalabalık sahneler görürsünEski esir pazarlarını hatırlatırGüney Pasifik'te ya da Afrika'da bir limanKocaman gemilerin yanaştığı kıyıdaTektük beyazın karıştığı yerli halkKurulmuş tezgâhların arasında dolaşır Çarşıda pazarda her günSayısız insanlarla yanyanasınBölük bölük geçen askerler görürsünHastaneler mahpusaneler önünden geçersinHer biri kalabalığın arasına katılmışKiminin tramvay sürücüleri gibi ayak üstüKiminin…

Şu Küçük Şey * Edip Cansever

İndirdik mi suya denizi –İndirmedik suya denizi –İndirdikti suya denizi Buruk ve unutulmuş yapıyor beni Şu akşamüstü, şu küçük şey Çökerken sisleriyle-küçük vapurun kamarasını andıran- Dilsiz ve gücenmiş bir öykü gibi. Nice sözler vardır -belli belirsiz- bir yangın yerine benzer Arasıra kokusunu duyarız Ve aşklar…

ŞU VARNA'DA * Kemal Özer

I Şu Varna'da unutmanın yolu yokçakıl taşları gibi duracakbelleğimin dibindebaktığı yerden denize bakmak Nâzım'ınellerini yakan vapuru beklemekbir daha geçsin diye Varna önündenve duymak geceleri uyutmayan o özlemibunca yıl sonra sesinde“anayurda selâm” diyen yoldaşın II Kurda kuşa yedirmeden getirdimşu Varna'da yüklendiğim selâmışu Varna'da havuzun başında Bir…

ŞUBAT AYINDA ANKARA'DA * Özdemir İnce

Bu yıl erken bastırdı kış! Yağmur yağıyor, yağmur yağdıkça seviyorum seni. kar yağıyor, kar yağdıkça seviyorum seni. karaya vurdukça, sular dondukça üşüdükçe, bir şeyler yitirdikçe, umudum kırıldıkça çıkmaza girdikçe yaşam, yüreğim sıkıştıkça, sen değiştikçe daha çok seviyorum seni. Donmuş suda çelik tadı var ağzımda eski…

Şubat Günü * Cahit Sıtkı Tarancı

Kim ne bilsin neydi beni uyutan? Uyanmadığım o sabah uykudan. Henüz yaşıyordum yeniden yeni Bir şubat gününün güzelliğini. Türkü kalmasın diye söylenmedik, Bendim o yağan kar, âsude şenlik, Dağlara, ovalara, şehirlere; Sevgilinin hülyalarına göre.

Şubat Yolcusu * Attila İlhan

seni kim çizebilir şubat yolcusuyalnız akşam olsun dağınık olsunceplerinde bozuk bir bulut uğultusugeceleyin dörtte bir ölüm korkusudörtte dört sabaha karşı yağmursunseni kim çizebilir şubat yolcusubütün çizgileri bozuyorsun

MÜJDAT GEZEN'İN HAKKI…

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan 12 Haziran 2011 gecesi, “Balkon konuşmasında” uzlaşmacı mesajlar verdi: Partisine oy vermeyenlere de teşekkür etti, “Kazanan Türkiye'dir”, “Hesaplaşma değil helalleşme günüdür” dedi… Fakat bu konuşma, pek çok kişinin kafasındaki otoriterleşme kaygılarını gidermeye yetmedi. Çünkü 2007 seçimleri gecesi de benzer bir konuşma…

İLHAN SELÇUK'LA İLİGİLİ BİR ANI

Toplumsal kimliği olan insanların kişisel anılardaki yerleri çok farklı oluyor. Elbette, bir annenin, bir babanın, bir kardeşin bir dostun ölümünden sonra onunla yaşanmışlıklar hiç unutulmuyor… Ama topluma mal olmuş kişilerin manevi varlıkları bu anılara eklendiği zaman ortaya, daha acı verici, canlılığını hiç yitirmeyen anılar çıkıyor….

Hoşgeldin Kadınım * Nazım Hikmet

Hoş geldin kadınım benim hoş geldin yorulmuşsundur; nasıl etsemde yıkasam ayacıklarını ne gül suyum ne gümüş leğenim var, susamışsındır; buzlu şerbetim yok ki ikram edeyim acıkmışsındır; beyaz ketenli örtülü sofralar kuramam memleket gibi yoksuldur odam. Hoş geldin kadınım benim hoş geldin ayağını basdın odama kırk…