Tokat / Komana Pontika

Tokat ve çevresinde, özellikle Maşathöyük ve Horoztepe?de yapılan arkeolojik kazılarda ele geçen buluntular yörenin Kalkolitik Çağdan (MÖ.5500-3500) beri yerleşim alanı olduğunu göstermiştir. MÖ. XVII. yüzyılda Hititlerin egemenliği altında kalan yöre, MÖ. XV. ve VIII. yüzyıllar arasında Kaşkalar tarafından istilaya uğramış ve yakılıp yıkılmıştır. Ege göç kavimleriyle Batı Anadolu?yu istila eden Frigler Tokat yöresindeki Çekerek, Tozanlı, Kelkit Çayı boylarında kurulu Hitit kentlerini işgal etmişlerdir. Maşathöyük?te Frig dönemine ait yapılar ve çeşitli buluntular ele geçmiştir. Karadeniz?den gelen Kimmerlerin Frig egemenliğine son vermesi ile Yöreye MÖ. VI. yüzyılda Medler, daha sonra da Perslerin hakim olmuşlardır. Pers yönetimi sırasında Büyük Kapadokya Satraplığı?nın sınırları içerisinde kalmıştır. Bu dönemde yöredeki başlıca yerleşme, dinsel ve ticari açıdan büyük önem taşıyan Komana idi.
Komana, Tokat?ın 9 km kuzeydoğusunda, Gümenek mevkiinde bir tepe üzerinde bulunmaktadır. Kapadokya?daki Komana ile karıştırılmamak için Komana Pontika adı ile anılmıştır. Daha sonra Kapadokya?nın kuzeyindeki Pontus Kapadokiası?na bağlanan yöre MÖ. IV. yüzyıl sonlarında Makedonyalıların egemenliği altına girmiştir. Büyük İskender?in ölümünden sonra, komutanları arasındaki anlaşmazlıktan doğan karışıklık sırasında Pers kökenli I.Mithradetes, MÖ.IV.yüzyıl başlarında yöreyi de içerisine alan topraklarda Pontus Krallığını kurmuştur. Giderek güçlenen Pontus Kralları Niksar, Turhal ve Zile?de Gazafilaklia denen güçlü kaleler, Komana ve Erbaa?da da tapınak, saray ve villalar yapmışlardır.
Karadeniz kıyılarında güçlenen, zamanla Anadolu?nun büyük bir bölümünü egemenlik içine alan Pontus Krallığı, Anadolu?yu istila eden Roma ordularına karşı uzun yıllar süren savaşmışlar, bu savaşlar sonucunda da MÖ.I.yüzyılda yöre kesin olarak Romalıların eline geçmiştir. Pontus?un güçlü direnişini kırmak için Roma, en güçlü generallerini Küçük Asya?ya göndermiş, Amiral Triarius, Sulla, V.Flaccus, Lucullus ve Pompeius büyük mücadeleler vermişlerdir. MÖ. 47?de J. Sezar Zile?ye gelmiş ve Roma?ya başkaldıran Pontus asıllı Basforos kralı II.Pharnake?nin orduları ile Altıağaç mevkiinde karşılaşmış ve büyük zafer kazanmıştır. Sezar ?Veni, Vidi, Vici? (Geldim, gördüm, yendim) diyerek Roma?ya bildirmiştir. 400 yıl süren Roma egemenliği sırasında Tokat ve yöresinde ticaret, bayındırlık ve ulaşım gelişmiş, kentler imar edilmiş, Komana, Niksar, Zile ve Sulusaray?ın önemi artmıştır.
Roma İmparatorluğu?nun 395?te ikiye ayrılmasından sonra Doğu Roma (Bizans) sınırları içerisinde kalan yöre, bu dönemde VIII. yüzyıldan sonra Arap akınlarına uğramış, Bizanslılar ile Araplar arasında birkaç kez el değiştirmiştir.
Antik Komana kentinin yeri ancak gezginler tarafından yazıtlar yardımıyla tesbit edilmiştir. Hamilton (1842), Anderson (1903) ve Cumont?lar (1906) seyahatlerinde Tokat, Komana ve çevresinde rastladıkları kalıntılardan bahsetmişler, Wilson (1960) tezinde bölge yerleşimlerine dair tüm bilgileri bir araya toplamıştır.
