Merhaba sevgili satranç severler!
Bugün sizlere satranç eğitiminde ailenin öneminden bahsedeceğim.
Sevgili satranç severler,uzun zamandır satranç eğitimi ile uğraşan bir antrenör olarak; şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki:aile,çocuğun satranç eğitiminde yönlendirici ve destekleyici bir unsur olarak birincil derecede önem taşır.
Çevrenizde satranç alanında başarılı olmuş çocukların ailelerine bir göz atın!
Çocuklarının arkasında kale gibi durduklarını göreceksiniz.Çok aile biliyorum ki ;çocukları turnuvada iken,bir kenarda sessiz ama heyecanla, tıpır tıpır atan bir yürekle eklemektedirler.Çocuklarının hayatla olan bu ilksınavında üzerlerine düşeni yapmanın heyecanı,telaşı,huzuru içindedirler. Hele birde madalya gelirse! Değmeyin keyiflerine…

Peki çocuğumuz ile bu alanda nasıl bir iletişim içerisinde olmalıyız?
Bünyesinde Matematik,Mantık,Fizik ve Psikoloji gibi bilim dallarını dabarındıran satranç’ın çocuklara benimsetilmesinde aileler nasıl bir tutum izlemeli?
Her şeyden önce aile satrancın üç ihtimalli (kazanç,kayıp,beraberlik)bir spor olduğunu göz önüne alarak; olası her sonuçta çocuğunun yanında pozitif olarak bulunmalıdır.Kazanç,ta coşkuyu birlikte yaşar iken;kayıpta da çocuğunun üzüntüsünü hafifletmeli,çocuğa:her sonucun olağan olduğunu kabullendirerek;oyun kaybının ruhsal yaralanmaya dönüşmesine izin
vermemelidir.Esas olanın;çocuğun özgüveninin korunması ve geliştirilmesi olduğunu,satrancında amaçlarından birisinin bu konu olduğunu unutmamalıyız.

Çocuklar başka bir spor dalında kendi kilo ve boylarındaki ,kendi yaş ve siklet’lerindeki sporcularla karşılaşırlar.Ancak satranç,ta yaş olarak kendilerinden çok büyük,çok daha iri yapılı biri ile karşılaşabilirler.İşte burada;yani yaş ve beden olarak farklı iki sporcunun karşılaşmasında psikolojik güç ve özgüven çok önemlidir.
Çocuklara satranç sporunun ,bedenlerin değil;beyinlerin karşılaşması olduğu öğretilmeli ,bu tür bedensel ve yaş farkı olan karşılaşmaların satrançta sıradan bir durum olduğu anlatılmalı ve bu sayede çocuklara zekası ve bilgisi ile kendinden hayli büyük birini yenebilecekleri telkin edilmelidir. Yenilgi durumlarında ise çocuğu hor gören ifadeler kesinlikle kullanılmamalı,
ima dahi edilmemeli ,özgüveni örselenmemelidir.Unutmayınız ki çocuklarımız yarış atı değildir.Biz onların satranç eğitimini almalarını;cesaret ,sabır,doğru karar alma,metanet gibi özellikler kazanmaları için istemekteyiz.Ama tabii ki madalya almaları da bizim için onur ve övünç kaynağıdır.Ayrıca bir kez madalya kazanan çocukların da ;başarı için nasıl motive olup hırs kazandıklarını da eğitimci tecrübemden, kendi çocuklarımın kazandıkları madalyalardan ve gözlemlerimden biliyorum.

Esenkalın!
Satranç Yrd.Antrenörü
Satranç İl Hakemi