Sembolizm

Şiirdeki gerçekçiliğe (parnasizm) tepki olarak 1880?li yıllarda Fransa?da doğmuştur. 1885 ve 1902 yılları arasında da en verimli dönemini yaşamıştır.
Deneysel bilimlerin gelişmesi, doğayı ve insanı maddesel, somut gerçekçiliğiyle kavrama düşüncesi sanatta ?gerçekçiliği? doğurmuştu. Gelinen bu aşa­manın toplumsal ve sanatsal boyutu, insanı mutlu etmeye yetmedi. Tersine, bunalıma sürekledi. Sanatta da ?idealist felsefe?ye dayalı bir arayış başladı. Bu arayışın sembolizme yönelik İlk durağı Dekadizm ( çöküşçülük ) oldu. önderliğini Fransız ozan, Jules Laforque yaptı. Hareket, toplumsal ve sanatsal alanda başkaldırıyı, yerleşik beğenileri değiştirmeyi, karamsarlığa, hayal ve duyarlığa yer vermeyi amaçlar. Bu anlayışa sahip sanatçılar, sonradan sembolizm (simgecilik) akımı için de yer aldılar.
Alman filozofu Schopenhaur?ın dünyayı ?hayali ve gizemli olgular?* oiarak gören idealist felsefesi sembolizmin düşünsel kaynağını oluşturmuştur.

Sembolizmin Özellikleri:

1. Sembolizm, şiire duygu ve hayali getirmesi yönüyle romantizmle benzerlik taşır. Diğer benzer yan her iki akımın da öznel oluşudur. Bu benzerlik­lere karşın sembolistler, kendilerinden önceki tüm şiir anlayışlarına karşı çıkmışlardır.
2. Sembolistler, dış dünyanın görüntülerini so­mut nesnel gerçeklikleriyle değil de; bu görüntülerin sezgilerinden, izlenimlerinden yansıyan niteliklerini şiire aktardılar. Duyguların, dış dünyayı ancak oldu­ğu gibi değil, onu değiştirerek ulaştırabileceğini düşündüler.
3. Sembolist ozanların doğa görüntülerini yarı aydınlık ortamlar oluşturur: sararmış yapraklar, akşamın alacakaranlığı, durgun göller, kızıl gün batımı, ayışıklı geceler.,,Bu görüntülerde net değil, neredeyse, tül bir perdenin ardından yansıyan biçimiyledir.
4. Sembolistler, sembol ve mecazlarla dolu ka­palı bir anlatımı seçtiler. Herkesçe farklı algılanabi­lecek yorumlanabilecek şiiri hedeflediler.
5. Sembolizmin şiir anlayışı: sözcüklerle yapılmış bir beste olarak gördüklerinden, şiirde müzikselliğe önem verdiler. Ölçü, uyak biçimsel özellikleri ikinci planda düşün­düler. Şiirdeki müziği özle biçim arasında bir uyum öğesi oiarak gördüler.
6. Sembolistler ?sanat için sanat? görüşüne bağlı kalarak toplumsal, siyasal sorunlara uzak durdular.
7. Sembolizmin ilkelerini, kuramını. Stephen Mallarme oluşturmuş, bildirgeyi ise Jean Moreas yayımlamıştır. Sembolizmin öncüsü ise. bu akımın ortaya çıkışından önce ürünler veren Charles Boudelaire?dir.
8. Sembolizm şiir akımlarından biridir.

Sembolizmin Önemli Temsilcileri:

Charles Baudelaire ? şiir
Stephane Mallerme ? şiir
Paul Verlaine ? şiir
Arthur Rimbaud ? şiir
Paul Valery ? şiir
Maunce Maeterlinck ? tiyatro

Sembolizmin Türk Edebiyatındaki Temsilcileri:

Cenap Şehabettin ? şiir
Ahmet Haşim ? şiir

Önemli Not:
Ahmet Hamdı Tanpınar, Ahmet Muhip Dranas, Cahit Sıtkı Tarancı.. gibi şairlerde de yer yer sembolist akımdan etkilenmeler görülür. Bu akımın ortaya çıkışından önce, Divan şiirinde Şeyh Galip (1757-1799) in yazdığı kimi şiirlerin simgeciliğe uygun düştüğü söylenebilir.

Sembolist Şiir Örnekleri

İÇE KAPANIŞ

Derdim, yeter, sakin ol, dinlen biraz artık; Akşam olsa diyordun, işte oldu akşam; Siyah örtülere sardı şehri karanlık; Kimine huzur iner gökten, kimine gam.
Bırak, şehrin iğrenç kalabalığı gitsin, Yesin kamçısını hazzın sefil cümbüşte. Toplasın acı meyvesini nedametin, Sen gel, derdim, ver elini bana, gel şöyle.
Bak göğün balkonlarından, geçmişler seneler Eski zaman esvaplarıyle eğilmişler Hüzün yükseliyor, güler yüzle, sulardan
Seyret bir kemerde yorgun ölen güneşi Ve uzun bir kefen gibi doğuyu saran Geceyi dinle, yürüyen tatlı geceyi.

C. Baudelaire, (Çev. Sabahattin Eyüboğlu)

GÖK ÖYLE MAVİ

Gök öyle mavi, öyle durgun,
Damlar üzerinde! Yeşil bir dal sallanadursun,
Damlar özerinde.
Ürpertip gökyüzünü birden,
Bir çan tın tın eder Bir kuştur şu ağaçta öten
Türküsünü söyler
İşte hayat! Aç gözünü gör,
Bak ne kadar sade. Her günkü sakin gürültüdür
Şehirden gelmekte.
Ey sen ki durmadan ağlarsın,
Döversin dizini, Gel söyle bakalım ne yaptın, N?ettin gençliğini?
Paul Verlaine, (Çev. Cahit Sıtkı Tarancı)

ŞİİR SANATI

Musiki, her şeyden önce musiki; Onun için tekli mısradan şaşma. Kıvrak olur, erir havada sanki; Ağır aksak söyleyişe yanaşma.
Güzel sözler tül ardında görünsün Gün ışığı titremeli şiirinde, Ak yıldızlar maviliğe burunsun Ilgıt ılgıt sonbahar göklerinde
Tut belâgati boğazından sustur, El değmişken bir zahmete daha gir Kafiyenin ağzına da bir gem vur Bırakırsan neler yapmaz kim bilir?
Hep musiki biraz daha musiki Havalanan bir şey olmalı mısra Deli bir gönülden kalkıp gitmeli Başka göklere, başka sevdalara
Paul Verlaine, (Çev. S. Eyüboğlu ? Melih Cevdet Anday)