Komana antik kentinde 2004 yılından beri sürdürülmekte olan yüzey araştırmasının sınırları 2007 yılında Komana antik kenti territorium?unu kapsayacak şekilde genişletilmiştir. Çalışmaların amacı Komana?nın kırsal kesiminde yerleşme düzenlerini anlamak olmuştur. Yapılan yüzey araştırması sırasında çok sayıda Orta ve Geç Bizans Dönemi?ne tarihlenebilecek yerleşme tespit edilmiştir. Bu alanların yanı sıra Helenistik ve Bizans Dönemleri?nde kullanılmış olduğu tespit edilen kaleler bölgenin özellikle Helenistik Dönem?de savunma sistemlerini anlamak açısından önem taşımaktadır.

Ek Bilgi: (Kaynak: Kenthaber; 28.08.2008 tarihli ? Komana Gün Yüzüne Çıkıyor? başlıklı haber)
Komana Arkeolojik Araştırma Projesi Direktörü Doç. Dr. Burcu Erciyas, Tokat'ta Efes, Bergama, Didim gibi çok büyük antik kentlerden birini ortaya çıkarabileceklerine inandıklarını söyledi.
Klasik Çağ kenti Komana'nın lokasyonunu belirlemek ve kentsel dokusunu anlamak amacıyla 2004 yılında başlatılan Komana Arkeolojik Araştırma Projesi'nde çalışmalar devam ediyor.
Tokat'ın 9 kilometre kuzeydoğusunda Yeşilırmak yanında bulunan Hamamtepe höyüğü antik kentin merkezi olarak tespit edilirken, Kültür ve Turizm Bakanlığı izini Tokat Valiliği desteğiyle yürütülen yüzey çalışmalar da sona yaklaşıldı. 2009 yılında alınması beklenen izinle kazı çalışmalarına başlanması bekleniyor.
Bula Köyünde bulunan Kazı evinde ise antik kentten çıkartılan eşyalar inceleniyor. Yapılan araştırmalarda Komana'nın, Mitridat Krallığı'nın idaresinde önemli bir kült merkezi olduğu, Roma İmparatorluk Dönemi'nde de özerkliğini koruduğu biliniyor. Anadolu tanrısı Ma'ya adanmış olan kutsal alanın aynı zamanda çevre bölgeler için bir ticaret merkezi ve olasılıkla Mitridat Krallığı için banka görevi görmüş olduğu ilk olarak ise 19. yüzyılda Avrupalı gezginler tarafından ziyaret edilmiş. Yapılan çalışmalarla ilgili İl Kültür ve Turizm Müdürü Abdurrahman Akyüz ile birlikte bilgi veren Erciyas, geniş çaplı yüzey araştırmasında Hamamtepe çevresinde yer alan yerleşmeler ve yazıtlar tespit edildiğini, seramikler toplandığını ve jeofizik araştırma yapılmakta olduğunu kaydetti. Erciyas, Anadolu'ya has Anadolulu Ma isminde bir savaş tanrıçasının kaynaklarda geçtiğini, bu tanrıçanın Hititlerden buyana Anadolu'da varlığını sürdürdüğünü bildiklerini söyledi. Komana antik kentinin de bu tanrıçanın tapınağının bulunduğu antik kent olduğunu belirten Erciyas, “Aynı zamanda burada büyük festivaller düzenlendiğini, bu festivaller sırasında Komana'nın bir ticaret merkezine dönüştüğünü önemli yollar üzerinde bulunduğu için çok ziyaretçisi ve çok zengin bir kent olduğunu biliyoruz. O nedenle bu kentte çalışmak üzere 2004 yılından beri buradayız. Bugüne kadar kazı çalışmalarının öncüsü olan yüzey araştırması yaptık. Kentin 1,5 kilometrelik bir alana yayıldığını tespit ettik” dedi.
Erciyas, Komana'nın Efes Antik kenti gibi önemli bir kent olduğunu belirterek, “Efes Antik kentinde de Artemis'e adanmış bir tapınak var. Onun için burada da Efes, Bergama, Didim gibi çok büyük antik kentlerden birini ortaya çıkarabileceğimizi düşünüyoruz. Tokat'ın da o kentler gibi Karadeniz bölgesinde örnek bir antik kent ortaya çıkaracağımıza inanıyoruz” diye konuştu.
İl Kültür ve Turizm Müdürü Abdurrahman Akyüz ise Tokat'ta iki önemli tarihi eserden Sepastapolis ile Komana Antik Kenti'nin gün yüzüne çıkması ile kentin turizme açılabileceğini kaydetti.