Kuvayı Milliyenin Kalbinin Attığı Yer: Ödemiş

" onlar ki toprakta karınca,
suda balık,
havada kuş kadar
çokturlar;
korkak,
cesur,
cahil,
hakim
ve çocukturlar
ve kahreden
yaratan ki onlardır,
destanımızda yalnız onların maceraları vardır.

Nazım Hikmet böyle başlıyor Kuvayı Milliye destanını anlatmaya. İzmir’in şirin ilçesi Ödemiş, doğduğum yer, efeler diyarı, coşkulu, milli mücadelenin kahramanı, düşmana ilk kurşunu atan Ödemiş. Ödemiş’teyim bir haftadır, zeybek ruhuyla dolup taşarak.
Buraya mutlaka gelmelisiniz ama cumartesi olmalı bu geliş. İlçemizin en büyük pazarı bugün kurulur. Ödemişlilerin söyleşiyle karılar pazarını dolaşmalısınız. El işinin en güzel örneklerine hayran olacaksınız. Yorulduğunuzda hemen yanında tarihi binada kurulan pastaneye oturup masanıza getirilen soğuk suyun tadıyla yorgunluğunuzu atacaksınız.
Pazarı dolaşmaya devam edin sonra, parklarını da unutmadan, karnınız acıkacak bu arada. Tereyağlı Ödemiş kebabı ve bol köpüklü ayranı içtiğinizde ağzınızdaki tat sizi hemen dinlendirecektir. Şiir gibi konuşmalarını dinleyin Ödemişlilerin. Eski istasyona gidin, Ödemiş’in kurulduğu yeri görün, tarihi arasta çarşısından geçin buraya giderken. Bozdağların karlarından yapılan vişneli kar helvasından yiyince yorgunluğunuz kalmayacak.
Birgi’ye doğru yola çıkın şimdi. Aydınoğulları Beyliğininin bir dönem başkentliğini yapmış bu kasabada Ulu Cami ve Çakırağa Konağı’nı da gezmeyi unutmayın. Kasabanın girişindeki ipek fabrikasından kendinize, arkadaşlarınıza ipek kumaşlar alabilirsiniz. Bozdağların eteklerine doğru yola devam ederken yoldaki bin bir çeşit otların, çiçeklerin hele kekik kokusundan başınız dönecek. Teninizde serinliği hissedeceksiniz. Manyetik alan denilen küçük tepeye doğru geldiğinizde aracınızı durdurun, aracınızı boşa alın, aracınızın yokuş yukarı nasıl gittiğine şaşırıp kalacaksınız.1200 metre rakımdan sonra bir tepeyi aştığınızda aaaaaaa diyeceksiniz gölü gördüğünüzde şaşırıp. İşte orası A Tepesi. Bu gölü de ilk gören “aaaaa”dediği için adı A Tepesi kalmış. Bu krater gölünün yanında piknik yapabilirsiniz üstüne de bol köpüklü kahve içmeden kalkmayın sakın. Buradan ayrılmak zor olacak biliyorum ama daha sırada Bozdağ var. Fatih Sultan Mehmet şehzadeyken yaz aylarında eğitimini burada alırmış. Mermeroluk’un karpuz çatlatan suyuna bir karpuz koyun deneyin karpuz çatlıyor mu çatlamıyor mu? Bozdağ’ın köpük helvasından almadan önce burada adaçayı için mutlaka belediye parkında çimenlerin üzerine oturarak.
Kayak merkezine doğru yola devam edin, burada teleferikle rakım 2157ye kadar çıkabiliyorsunuz. Günbatımı vakti geldiyse buradan güneşin süzülerek endamlı batışını seyredin. Daha kırk oluktan su akan Kırkoluk var sırada. Kırk çeşmenin kırkından sırayla aynı bardağa ya da avucunuza su doldurun sonra bir dilek tutarak için. Allahdiyen’in lezzetli şeftalilerini yedikten sonra Sart Harabelerini göreceksiniz. Manisa sınırlarına girdik bile.